Film İnceleme | Das Boot (1981)

The Pianist Filmini izledikten ve "acaba insanlar film hakkında neler düşünüyor" sorusunu ilk baş kendime sonrasında da internete sorduktan sonra karşılaştığım bir filmdi Das Boot. Polonya'yı anlatan bir ikinci dünya savaşı filmi izledikten sonra Almanya'yı anlatan bir film izlemek ilginç olabilir demiştim kendi kendime. Farkına varmadığım nokta ise filmin 3 saat 30 dakika olmasıydı...

Film artık var olmayan bir Avrupa ülkesi yapımı, Batı Almanya. Filmi yaparlarken amaçları neydi tam olarak bilmiyorum, ancak aklıma bir kaç sebep geliyor. Tabii o konuya girersek işin içinden çıkamayabiliriz. En iyisi filme dönelim.

Türkçeye Mukaddes Vazife olarak çevrilmiş bu yapımda bir U-Boat mürettebatının tam da Almanya'nın durakladığı ve kaybetmeye başladığı dönemde yaşadıklarını anlatıyor. Denizlerde kıdemli mürettebat eksikliği çeken Alman Deniz Filosu genç ve deneyimsiz askerleri denizaltılara tıkıştırıp açık denize yolluyor. Bir avuç züppeyi komuta edecek olan kaptan ve yardımcısı ise gayet deneyimli ve becerikliler. O kadar deneyimliler ki başlarındaki adamın ne kadar geri zekalı olduğunu çoktan fark etmiş, ancak gençlerin inançlarını kırmamak için susuyorlar.

Görev öncesi parti, denizaltına bolca ikmal ve ellerinde bir görevle yola çıkmış olan U-Boat ve mürettebatı , henüz İngilizlerin Donanmasıyla karşı karşıya gelmenin ne demek olduğunu bilmedikleri için filmin başları gayet güzel bir atmosfere sahip. Yelkenliyle denize açılmışsınız gibi aynı, tek fark denizin 200 metre altında çelik bir konserve kutusunda 35 tane erkekle tıkılıp kalmış olmanız.

Filmin belki de en iyi başardığı nokta gerilim. Sonar sesleri ve derinlik göstergesini bu kadar iyi kullanabilmek büyük bir başarı zannımca. Denizaltının dışarıdan çekilmesi, düşman gemilerine dürbünle ve periskoptan bakmamız, Destroyer'lar tepenizdeyken çaresizce bekleyiş ve derinlik arttıkça denizaltının gıcırdamasının verdiği gerginlik gerçekten hoş.

Filmin son sahnesini de (detay vermeyeceğim korkmayın) gayet yerinde buldum. Ekibimizin atlattığı badirelere rağmen savaşta kimsenin kazanmadığını çok iyi özetleyen bir sahneydi kesinlikle.

Ekstra bir bilgi olarak da U-Boat kelimesiyle Alman Denizaltıları kast edilse de Unterseeboot yani denizaltı kelimesinin kısaltması olduğunu da açıklayayım. Filme bir puan verecek olursam da 10/6.5 bu film için yerinde bir puan bana göre.