Peki Sen Ne Yiyorsun?

Yediklerimiz ne kadar doğal farkında mısınız?

Ne yiyorsak o'yuz. Bu sloganı mutlaka duymuşsunuzdur. Gerçekten de doğru olan bu slogan günümüzde biraz değişti. Çünkü teknoloji ilerledi. Teknolojinin ilerlemesi ilk aşamada kulağa hoş gibi gelse de artık yediğimizi sandığımız şeyler tam olarak yediğimiz şeyler değil. Mesela biz yaban mersinli ve doğal olarak mavi renkli bir dondurma yediğimizi zannederken aslında sadece mavi gıda boyası ve bir miktar yapay tatlandırıcıdan oluşan bir karışım tüketiyor olabiliriz.

Teknoloji ile birlikte üretilen gıda kimyasalları artık sağlığımızı da etkiliyor. Hiç şeker kullanmadan "tatlı" algısı oluşturmamızı sağlayan yapay tatlandırıcılar mesela. Daha az kalorili ya da kalori içermeyen türleri ile gün içinde toplamda daha az kalori tüketmemizi sağlasa da, vücuttaki hormon dengelerini değiştirdiği ve insanlarda bir "az yeme" algısı oluşturduğu için yapay tatlandırıcıları obezite ve diyabetle ilişkilendiren birçok uzun vadeli çalışma var. Aynı şekilde içerdiği benzidin adlı molekül ile birçok yapay renklendirici de çeşitli organlarda kanser oluşumu ile ilişkilendirilmiştir. Ayrıca yapay renklendiriciler çocuklarda dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB) semptomlarını artırdığı anlaşılmıştır.

Temel besin maddelerinin genetiğinin değiştirilmesine, yani GDO olayına hiç değinmiyorum bile. Zira o konuya girersek çıkamayabiliriz. Yediklerimizin eskiden de bir kimyasal bileşimi vardı, ama giderek bu bileşim yapaylaşmaya başladı. Bu noktada tüketiciler olarak bizim yediklerimize daha çok dikkat etmemiz gerekiyor. Tükettiğiniz hazır gıdaların içeriğini kontrol ederek ve organik tarım politikalarıyla üretilmiş olduğuna emin olduğun ürünleri tüketerek kimyasal katkı maddelerinden kaçınabilirsiniz.