Ay Şavaşcısı ve Maskeli Şövalye Çocukluğumuzun En İyi İkilisi
Kız çocuklarının favori dizisi Ay Savaşçısı baş karakterlerin arasındaki ilişki ile bir jenerasyonu şekillendirdi.
Çocukluğumdan beri en sevdiğim çizgi dizlerden birisi Av Savaşçısı olmuştur. Kahramanca dövüşlerden baş karakterlerin arkadaşlığına, anlattığı hikaye yayınlandığı zaman izleyen bütün kız çocuklarının ilgisini çekti. Tabii 10 yaşındaki küçük ben için baş karakterlerin savaşçı kızlar olmasının yanı sıra en ilgi çekici ikinci kısım da Ay Savaşçısı ile Maskeli Şövalye'nin ilişkisi idi.
Diziyi hiç izlemeyenler için basitçe Ay Savaşçısı 90larda Japonya'da yaşayan Usagi isimli bir genç kız hakkında. Usagi'ye Ay Savaşçısı olma gücü veriliyor ve Dünya'yı kötülüklerden koruma ile görevlendiriliyor. Bütün bunları Luna isimli konuşan bir kedinin tavsiyeleri ile başarıyor. Sistemimizdeki diğer gezegenleri temsil eden diğer Savaşçılar da katılıyor ona zaman içinde. Dizinin kötü karakterleri ile kavgalarında ona Maskeli Şövalye (Mamoru) de yardımcı oluyor. Dizi bir yandan kendisini çok ciddiye almıyor ve abartılılığının farkında ancak bir yandan da şaşırtıcı derecede ciddi ve duygusal anlar da sunuyor.
Her ne kadar birlikte olmak kaderlerinde olsa da Usagi ve Mamoru'nin ilişkisi organik bir şekilde gelişiyor. Okul çıkışında yürürken birçok önemli bölüme ev sahipliği yapan atari salonunun önünde karşılaşıp tanışıyorlar. Sokaktaki etkileşimleri önce arkadaşlığa zamanla da daha fazlasına yol açıyor. Özellikle birbirlerinin Ay Savaşçısı ve Maskeli Şövalye olduklarını öğrendiklerinden sonra ilişkileri daha da güçleniyor. İkisi de diğerinin iyi özelliklerini öne çıkarıyor. Mamoru Usagi'ye sorumluluklarını hatırlatırken Usagi de Mamoru'nın rahatlamasını sağlıyor. Birbirlerini sinir eden gençlerden önce kahramanlara sonra da gelecekteki Dünya'nın yöneticilerine dönüşüyorlar. En kayda değer olansa bu kadar büyük sorumlulukları sırtlanabilmeleri. Ergenlik yaşlarında olmalarına rağmen Dünya'yı kurtarma ve kötülüklerden korumanın kaderlerinde olduğunu öğreniyor ve hayatlarını baş aşağı eden yeni güçleri ile yüzleşmeye çalışıyorlar.
Elbette ki ilişkileri mükemmel değil, aynı zamanda otuz yıl öncesinin yapımı olmanın izlerini taşıyor. Her ne kadar orijinal manga da Usagi 14, Mamaru 16 yaşında olsa da anlayamadığım bir nedenden ötürü çizgi dizide Mamoru 18 yaşında olmak üzere değiştiriliyor. Bu değişim çocukken fark etmesem de şu anki yaşımda tekrar izlediğimde biraz rahatsız edici ve görmezden gelmesi zor bir durum oluşturuyor. Aynı zamanda dizideki karakterlerin hemen hepsi sıkça Usagi'nin abur cubur sevgisi ile dalga geçiyorlar. Bu alaylar dişlerinin çürümesi tehlikesi gibi hafif takılmalardan kilo alma olasılığı ve bunun kötü bir şey olduğu imasına kadar gidiyor. Ancak bunlar gibi yaratıldığı zamanın etkileri alttan alındığı zaman karakterler arasındaki ilişkinin oldukça sevimli olduğunu görüyoruz.
Çizgi dizi otuz yıllık olmasına rağmen Usagi ve Mamaru arasındaki ilişki günümüzün kültürel atmosferini yansıtıyor. Pandemi sonucunda her birimiz önceliklerimizi yeniden elden geçirdik ve gerçekten önemli olan şeylere odaklanmaya çalıştık. Bizlerin ellerinden gelenin çok ötesinde olan bu kadar büyük bir değişiklik hayatlarımızı böylesine derinlemesine değiştirdiğinde, hayatta gerçekte neler istediğimizi sorgulamak doğal. Ay Şavaşçısı'nda ana karakterlerin Dünya'yı koruma görevi kişisel hayatlarını derinlemesine etkiliyor. Usagi ve Mamoru'nun ilişkisi de bu etkiden muaf değil, sırtlandıkları görev hem ikilinin arasındaki hem de bütün Savaşçıların aralarındaki bağı güçlendiriyor.