Bir Kedim Bile Yok Anlıyor Musun?

Hiç kedi sahiplenmeyi düşündünüz mü? Eğer cevabınız hayırsa şu an itibariyle düşünmeye başlayabilirsiniz.

Kedi, bir evin neşesidir; dış dünyayı ardınızda bıraktığınız özel bölgenizdir. Sizi ve karakterinizi yansıtan bir aynadır. İnsandaki birçok duygunun vücut bulmuş hâlidir, elbette en saf şekliyle.

Bir kedinin yumuşak tüylerine dokumak ve onu okşamak stresinizi atmanın en kestirme ve en güzel yoludur. Ancak bilinmelidir ki her kedi sevilmekten hoşlanmaz ve bir kediyi sevebilmeniz için paşa gönüllerinin bunu istemesi gerekmektedir. Kediler oyuncu ve keyfine düşkün canlılardır. Bir şeyi ancak canları istediklerinde yaparlar. Dilerlerse bütün gün uyurlar, bazı zamanlar ise koşmaktan halılarınızı aşındırırlar. Ancak kedilerin en güzel yanı da budur; beklenmedik olmaları. Kediler son derece şapşal hayvanlardır. Oradan oraya amaçsızca koşturup sizi güldürürler. Kendi kuyruklarını yakalamaya çalışıp türlü şaklabanlıklar yapabilirler. Onları izlemek de bir stres atma yöntemi olabilir.

Kedilerin şapşal olmaları zeki olmadıkları anlamına gelmez. Çok zeki canlılardır. Bir kapının arkasına saklanıp sizi korkutabilecek kadar zeki. Binaya girdiğiniz an sizi adım sesinizden tanıyıp kapıda karşılayacak hatta hoş geldin öpücüğü verecek kadar zeki. Bu zeki hayvanların duyuları da çok gelişmiştir. Özellikle de konu yemekse. Çoğu kedi oburdur. Öyle olmayanları varsa da ben rastlamadım. Bir kedi, buzdolabını açtığınız an yanınızdadır. O an uyuyor ya da başka bir şey yapıyor olmasının bir önemi yoktur. Bir kediniz varsa hemen her öğününüze salça olmak isteyeceğini aklınızdan çıkarmamanız gerekir çünkü kafanızı çevirdiğiniz an makarna sosu bulaşmış bir suratla karşılaşabilirsiniz. Bu obur hayvanlar tatlı yemeyi çok severler, kendileri için zararlı olduğunu bilmeden. Bir kedi sahiplenmek istiyorsanız fazla tatlının onları kör edebileceğini bilmeniz gerekir. Onun dışında bir öğünü beraber paylaşabilirsiniz bile. Çok sevdikleri balığı romantik bir yemekte yiyebilirsiniz. Kediniz varsa kimseye ihtiyacınız yoktur.

Kediler çok da temiz hayvanlardır. Birçoğunun kum alışkanlığı vardır, olmayanları da alıştırmak son derece kolaydır. Her yemek yediklerinde ağızlarını, belli aralıklarla da vücutlarını temizlerler. Kendilerini temizlemeleri ve tüylerini yutmamaları için özel bir dil yapısıyla dünyaya gelmişlerdir.

Buraya kadar kedilerle ilgili yeterince konuştuk. Kediler mükemmel canlılar ve hayatımıza neşe katıyorlar. Peki ama siz bir kedinin bakımını üstlenmek için gereken sorumluluğu alabilecek misiniz?

Kediler her ne kadar sevimli canlılar olsalar da bakması zor olan bazı yönleri vardır. Bazı cinsler normalden fazla tüy dökerler. Bir kedi sahipleniyorsanız tüy dökeceğini bilmeli ve sudan sebeplerle sokağa bırakmamalısınız. Her gün düzenli olarak mamasını ve suyunu vermeli, ona aylık belli bir bütçe ayırabilmesiniz.

Yorgun da olsanız kediniz sizden sevgi ve oyun bekleyecektir. Ona bu sevgiyi vermek çok önemlidir çünkü siz artık kedi annesi/babası olmuşsunuzdur.

Bazen fazla hareketli olup sizi çileden çıkarabilirler. Sırf sabrınızı sınamak istedikleri zamanlar bile olacaktır. Onların çocuğunuz olduğunu unutmayıp gereken sabrı gösterebilecek misiniz?

Bir kedi sahiplenmek anne-baba olmanın ön provası gibidir. İnsanda şefkat, mutluluk ve sorumluluk duygusu uyandırır. Bir kediniz varsa hiçbir zaman yalnız hissetmezsiniz. Yukarıdaki soruya cevabınız evet ise kedi sahiplenmek için önünüzde hiçbir engel yok demektir!