Kıskanmak ve İlişkiler: Sevmenin Sessiz Eşi
Kıskanmak mı kıskanılmak m?
İlişkiler, insan ruhunun en derin köşelerine dokunan karmaşık yolculuklardır. Sevgi, güven, paylaşım... Her biri bir ilişkiyi ayakta tutan değerli parçalar. Ancak bu yolculukta bazen sessizce kendini gösteren bir duygu vardır: kıskanmak.
Çoğu zaman hakkında konuşmaktan kaçınılan, hissedilince rahatsızlık yaratan, bastırıldığında ise içten içe büyüyen bir duygu. Oysa kıskanmak, insan olmanın doğal bir parçasıdır. Ama bu, onu "normalleştirip savunmamız" gerektiği anlamına gelmiyor. Aksine, üzerine düşünmemiz ve anlamaya çalışmamız gereken bir işaret gibi karşımızda duruyor.
Kıskanmak Gerçekten Ne Anlama Geliyor?
Birini sevmeye başladığımızda, onun dünyasında bir yer edinmek isteriz. Bu yerin sabit, güvende ve sağlam olduğunu bilmek içimizi rahatlatır. Ama her zaman böyle hissetmeyiz. Bazen küçük bir bakış, bazen bir mesajın tonu, bazen de sadece kendi içimizde oluşan bir kaygı, kıskanmayı tetikleyebilir.Kıskanmak çoğu zaman düşündüğümüz gibi sadece dışsal bir tehdide tepki değildir. Daha derin bir yerden, "Yeterli miyim?" sorusunun yankısıdır. Kendi değerimizi sorguladığımız, sevilmeye layık olup olmadığımızı içimizden geçirdiğimiz o anlarda, kıskanmak bir alarm gibi çalar. Ve o alarmı susturmak, çoğu zaman karşımızdakini sınırlamakla, ilişkiyi sıkı tutmakla sonuçlanır. Ama asıl mesele belki de bu alarmın ne söylediğini anlamakta gizlidir.
Kontrol Etmek Değil, Anlamak
Kıskanmak, sevmenin doğal bir uzantısı değildir. Ne kadar sık böyle söylense de, "seven insan kıskanır" cümlesi, ilişkilerde duygusal baskının ve manipülasyonun kapısını aralayabilir. Birini sevmek, onu sahiplenmek değil onun varlığında kendini güvende hissetmektir. Bu noktada kıskançlığı tamamen yok etmeye çalışmak da gerçekçi değildir. Önemli olan, kıskandığımızda bu duyguyu fark etmek, onunla yüzleşmek ve altında yatan ihtiyacı anlamaya çalışmaktır. Bu bazen güven eksikliğidir, bazen değersizlik duygusu, bazen de geçmiş ilişkilerden kalan izler…
İlişkiler karşılıklı güven üzerine kurulur. Kıskançlık o güveni test edebilir ama onun yerini alamaz. Eğer ilişki içinde sürekli bir rekabet, bir şüphe, bir “yetememe” hissi varsa, orada biraz durup düşünmek gerekir: Bu gerçekten ilişkiden mi, yoksa içimizde uzun süredir bize ait olan başka bir kırgınlıktan mı kaynaklanıyor?