Film Önerisi: The Boondock Saints (1999)

'Kötü olanı yok et ki iyilik yeşerebilsin.'

Gençken izlediğim ve oldukça etkilendiğim bir film olan The Boondock Saints, şimdilerde tekrar radarıma girdi.

Yönetmenliğini Troy Duffy'nin yaptığı, başrollerini Norman Reedus, Sean Patrick Flanery ve Willem Dafoe'nin paylaştığı başarılı bir adalet temalı film.

İrlanda kökenli, 2 katolik kardeşin hikâyesi olan film bolca şiddet ve aksiyon sahnessi içeriyor.

Connor ve Murphy, müdavimi oldukları ve sahibini oldukça sevdikleri bir barda Aziz Patrick Günü'nü kutluyorlar. Bu alkolü bol kutlama, Rus mafyasının mekana gelip, haraç istemesiyle yarıda kesiliyor. Kardeşler ortamı yatıştırmaya çalışsalarda olanlar oluyor ve büyük bir kavga çıkıyor. Mafya elemanlarını o gece haşat eden gençler, bir sonraki gün intikam peşinde olan elemanlar tarafından kötü yakalanıyor. Nefsi müdafaa denebilecek bir durumda, gelen mafya elemanlarını öldürüyolar.

İkisi de dindar katolik olan gençler bu olaydan sonra kendilerine tanrı tarafından bir misyon yüklenmiş gibi bir karar alıyorlar. Sadece kötüleri öldürecekler ve yaşadıkları dünyaya adalet getirecekler.

Aksiyonun kaliteli olduğu, diyolagların pürüzsüz aktığı, yaşanan olaylarla sizi şaşırtan, adalet göndermelerinin olduğu sahnelerde kalbinizin çarpma hızını arttıran bir film. Kendisine has anlatım tarzıyla da tempoyu hiç düşürmüyor. Hele bir mahkeme sahnesi var ki dillere destan. İlk başta etkisinden donakaldığınız için izlemeye devam edersiniz ama sonradan o sahneyi tekrar izlemek isteyeceksiniz.

Siyah ceketleri, haç kolyeleri ve aynı anda yaktıkları sigaraları ile aslında tam bir çizgi roman havası veriyor. 'Fuck'ların havada uçuştuğu, patır patır adamların öldüğü bir film. Biraz Tarantino esintileri de var. Hatta bu yüzden eleştiri bile almış 'çakma Tarantino filmi' diye. Bir de filmin eril bir bakışı ve yanlış anlamladırılabilecek felsefi argümanları da var. Ama akademik tartışmalara girmeyeceğim pek tabii.

Willem Dafoe'nin nevi şahsına münhasır dedektif rolü çok ikonik. Olay mahalindeki kulaklığı ve tavırları harika düşünülmüş ve Dafoe'da bunu çok iyi bir performansla sunmuş.

Aradan 10 yıl geçtikten sonra 2009 yılında ikinci filmi de yayınlandı. İlk film kadar etkileyici olmasa da hikâyenin devamı için oldukça güzeldi. Aksayan yerleri olması ilk filmi sevenlerin gözüne çok batmayacaktır.

Şimdi ise filmin üçüncü ve son bölümünün geleceği konuşuluyor. 2022 yılında geleceği açıklanan filmi ya pandemi vurdu ya da oyuncular programlarını ayarlayamadı sanırım, bilemiyorum. Çünkü ses seda çıkmadı o tarihten beri. Şimdi ise 2024 yılında Prime Video üzerinden yayınlanması konuşuluyor. Umarım gerçekleşir ve Connor ve Murphy kardeşler ile tekrar karşılaşırız.