Gelecek Kaygısıyla Yaşamak
Anı Yakalamak Mümkün mü?
Evet, her insanın kaygıları var ve belki de olmalı. Çünkü bizi insan yapan şey, biraz da kaygılarımız. Yine de bu kaygılar boyunu aşmamalı, sana engel olmamalı.
''Öyle bir kaygım olsun istiyorum ki, tam kararında. Şu anki gibi değil. İçimdeki telaş duygusu çok fazla ve bu bana hiç bir şey yaptırtmıyor. '
Kaygımızın oluşmasındaki en büyük sebeplerden biri de elimizde olmayan imkanlar. Kısıtlı imkanlar ama sonsuz hayaller. Bu iki kavram birbirini karşılamıyor ve bunu karşılayacak yeni kavramları da, gerçekleri de insan kendi üretiyor. Ben ne ürettim buna karşılık? Hemen söyleyeyim. Umut, çalışmak ve çabalamak. Çünkü başka seçeneğim yok.
Sen de benim gibi biliyorsun ki geçmişle ya da gelecekle geçmez bu ömür. Ama bu kaygı denen şey sana ömrü böyle geçirtmeye niyetleniyor. İzin verip vermemek biraz bizim elimizde olsa da, tamamen bizim kontrolümüzde değil maalesef.
Düşününce ya da üzerine konuşunca bir şey değişmeyecek biliyorsun ama yine de deniyorsun her şeyi. Hangisini hangi deftere yazdığını unutacak kadar sayısız planlar yazıp çiziyorsun. İçten içe de biliyorsun, bir gün bunların hepsine değecek.
Ne yapıyorsan devam et ama asla yaptıklarınla yetinme. Düşün, yaz, çiz, planla. Bu kaygıyı iyi yönde kullanmak senin elinde. Seçenekler belli, ya kaygıların yüzünden stres olup telaşlanıp oturacaksın ve geç kaldığın şeyleri düşünüp üzüleceksin, ya da kaygılarını azaltacak yöntemler bulup istediğine ulaşacaksın.
Seçim senin, benim, bizim.