Bugünün Yarını; Yarının Umudu Çocuklarımız

"Sanki her tarafta var bir düğün.

Çünkü, en şerefli en mutlu gün.

Bugün yirmi üç Nisan,

Hep neşeyle doluyor insan.

Bugün, Atatürk’ten bir armağan,

Yoksa, tutsak olurdun sen inan.

Bugün yirmi üç Nisan,

Hep neşeyle doluyor insan."

Her ne kadar söylediğimde kendimi biraz yaşlanmış hissetsem de "Ah, ne de güzeldi o eski bayramlar!" Haftalar önce başlardı tatlı telaşlarımız. Sınıfların, okul bahçelerinin, evlerimizin her köşesini doldururduk şanlı bayrağımızla. Şiirler, şarkılar söylerdik; kabartarak göğsümüzü, göğü delercesine sesimiz.

Ne ilginçtir ki çocukluğuma dair çok hatıram olmasa da, 23 Nisanları hep hatırlarım. Danslar eder, tiyatrolar sergilerdik. O küçücük bedenimiz İstiklal Marşımızı söylerken gururla kükrer; saygı duruşunda ise titrerdi. Henüz anaokulundayken, okul bahçesinde yağan yağmurun altında yaptığım gösteriyi hiç unutmuyorum mesela. Dizlerim çamur, saçlarım iki yandan sıkıca bağlı ve ıslak; neşe içerisinde. Öyle ya ne de olsa bugün benim bayramım! Bugün, şarkılar söylemeli, danslar etmeliyim. Şimdi 20li yaşlarımda, yine aynı mutluluk ve gurur var içimde; egemenliğimin 100.yılı şerefine!

Bu yazıda sizlere zaten bildiğiniz bilgileri verip sıkmak istemiyorum. Şöylee bir maziye dalalım istiyorum yalnızca. Her 23 Nisan'ın gelişini nasıl beklediğimizi, kendimizi nasıl da özel hissettiğimizi hatırlayalım. Tertemiz kıyafetler giyip; henüz o küçücük yaşta gururla ay yıldızı nasıl dalgalandırdığımızı... Sokakları hatırlayalım mesela bölge bayramlarını, kuklaları, Hacıvat ve Karagöz'ü...

"Bugünün küçükleri, yarının büyükleridir. Vatanı korumak, çocukları korumakla başlar. Egemen olmayan boyun eğmek zorunda kalır," demiş William Sheakespeare. Ne de güzel söylemiş! Yarının büyükleri bugün gururla kutlamalı bayramını. Geçmişini bilmeli, geleceğine yön verebilmek için; geçmişiyle gurur duyabilmeli; gelecek de gurur kaynağı olabilmek için.

Bırakın konuşsun çocuklarınız, "Büyüğünün yanında sana söz düşmez," demeyin sakın ha! İzin verin ifade edebilsin kendisini, duygularını. "Sen çocuksun karışma!" demeyin mesela. Gurur duyun onlarla, yaptıklarıyla ve yapabilecekleriyle. Bizlerin ışıkları sönerken birer birer, geleceğin ışıkları parlamalı alabildiğine. Unutmayın! Onlar; yarınların öğretmenleri, doktorları, cumhurbaşkanları... Bugünün yarını; yarının ise umudu. Yarınların Türkiye'si onlar.

Yarınlarımızda sokak köşesinde dilendirilmeye zorlanan, istismara uğrayan, şiddete mağruz kalan, ihmal edilen, cinayete kurban giden, deniz kıyısına o küçücük bedeni vuran çocukların olmaması ümidiyle. Yarınlarımızda küçük Leyla'nın, Eylül'ün, Gizem'in ve Arda'nın olmaması dileğiyle.

Böylesi anlamlı bir günü çocuklarımıza armağan eden Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadalarına özlem, rahmet ve minnetle. Tüm çocuklarımızın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlu olsun!

“Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz.”

Gazi Mustafa Kemal Atatürk