Mustang
'Ve bu beşimizin birlikte olduğu son geceydi.'
Deniz Gamze Ergüven tarafından yazılıp yönetilmiş olan Mustang filmi, yetim beş kız kardeşin hikayesini anlatmaktadır. İlk gösterimi Cannes film festivalinde gerçekleşmiş olan film, ülkemizde çok fazla dikkat toplamamış ve negatif eleştiriye maruz kalmış olsa da dünya çapında takdir edilmiştir. Amerikan yaban atından ismini alan film, Fransa'nın Cesar Sinema Ödülleri'nde adaylıklarını kazanmış ve Oscar'da adaylık bile almıştır. Kadınların baskılandığı ve kalıplar ile sınırlandırıldığı bir toplumda kızların mücadelesini anlatmaktadır. Kız kardeşlerin dayanışmasını ve kardeşliğin önemini anlatan ve iyi bir şekilde gösteren film dayanışma gibi konuları da iyi bir şekilde işlemektedir.
Anne ve babalarını çok küçük yaşta kaybetmiş olan beş kız kardeş, sahilde erkekler ile oyun oynadıkları için yaşadıkları mahalledeki kişiler tarafından babaannelerine şikayet edilirler ve ardından amcalarına. 'Ben sizinle nasıl başa çıkacağım,' diyerek endişelenen amcanın aklına önce millet sorgulamasın ve şüphelenmesin diye kızlara bakirelik testi yaptırmak, sonra da eve mahallenin kadınlarını toplayarak görücü usulü kızları tanımadıkları birileriyle, rızaları olmadan evlendirmek gelir. Kızlara hamur açma, yemek yapma gibi eylemler öğretilir, uzun ve kapalı elbiseler dikilir ve babaanneleri onları kasabanın meydanına götürüp diğer insanların onları görmesini sağlar ve böylece köyün erkekleri de onları görmüş, beğenmiş olur. Kızların sakız çiğnemesi bile yasaklanmaktadır ama evin önüne kızların adını yazdığı için erkekler ve aileleri ile hiç kimse konuşmaz, sadece kızlar azar işitir ve dayak yer.
İlk görücü Sonay'a gelir ama Sonay diretir ve sevdiği kişi ile evlenmek istediğini söylediği için gelen görücüyü Selma'ya gösterirler ve oracıkta kızı verirler. İkisini aynı gece evlendirmektedirler ancak bu düğünde tek mutlu olan kişiler Sonay ve Ekin'dir, diğerlerine üzüntü hakimdir. Selma'dan düğün gecesi çarşafları isteniyor. Kan gelmediği için endişelenen Selma'yı hemen kontrole götürüyorlar ancak doktor 'ikimizin arasında sır kalacak,' diyerek Selma'yı kurtarıyor.
Deniz hemen ayaklarının dibinde olduğu halde yüzmelerine izin verilmediği için evde çarşafları yere sererek kendi denizlerini oluşturup evde yüzmektedirler. O dar alanda, tıkalı kaldıkları evlerinde kendi eğlencelerini ve özgürlüklerini oluşturmak isterler.
Amca kızlardan Ece'yi taciz etmeye başlıyor ve ardından Ece'ye de görücü geliyor ancak Ece evlenmeden intihar ederek, yaşamına son veriyor. Ardından amca Nur'u taciz etmeye başlıyor ve Nur da evliliği kurtuluş olarak görüyor ve görücüyü kabul ediyor. Tacizden haberi olan babaanne ise hiçbir şey yapmıyor, sadece 'buna bir son ver artık,' diyor.
Lale en başından beri o evden kurtulmak için plan yapmaktadır ve köyde yol üstünde tanıştığı birinden araba sürmeyi öğrenir, babaannesinin paralarından cüzi miktarlar alarak fark ettirmez ve evin etrafı parmaklıklar ile kaplı olduğu için nereden çıkılabilir diye sürekli etrafı keşfeder. Nur'un evlendirileceği gece kendilerini eve kitler, poşet üzerinde yazan numaraları arayarak arkadaşından yardım ister ve amcasının arabasını alarak kaçıp, otogardan İstanbul otobüsüne biner ve kurtulurlar.
Küçük kız, Lale, her şeyi kendisini ve ablasını kurtarabilmek için yapıyor çünkü yaşadıkları sınırlandırmanın normal olmadığını biliyor, bir şeylerin yolunda olmadığının farkında ve bunları değiştirmek istiyor. Büyük kızlar okuldan alınıyor, erkekler elini kolunu sallayarak gezerken, sakız çiğnemeleri yasaklanıyor, istedikleri kıfayetleri giymeleri yasaklanıyor, faaliyetleri kısıtlanıyor ve tamamen eve kapatılıyorlar ama sözde 'kadın oldukları için cezbettikleri' erkeklere hiçbir şey olmuyor. Toplumdan hiçkimse erkekleri sorgulayıp neden kızların evinin dibine kadar geliyorlar, neden isimlerini sokaklara yazıyorlar gibi şeyler asla demiyor. Olan yine kız çocuklarının başına geliyor. Yine kız çocuklarımız ve kadınlarımız sadece baskılanıyor ve sınırlandırılıyor, asıl sorumlu ve suçlular dışarlarda istediklerini yapmaya devam ederken kadınlarımız bir yerlere tıkılıyor.