Çumra Katili
Çumra Canaverı olarak bilinen bir seri katilin kısa hikayesi.
Çumra Canavarı olarak bilinen Abdullah Aksoy, 1960lı yıllarda birden fazla cinayet işlemesi sebebiyle seri katil olarak kayıtlara geçti. Ayrıca Türkiye'nin ilk ve tek homoseksüel seri katili olarak da tarihe geçmiştir. 1962-1967 yılları arsında hepsi erkek olmak üzere 13 kişiyi öldürmüş ve cesetleri kaldığı evlerin bahçesine gömmüştür. İkamet ettiği yerlerde insanların kaybolması sebebiyle dikkatleri üstüne çekmemek için sık sık adres değiştirmiştir. Kurbanlarını evine çağırarak ve genel olarak tecavüz ettikten sonra öldürmüştür. Kurbanlarını gömerken ise eski Çatalhöyük halkının geleneklerine göre ilerlemiş ve kurbanlarını zemine baş aşağı gelecek şekilde gömmüştür. Tespit edilen 13 kurban arasında Çatalhöyük kazıları için gelen iki Alman arkeolog ve 3 tekniker de bulunmaktadır.
Muharrem Özkaya isimli vatandaşın ortadan kaybolmuş olması ve en son Abdullah Aksoy'la görülmesi polisin dikkatini çekmiş ve soruşturma başlatılmıştır. Soruşturmalarda istikrarsız cevaplar vermesi üzerine polisler daha da şüphelenmiş ve evinde arama başlatılmıştır. Yapılan aramalar sonucunda evde cinayet aleti olan keser, maktülün saati ve Muharrem Özkaya'nın cesedi bulunmuştur. İşlediği cinayetleri itiraf eden Abdullah Aksoy, idam cezası verileceğini bildiği için kendisini hapiste su borusuna asarak 1967 yılında intihar etmiştir. Ayrıca itiraf ettiği sırada 'Yakalanmasaydım ölene kadar öldürmeye devam edecektim.' ifadesi de yer almaktadır. Ölümünden sonra daha önce, eşcinsel olduğunu öğrenen babası tarafından evlatlıktan reddedilen katilin cenazesi de babası tarafından kabul edilmemiş ve Konya Belediyesi tarafından defin işlemleri gerçekleştirilmiştir.
Çumra 1965: Bir Seri Katil'in Gerçek Hikayesi adlı kitaba da konu olmuştur. Kitaptan bahsetmek gerekirse, dili çok akıcı olmasına rağmen olay örgüsü ve konunun işleniş biçimi oldukça zayıf kalmıştı benim açımdan. 192 Sayfadan oluşan roman bir günde okumalık kitaplar arasına girebilir.