"Sadhu" Kimdir?

Sadhu; iş, aile, malvarlığı ve toplumsal rolleri yok sayarak hayatlarını inançlarına ve spiritüalizme adayan insanlara denir.

Sadhu; Hinduizm ve Caynizm inançlarında iş, aile, malvarlığı ve toplumsal rolleri yok sayarak hayatlarını inançlarına ve spiritüalizme adayan insanlara denir ve tüm hayatlarını "mokşa" (reenkarnasyon döngüsünden kurtulmak) için yaşarlar. Hindistan, ortalama 5 milyon sadhuya ev sahipliği yaparlar ve Hindular arasında spiritüel benlikleri ve bilgeliklerinden dolayı çok büyük saygı görüp halka kutsama ve hayat tavsiyeleri için yardım ederler. Aslında sadhuları kiniklere ve sufilere de birçok yönden benzetebiliriz.  

Peki nasıl görünürler? Elbette yaşadığımız modern dünyadan kendini soyutlamak gibi radikal bir hayat seçimi, onları zaman zaman görünüşlerinden kolayca ayırt etmemize sebep oluyor. Hayat stilleri hiçbir şekilde malvarlığına sahip olmamak üzerine olduğu için onları genelde basit, safran rengi kıyafetlerle ya da tamamen çıplak bir şekilde görmek mümkün. Görünüş olarak en ayırt edici özellikleri ise, özellikle de festivallerde yüzlerine ve vücutlarına sürdükleri vibhuti denilen beyaz renkli, yanmış odunlardan yapılmış kutsal bir odun külü. 


Tanrılar ve öz disiplinleri için yaptıkları spiritüel pratikler ve ritüeller, biz normal insanlara zaman zaman aşırı gelebilir. Örneğin, bazı sadhular evrensel bilinçlerini güçlendirmek için yıllarca hiç konuşmaz, bazıları kendilerini dağlarda izole eder, bazıları ise kendilerini terbiye etmek için çok uzun süre zarfları boyunca tek ayak üzerinde durarak meditasyon yapar. 

Sadhular, tüm hayatları boyunca aydınlanma ve mokşaya ulaşma hedefiyle yoksulluk, açlık ve fedakarlığı kucaklarlar. Bu da aslında şu soruyu akla getiriyor: Kaç tanesi tam anlamıyla hedeflerine ulaşabiliyor ve döngüyü kırıp mutlak olanla bir bütün oluyor? Bu tarz bir yaşam tarzı, elbette birçok perdeyi aralamanın ve hakikati görmenin bir yolu olabilir, ancak şunu kesinlikle söyleyebiliriz ki bu yaşam stili kesinlikle herkese uygun değildir. Dolayısıyla, belki de hepimizin kendimize özgü yöntemlerle bu perdeyi aralaması mümkün olabilir.