Kitap İncelemesi: Sisle Gelen Yolcu

Fransız yazar Jean-Christophe Grangé'in yazmış olduğu polisiye-gerilim türünde yazmış olduğu 680 sayfalık bir romandır.

Roman, ren raylarında elinde kanlı bir sözlükle bulunan bir adamın psikiyatri kliniğine getirilmesiyle başlıyor. Mathias Freire ise onunla ilgilenen doktor oluyor. ''Bavulsuz Yolcu'' olarak adlandırılan hafıza kaybından sonra yeni bir kimliğe bürünmek olan bir hastalık teşhisi koyan Mathias Freire bu adamla yakından ilgileniyor. Daha sonra adamın kimlğini şans eseri öğreniyor ve adamın evine gidiyorlar. Olaylar adamı ikinci kez ziyaret ettiğinde başlıyor çünkü kimliği belirsiz kişilerden kaçarken bindiği trende kendisini tanıyan bir adamla karşılaşıyor. Burdan sonra olaylar farklı bir yöne gidiyor. Spoiler vermemek için daha derine inmeyeceğim. ''Bavulsuz Yolcu''nun bulunduğu geceye geri dönelim. O gece aynı tren garında bir cinayet işleniyor ve kurban kafasına bir boğa kafası geçirilmiş vaziyette bulunuyor. Mitolojik olaylarla bağlantılı işlenmiş bu cinayet davası Anais isimli genç bir kadın polise veriliyor. İlk ciddi dosyası olması sebebiyle olayları araştırmaya başlayan Anais, tabii ki ilk önce o gece psikiyatri hastanesine getirilen hafızasını kaybetmiş adama gidiyor. Doktor Mathias ve Polis memuru Anais'in de karşılaşmaları bu şekilde oluyor. Bu iki karakter kitap boyunca sürekli birbirlerinin karşısına çıkıyor. Bu karşılaşmalar hem iyi hem kötü olabiliyor.

Kısa bir ilk bölüm yazısından sonra kitap hakkında olan düşüncelerimi paylaşmak istiyorum. Çok hevesle başladığım kitaplardan biriydi de diyebilirim çünkü yazarın daha önce Kızıl Nehirler adlı kitabını da okumuştum ve çok beğenmiştim. Bu kitap ondan çok daha kalın olmasına rağmen okumakta herhangi bir güçlük çekmedim. Yazarın dili zaten oldukça yalın ve çeviri de çok güzel yapılmıştı. Kitap bölümlere ayrılarak devam ediyor ve bu benim için okumayı kolaylaştıran bir şey. Kitap boyunca katilin kim olduğunu tahmin edemiyorsunuz ve yazarın diğer kitapları da aynı şekilde tahmin edilemez devam ediyor. Fakat bu kitapta katil zaten en başta romanın içinde olan bir karakter değil beni de hayal kırıklığına uğratan kısım bu olmuştu. Genelde en başta okumaya başladığımız kararkterlerden yada onlarla ilgili birinden olan katil bu kitapta o şekilde değildi. Yine de en baştan en sona çok akıcı bir şekilde ileryen polisiye-gerilim kitabı.