Gelecek Planları Yaparken Başımıza Gelenler

Bazen düşünüyorum da… Biz insanlar geleceği çok seviyoruz. Henüz yaşamamış olduğumuz günlerin üzerine binlerce hayal, umut ve plan yükleyip, o günleri kendimize bir liman gibi bellemişiz. “Şunu yapınca mutlu olacağım, oraya gidince her şey daha güzel olacak, o gün gelince huzuru bulacağım” diye diye aslında kendimizi bugünden uzaklaştırıyoruz.

Ben de çok plan yapan biriyim. Defterlerim, not kağıtlarım, hatta telefonumun köşelerine yazılmış küçük hedeflerim olur hep. Bir gün evimin balkonunda kahvemi yudumlarken, başka bir gün hiç bilmediğim sokaklarda kaybolurken hayal ederim kendimi. Plan yaparken içimde garip bir huzur belirir; sanki geleceği kontrol altına alabiliyormuşum gibi. Ama hayat bana defalarca gösterdi ki, hiçbir şey düşündüğüm kadar basit ilerlemiyor.

Bir gün çok istediğim bir iş görüşmesi iptal oldu, başka bir gün bütün cesaretimi toplayıp konuşmaya hazırlandığım insan şehir değiştirdi. Yıllarca hayalini kurduğum şeyler, çoğu zaman hiç hesapta olmayan sebeplerle elimden kayıp gitti.

İlk başlarda çok kırıldım. “Ben bu kadar plan yaparken neden olmuyor?” diye sordum kendime. Sonra fark ettim ki hayatın bize öğrettiği en önemli şey, belirsizlikle barışmak. Çünkü o belirsizlik sayesinde hiç düşünmediğim kapılar açıldı önüme.

Bazen en büyük plan bozulmaları, kalbimizin hiç bilmediği yerleri keşfetmemizi sağlıyor. O kaybettiğim iş sayesinde kendime başka bir yol çizdim, belki daha zordu ama daha çok ben vardım içinde. O iptal olan yolculuk yüzünden kendi şehrimin sokaklarına, parklarına, insanlarına daha çok bağlandım.

Ve şunu öğrendim: Gelecek sandığımız kadar uzakta değil. O hep “bir gün” dediğimiz şey, aslında şimdiki zamanın içinde gizli.

Artık plan yaparken daha dikkatliyim. Hedeflerim hâlâ var ama onların arasına “sürprizler için boşluk” bırakıyorum. Çünkü biliyorum ki hayat, bazen hiç beklemediğimiz anda bir şarkı çalar, hiç tanımadığımız bir insanı karşımıza çıkarır ya da küçük bir olayla bizi başka yollara yönlendirir.

Ve çoğu zaman, bu yollar planladığımızdan daha güzeldir.

Gelecekle ilgili planlar yaparken başımıza gelenler, aslında hayatın bize attığı küçük notlardır. “Sen sanıyorsun ki tek yol bu, ama bak başka ihtimaller de var” der gibi…

Evet, planlarımız gerçekleşmeyebilir. Ama belki de asıl güzellik, gerçekleşmeyen planların yerine gelen hikâyelerdedir. Çünkü kalbimizin en derininde bizi büyüten, olgunlaştıran ve biz yapan şey, çoğu zaman “hesapta olmayan”dır.

Ve ben artık biliyorum: Hayatın en güzel sürprizleri, bozulmuş planların gölgesinde filizleniyor.