Aşk Uğruna Din Değiştirilir mi? Yoksa Bu Bir Bahane mi?

Sekizinci Henry' nin ismi birçoğumuz için bir şey çağrıştırmasa bile Avrupa tarihinde olan önemini inkar edemeyiz. Babası Yedinci Henry, İngiltere'de sürekli taht için savaşan York ve Lancaster ailelerini York ailesine mensup olan Elizabeth ile evlenerek birleştirmiş ve Üçüncü Richard'i öldürerek tahta geçmiştir. Böylece İngiltere'de sürekli taht için savaşan iki büyük ailenin savaşması için bir sebep kalmamıştır.

1491 ve 1547 yılları arasında yaşamış olan İngiltere Kralı Sekizinci Henry Tudor'un aslında tahta geçmek gibi bir planı yoktu fakat abisi Arthur'un vefat etmesiyle tahta geçmek zorunda kalmış, dahası tahta geçmesinin ardından kısa bir süre sonra abisinin karısı olan Aragornlu Catherine ile evlenmiştir. Bu evlilik papalık tarafından özel bir izinle gerçekleşmiştir çünkü kardeşinin karısıyla evlenmek Hristiyanlığa göre günahtır ve İncil'de bu eylemi gerçekleştiren erkeğin lanetleneceği, soyunun devam etmeyeceği yazmaktadır.

Çünkü oğlunun karısıdır. Onunla ilişki kurmayacaksın. \v 16 Kardeşinin karısıyla cinsel ilişki kurmayacaksın. Çünkü o kardeşinin namusudur.

Leviticus 18:16

Tesadüfe bakın ki Catherine ve Henry'nin Mary dışındaki bütün çocukları hayata tutunamaz, ya kraliçe düşük yapar ya da ölü doğarlar. Bu tesadüfün etkisi ve Anne Boleyn'e de aşık olması Henry'nin boşanmak istemesine yol açar. Fakat Papa boşanmalarına izin vermez, Hristiyanlıkta boşanmanın günah olmasının yanı sıra Catherine'nin Kutsal Roma İmparatoru V. Charles (Şarlkent)'in halası olmasının da izin vermemesinin payı büyüktür.

Papa'nın boşanmaya izin vermemesi Anne Boleyn'le evlenmek isteyen Henry'i durdurmaz ve 16.yüzyılda Martin Luther öncülüğünde devam eden reform hareketinin etkisiyle Anglikan kilisesini kurar ve onun başına geçip Anne Boleyn ile evlenir. İngiltere artık papalığa bağlı bir ülke değildir ve bugün bile İngiltere Kralı Anglikan kilisenin başındaki kişi olarak geçer.

Belki akıllara VIII. Henry'nin çok inançlı bir Katolik olmaması ve bu yüzden Anglikan Kilisesi'ni kurması aklınıza gelebilir fakat bu doğru değildir. Çünkü Henry, Anglikan Kilisesi'nin başına geçmeden önce Papa tarafından "İnancın Koruyucusu" unvanını almıştır.

Çoğu insan 'Yani İngiltere'nin dini bir yasak aşk uğruna mı değişti?' şeklinde sorular sorsa bile olay bundan ibaret değil, o dönemde insanlar Kutsal Roma İmparatorluğu'nda yaşayan Papa'nın gücünün doğrudan Tanrı'dan aldığına inanılıyordu ve Papa'nın siyasi gücü kralların siyasi gücünün üstündeydi. Bu aşk ülkedeki gücün tamamına sahip olmak için bir bahane olarak kullanıldı.

Peki Sonra Ne Oldu?

Henry ve Anne'in evlilikleri tam üç yıl sürdü, hayatta kalan tek çocukları İngiltere tarihindeki en ünlü yönetici olan I. Elizabeth'di. Henry bu durumdan memnun değildi çünkü önceki eşinden ona bir oğul veremediği için boşanmıştı ve bütün İngiltere bu yüzden aforoz edilmişti.

Anne Boleyn kardeşi George Boleyn'de dahil olmak üzere 5 kişiyle zina, vatan hainliği ve ensest ilişki suçlarını işleme nedeniyle tutuklanarak yargılandı ve idam edildi.

Daha sonra Kral 4 kez daha evlenecekti ve ne kadar üçüncü eşi Jane Seymour'dan bir oğlu olsa bile bir takım karmaşık olayların ardından İngiltere tarihinin altın dönemini yaşatan ve Kızıl Kraliçe de olarak bilinen Anne Boleyn'den olma kızı, I. Elizabeth tahta çıkacaktı.