Akşener'den Erdoğan'a: Bu Fakirliğin, Zamların Sorumlusu Sensin
Meral Akşener, partisinin grup toplantısında önemli açıklamalarda bulundu.
İYİP Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında önemli açıklamalarda bulundu.
Akşener’in açıklamaları şu şekilde:
"Muhalefetin görevi, millet adına iktidarı denetlemek, yoldan çıktığında da, gerekli uyarıları yapmaktır. Nitekim, bu anlayış doğrultusunda, kurulduğumuz günden bu yana, birçok konuda çok sayıda öneri sunduk. Bazılarını duymazdan geldiler. Bazılarını da, kısmen de olsa yaptılar, milletimize faydası oldu. Bunun son örneğini, Asgari Ücret çalışmalarında yaşadık."
Akşener'den Asgari Ücret Övgüsü
"Ülkemizin şartlarını göz önüne alarak, önerimizi geliştirdik, iktidarla paylaştık. Dedik ki, 'Asgari ücreti, 4 bin lira yapın. Devlet eliyle, 555 lira vergi muafiyeti sağlayıp, işverenin yükünün, bir kısmını da omuzlayın' sonuçta ne oldu? Asgari ücret, 4253 lira oldu. İşveren maliyetinin, 450 liralık kısmını da, devlet üstlendi. İşçilerimiz de, zam oranını olumlu buldu. Yani, İYİ Parti’nin makul siyaset anlayışı sayesinde, kazanan milletimiz oldu.
Kendi elleriyle yol açtıkları, yüksek enflasyon yüzünden, açıklanan asgari ücret artışı, 4 ayda eriyecek. O yüzden biz, İYİ Parti olarak üç ayda bir, asgari ücrete güncelleme yapılmasını ve çalışanımızın emeğinin, enflasyona karşı korunmasını öneriyoruz."
TL'ye Kur Farkı Garantisi
"Maalesef ülkemiz ekonomi cahili bir adamın saçma sapan deneyleriyle sınanıyor. Biz her seferinde kendisine bu deneyin başarısız olduğunu söylüyoruz. Ekonomistler, sivil toplum kuruluşları, iş dünyası, ihracat birlikleri söylüyor anlamıyor. AK Partililer bile söylüyor onu da anlamıyor. Kızıyoruz, güzellikle söylüyoruz, tane tane anlatıyoruz, doğrusunu gösteriyoruz anlamıyor. Bir inat uğruna memlekette ne ocaklar sönüyor."
Ekonomide İyi Giden Hiçbir Şey Kalmadı
"Önce bu bizim ekonomik modelimiz dediler, sonra suçu dış güçlere attılar. Sonra dönüp tekrar iç güçlere havale ettiler. Uyguladığın sözüm ona modelle her şey kötüye gidiyorsa bunun tartışılacak bir yanı yoktur. Merkez Bankası faizi indirdi, faizler düştü mü? Hayır. Sen faizi indirdim diye caka satarken, yönettiği devlet -pardon o yönetmiyormuş- yüzde 24 faiz ödüyor. Tahlil faizi yüzde 24'e dayandı, hiperenflasyona doğru gidiyoruz. Ekonomide iyi giden hiçbir şey kalmadı.
Bu krizin sebebi bizzat sensin sen. Dış güçler de hırlı değil elbette ama önce bak sen kendine. Bir kere olsun yaptığın hatanın sorumluluğunu al. O kadar tecrübeli insan varken damadını Hazine ve Maliye Bakanlığı'na dış güçler mi getirdi? Merkez Bankası'nın 128 milyarını dış güçler mi sana sattırdı? Türk çiftçisini dış güçler mi borca soktu? Devleti dolandıran düzenbaza yılın ihracatçı ödülünü dış güçler mi verdi? Beşli çetenin vergi borçlarını dış güçler mi sildirdi? Milletimize bu zorlukları reva gören sensin Erdoğan. Bak işte bütün bunlar sebep, olanlar da sonuçtur. Bu fakirliğin, zamların, çilenin sorumlusu sensin. 'Ben o sırada yoktum' deyip geçemezsin. Sorumluluğun gereğini yapacaksın ya da sandığı getirip hesabını milletimize vereceksin."
2023 Hedefleri Gitti, Yerine 1973 Çözümleri Geldi
Büyük ekonomistimiz son olarak akıl dolu bir hamle ile dolara çevrilebilir mevduat kavramını 50 yıl sonra tekrar hayatımıza soktu. Büyük Türkiye, büyük güç, hedef 1973. 2023 hedefleri gitti, yerine 1973 çözümleri geldi.
'Nas' var dedi dedi pazartesi çıktı hayatımıza yepyeni bir faiz tipini sokuverdi. Şimdi 'kur farkını ödeyeceğim' diyerek hem faiz hem de döviz lobisini milletin hazinesinden besleyeceksin. Türkiye ekonomisi deneme tahtası mı? Türk milleti kobay mı? Böyle iş bilmezlik olur mu? Yazıklar olsun sana.
Mart ayından beri yaptığın saçmalıklar zincirini yapmasaydın şimdi nasıl bir Türkiye olurdu biliyor musun? Dolar kuru 7 lira 50 kuruş, enflasyon yüzde 16-17, politika faizi yüzde 15 olurdu. Ülkenin dış borçları katlanmamış olurdu."
Kaynak: HABER SOL