Kedilerde FIP Hastalığı

Son zamanlarda kedilerde FIP hastalığı oldukça sık duyulmakta fakat ne olduğu tam olarak bilinmemekle beraber patili dostlarımız için endişeye kapılmamıza neden olmaktadır. FIP'in ne olduğunu açıklamanın öncesinde ortalıkta dolaşan yanlış anlamalardan dolayı şunu belirtmek istemekteyim: Hastalık kesinlikle insanlara bulaşmamaktadır.

FIP, korona virüsün kedide mutasyona uğrayarak hastalığa dönüşmesi olarak tanımlansa bile bu durum, her kedide FIP'e neden olmamaktadır. Her ne kadar çoğunlukla üç yaş altında olan ve özellikle yavru kedilerde görülmekte olsa da diğer yaş gruplarında da rastlanma olasılığı mümkündür. Kuru ve ıslak FIP olarak iki farklı tipi bulunmakta olan hastalığın, ıslak FIP olarak seyredenin de: karında şişme, göğüsde sıvı toplanması ve sarılık görülürken kuru FIP'te ise gözlerde üveit, organlarda da büyüme söz konusudur.

Genellikle salya yoluyla ve FIP'li bir kedinin etrafta bulunan dışkısı veya temas edilmiş alanların, hastalık taşımayan bir kedinin o yüzeyi yalaması ya da patisiyle basmasının ardından, patisini yalaması sonucu oral olarak vücuda ve sindirime girerek oluşmakta ve taşıyıcı kedi ile ya da onun eşyalarıyla (kum, su ve mama kabı) temas etme durumunda bulaşmaktadır.

FIP'in belirtileri ise şu şekildedir: İştahsızlık, kilo kaybı, özellikle karında şişlik, ateş, verilen ilaçlara rağmeyen düşmeyen ateş, halsizlik, yürümede denge kaybı ve solunumda yaşanan zorluk, burun tıkanıklığı, nezle, stres, kaçıp saklanma hali ve kedinin genel psikolojisinde farklılık görülmesi olarak sıralanmaktadır.

FIP'ten korunmak için ise temizlik oldukça büyük bir önem taşımaktadır. Yaşam alanı, kum, mama ve su kapları mutlaka temiz tutulmalı, sokağa çıkarmamakta da fayda olabileceği gibi çıkarıldığında temas edilen yüzeylere dikkatli edilmeli, kedinin herhangi bir yeri yalamaması, eve geri gelindiğinde ise patilerinin temizliği fazlasıyla önemli bir rol oynamaktadır. Kedinin beslenmesi ise besin değerleri bakımından zengin olan mamalar tercih edilecek şekilde olması gerekmekte ve son olarak, stres oluşturabilecek ögelerin engellenip ortadan kaldırılması oldukça önem arz etmektedir.