Kalplerin Keşfi

İmam Gazali, Mükâşefetü'l-Kulûb

İmam Gazalinin anlattığı vaaz ve nasihat, öğüt kitabı incelemesini yapacağız.

SABIR VE HASTALIK

Sabır

Allah'ın azabından kurtulmak, O'nun sevab ve rahmetine nail

olarak cennetine girmek isteyenler, nefislerini dünyaya ait azgın

arzulara kapıl-maktan alıkoymalı, hayatın sıkıntısı ve

musibetlerine karşı sabırla katlan-malıdırlar. Nitekim ulu Allah

(C.C.)

«Allah sabredenleri sever» buyuruyor. (17)

Burada hadislerde geçtiği gibi Allah sabır edenleri mukafatlandırdığı yazılıdır. Aslında insan olarakta her olayda fevri davranmamalıyız, bazı şeyler zamanla yoluna girdiği olduğu gibi kararlarımızıda ona göre verirsek daha kararlı sonuçlar alırız.

Kalplerin Keşfi'ni okurken hayatı pencerenin arkasından bakar gibi oluyorsunuz, neyi nerde değerlendireceğimizi bilemediğim anlar oldu. Öyle miydi dediğimiz noktalar oluyor. Hadisler belki abartılarak anlatılıyor ve bazısıda belki çok tutarsız oluyor ama bunları okuyup yanlışı doğruyu görerek kalp gözüyle anlarsak iyiye yönelme ihtimalimiz artıyor.

Kitabımızda hadisler ve hikayelerden derlemeler şeklinde olup insanın bazı noktaları atladığını ve dine göre yaşamın şuan kalmadığını anladığımız yorumu çıkıyor. O kadar yanlışlara inanan insanlar ve kendi inançlarına göre eşyaları, bazı insanları kendilerine put haline getirmişler.

Var olan tek yaratıcımız olan yerde ve gökte tek kudretli olan kişi, ol deyince olan olma deyince olmayan yaratıcımızı unutmuş. Allah diye başka yollarda gaflete kapılmış durumdayız. İnanç nasılsa kişinin içinde olan ve ne kadar bağ kurmasıyla ilgiliysede inancımızın doğru temeller üstüne kurulu olması ve aracı olmadan direk olarak inanmalı ve yanlış insanlara kanıp Allah yolundaymışız gibi dolaşmamalıyız.

Hayatımızda inancımızla bir bütün halinde tutmaya çabalamalıyız ve sabırdan kitabımızda geçtiği gibi şimdi aşk konusuda geçiyor ve bu konuyla da ilgili bir kaç şeye değinmek istiyorum.

Aşk herkesin hayatında bazen güzel bazen hüzünlü, neşeli, sersemletici bir aşkı tanımaya nail olmuşlardır.

Spoiler gibi olacak burda devlerin aşkı Leyla ile Mecnunun hikayesinden bir kesitini sizle paylaşmak istiyorum.

«Leylâ ile Mecnun'un aşk hikâyesini herkes duymuştur»

Mecnuna adın nedir diye sorarlar, «Leylâ» diye cevap verir. Bir

gün yine Mec-nuna «Leylâ ölmedi mi» derler. «Hayır, Leylâ

kalbimde yaşıyor ölmedi, Leylâ benim» diye karşılık verir.

Yine bir gün Mecnun, Leylâ'nın evi önüne gider ve gözlerini gök

yüzüne diker. Ona «ey Mecnun, gök yüzüne değil, Leylâ'nın

odasının duvarına bak, belki onu görürsün» derler. O böyle

diyenlere «gölgesi Leylâ'nın evine düşen yıldız bana yeter» diye

cevap verir .

Bir insana aşık olduktan sonra hep ilahi aşka tek olana aşık olunurmuş. Züleyhanın Hz. Yusuf'a olan aşkında olduğu gibi.

Gerçek aşk asıl sahibini ararmış her zaman.

Kitabımızda belli noktalara baktık ve aşkla ilgili bir kaç hikaye daha var okumak isteyenlere kitabımızı okuyabilir.