Drone’ların Özel Hayatın Gizliliğine Etkileri

Drone'ların özel hayatın gizliliği üzerinde etkileri olacağı açıktır.

Drone Nedir?

Drone, en temel tanımıyla insansız hava aracıdır[1]. İnsansız Hava Araçları için kısaca İHA ibaresi yaygın olarak kullanılmaktadır. Drone’lar, mürettabat olmaksızın kontrol edilebilir ve belli irtifada uçurulabilir. Son yıllarda drone’lar sadece hobi ve sportif amaçlarla değil, terörle mücadele ve ulusal güvenlik, yangın söndürme, arama-kurtarma ve keşif ya da kargo teslimatı gibi ticari amaçlarla da sıkça kullanılmaya başlanmıştır[2]. Drone’ların artan kullanım alanları nedeniyle kamu otoritelerince ortaya çıkabilecek muhtemel sorunların çözümü amacıyla yasal düzenlemeler getirilmeye başlanmıştır.

2920 sayılı Türk Sivil Havacılık Kanunu’nun 3.maddesinde “Türk Sivil Hava Aracı", “Devlet hava araçları tanımı dışında kalan ve mülkiyeti Türk Devletine veya kamu tüzelkişilerine veya Türk vatandaşlarına ait araçlar” olarak tanımlanmaktadır.

Yasal dayanağını buradan alarak, drone uçurmanın yasal şartları Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan 22.02.2016 tarihli İnsansız Hava Aracı Sistemleri Talimatı(İHAS Talimatı) ile belirlenmiştir[3].

Bizim değerlendirmelerimiz ise, genellikle sivillerin şahsi amaçlı kullanımına uygun ve İHAS Talimatı’nın 5. Maddesindeki sınıflandırmaya göre azami kalkış ağırlığı 4 kg’a kadar olan İHA-0 sınıfı drone’lar için olacaktır. İHAS Talimatı’nın 11. Maddesi gereği, İHA-0 sınıfındaki drone’ların kayıtları Genel Müdürlük tarafından elektronik ortamda oluşturulan “İHA Kayıt Sistemi” üzerinden yapılmaktadır. İHA-0 sınıfı drone’lar için tescil işlemi yapılmayacağı İHAS Talimatı’nın 12. Maddesinde düzenlenmiştir. Bir drone satın alındığında kişinin kendisini ve cihazını İHA Kayıt Sistemine kayıt ettirmesi gerekmektedir[4].


Ticari faaliyetler dışında sportif ve amatör amaçla gerçekleştirilecek uçuşlarda İHA-0 sınıfı drone uçurmak için genel olarak uçuş izni gerekmemektedir[5].

İHAS Talimatı’nın 14. Maddesine göre, ticari amaçla kullanılmayan İHA-0 sınıfı drone’lar ile hobi veya sportif amaçlı yapılacak uçuşlarda eğitim zorunluluğu bulunmamakta olup pilot lisansına da gerek bulunmamaktadır. Ancak Drone’u kaydettirmeyenler, yanlış bilgi verenler ya da yasak bölgeden drone uçuranlar için idari para cezası öngörülmüştür[6].

Özel Hayat Nedir?

Özel hayat, en temel tanımı ile kişinin kendine özgü yaşayışı, yaşama tarzı, kendisini ilgilendiren tutum ve davranışlarıdır. Doktrinde özel hayatın pek çok tanımı bulunmaktadır. Kimilerince, kişilerin hukuken korunan, herkesle paylaşmadığı ve güvendiği kişiler dışında herkesten gizli tuttuğu yaşam alanı olarak da tanımlanmıştır[7].

Özel hayata saygı, kişisel verilere, konuta, aile hayatına ve özel hayatın gizliliğine saygıyı da kapsamaktadır.

Bireylerin sadece kendisi için saklı tuttuğu ve başkalarının bilgisinden uzak kalmasını istediği yaşantısı özel hayatıdır. Özel hayat özünde, bireylerin düzenini ve bu hayata kimlerin, ne ölçü ve derecede, ne şekilde, ne zaman ve nasıl etki ve müdahale edebileceklerini sadece bireyin kendisinin belirleyebileceği bir alandır. 

Hayat çevremizin, kamusal, mesleki, aile ve özel hayatımız olarak temelde dört katmana ayrıldığı düşünülebilir. Kişinin özel hayatının koruma altına alınması ise temel bir haktır. Özel hayatın katmanlı bir yapıya sahip olduğunu söylemek yerinde olup özel hayatın sadece gizli alanına yönelik saldırı ve ihlaller suça konu olabilecektir.

Özel Hayatın Sınırları ve İlkesel Olarak Özel Hayatın Gizliliği:

Bireylerin, izni olmadan girilemeyecek, müdahale edilemeyecek, teşhir edilemeyecek, kayıt altına alınamayacak ve dijital ya da ticari bir metaya dönüştürülemeyecek bu alanı özel hayatının sınırlarının başladığı yerdir. 

Özel hayatın gizliliği ve korunması temel hak ve hürriyetlerdendir. Temel hak ve hürriyetler bakımından yapılan ayrımda özel hayatın gizliliği kişi hak ve hürriyetleri arasında yer almaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile bireylerin temel hak ve hürriyetleri devlet güvencesi ile koruma altına alınmıştır. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın Başlangıç metninde Türk vatandaşlarının birbirinin hak ve hürriyetlerine kesin saygı, karşılıklı içten sevgi ve kardeşlik duygularıyla huzurlu bir hayat talebine hakları bulunduğu yer almaktadır[8].

Anayasamızın “Temel hak ve hürriyetlerin niteliği” başlıklı 12.maddesinde: “Herkes, kişiliğine bağlı, dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve hürriyetlere sahiptir. Temel hak ve hürriyetler, kişinin topluma, ailesine ve diğer kişilere karşı ödev ve sorumluluklarını da ihtiva eder.” hükmü yer almaktadır[9]. Anayasamızda temel hak ve hürriyetlerin çok istisnai hallerde(ulusal güvenlik, kamu güvenliği, ülkenin ekonomik refahı, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık, genel ahlak) sınırlanabileceği veya kullanımının durdurulabileceği düzenlenmiştir.

Anayasamızın "Özel hayatın gizliliği ve korunması” üst başlıklı ‘Özel hayatın gizliliği’ başlıklı 20. Maddesinde: “Herkes, özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz.” hükmü yer almaktadır[10].

Söz konusu yasal düzenlemelerle bireyin özel hayatı koruma altına alınarak, özel hayatın sınırları ve bireylerin kendisinden izin alınmadan girilemeyecek özel alanlarında özgür olması anayasal güvence altına alınmıştır.  

Ülkemizin de tarafı olduğu[11] Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi[12]’nin “Herkes özel ve aile hayatına, konutuna ve yazışmasına saygı gösterilmesi hakkına sahiptir.” şeklindeki 8. Maddesinde ve İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi[13]’nin “Kimsenin özel yaşamına, ailesine konutuna ya da haberleşmesine keyfi olarak karışılamaz, şeref ve adına saldırılamaz. Herkesin bu gibi karışma ve saldırılara karşı yasa tarafından korunmaya hakkı vardır.” şeklindeki 12. Maddesinde de özel hayatın gizliliğinin temel kişi hak ve hürriyetlerinden olduğu görülmektedir.

Özel hayatın katmanlı bir yapıya sahip olduğunu belirtmiştik, bu bakımdan kişinin konutu özel hayatını en yoğun yaşadığı yerdir. Kişilerin özel hayatının gizli alanına yapılan müdahale hukukumuzda suç olarak düzenlenmiştir.  

Özel hayatın gizliliğini ihlal etmek, Türk Ceza Kanunu’nun “Kişilerin özel hayatının gizliliğini ihlal eden kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Gizliliğin görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle ihlal edilmesi halinde, verilecek ceza bir kat artırılır. Kişilerin özel hayatına ilişkin görüntü veya sesleri hukuka aykırı olarak ifşa eden kimse iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. İfşa edilen bu verilerin basın ve yayın yoluyla yayımlanması halinde de aynı cezaya hükmolunur.” şeklindeki 134.maddesinde suç olarak tanımlanmıştır.

Drone Uçurmanın Özel Hayatın Gizliliğine Etkileri:

Son yıllarda yaşanan teknolojik gelişmelerin ve sosyal medya gibi dijital mecralarda artan paylaşım kültürünün özel hayat alanlarına ve özel hayatın gizliliğine etkileri yadsınamayacak bir boyuta ulaşmıştır. Drone uçurmanın sınırsız bir özgürlükle yapılamayacağı günümüzde yaşanan bir kısım hak ihlalleri ile iyice anlaşılmış olup, kamu otoritelerince yasal düzenlenmeler yapılarak hak ihlali ya da suç anlamına gelebilecek eylemlere karşı önlemler alınması amaçlanmaktandır.

İHAS Talimatı’nın 14. Maddesinde, İHA-0 sınıfı drone’lar da dâhil, İHA pilot lisansı düzenlenecek kişilerden; Türk Ceza Kanunu’nun 53. maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar, özel hayata ve hayatın gizli alanına karşı suçlar ile uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık, ulaşım araçlarının kaçırılması veya alıkonulması suçlarından, Terörle Mücadele Kanununa, Kaçakçılıkla Mücadele Kanununa, Uyuşturucu maddelerin murakabesi hakkında kanuna, Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkındaki Kanuna muhalefetten veya terör örgütleriyle eylem birliği içerisinde olmak, bu örgütlere yardım etmek, kamu imkân ve kaynaklarını bu örgütleri desteklemeye yönelik kullanmak, bu örgütlerin propagandasını yapmak suçlarından hüküm giymemiş olduğunu gösteren arşiv kayıtlı adli sicil belgesi isteneceği düzenlenmiştir[14]. Lisans zorunluluğu olan drone’lar bakımından lisans tarihinden sonra yukarıda sayılan suçlardan verilen mahkumiyet kararının kesinleşmesi halinde lisans şartları değiştiğinden lisans iptal edilebilecektir.

Türkiye Hava Sahasında, 500 gr ve üzeri drone uçurmak isteyen pilotların sisteme kayıt olmaları ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nden onay almaları zorunludur[15]. İHA-0 sınıfı drone uçuracak kişiler için Genel Müdürlükçe herhangi bir lisans düzenlenmez. Ancak söz konusu kişiler oluşturulan internet tabanlı Kayıt Sistemi’ne, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numaralarını, isim ve soyisimlerini, ikametgâh bilgilerini, telefon ve e-posta gibi iletişim bilgilerini, 18 yaşından küçükler için ileride doğabilecek hukuki ve cezai sorumlulukları kabul ettiklerine dair kanuni mümessillerince noterde tanzim ve tasdik edilmiş taahhütnameyi girmek zorundadırlar. Ayrıca İHA-0 sınıfı drone pilotlarının en az 12 yaşında olması gerekmektedir[16]. Görüldüğü üzere, drone pilotu 18 yaşından küçük ve yasalar önünde çocuk sayılan biri dahi olabilmektedir. 18 yaşından küçüklerin gerçekleştirdikleri fiilin anlam ve sonuçlarını algılayabilme kabiliyetleri ceza sistemimizde 12 yaşından küçük, 12-15 yaş ve 15-18 yaş şeklinde üçlü bir sınıflandırmaya tabi tutulmuştur. Bu çerçevede 12 yaşından büyük ve 18 yaşından küçük bir çocuğun drone uçurmak suretiyle gerçekleştireceği özel hayatın gizliliğini ihlal edici eylem ve davranışları bakımından cezai ehliyeti konusunda fiilin anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği araştırılacaktır.

Drone’ların özel mülkiyete konu yapı, bina, tarla, arsa gibi taşınmazlar üzerinden uçurulmasının özel hayatın gizliliğine etkileri olacağı açıktır.

Drone’lar, özel mülklerin ve özel hayat alanındakilerin hareketlerini kolaylıkla gözetleyebilmektedir. Bunun yanı sıra drone’lar, plaj, sahil, park ve bahçe gibi kamuya açık olmakla birlikte insanların belli düzeyde gizliliğe ihtiyaç duydukları yerleri de kolaylıkla gözetleyebilen bir araçtır. Bilinçsiz ve rastgele drone kullanımının özel hayatın gizliliğine etkileri olacaktır. Drone’lar onlarca yıldır devam eden yerden görüntü alma pratiğini kökten değiştirdiğinden ve görüntü almadaki görüş açısını sınırlı olan sokak seviyesinden sınırsız ve özgür gökyüzüne çıkararak kamusal alan ve özel alan arasındaki sınırları adeta kaldırmaktadır[17].

Açıkçası drone uçurmak suretiyle bir kimsenin özel hayatının gizli kısmına girerek ihlal eden kişi kanuna göre şikâyet halinde cezalandırılabilir. Bu anlamda değerlendirildiğinde masumane görünen “sadece drone uçurmak” şeklindeki eylemin, kişilerin yatak odasını gören pencere önünde, wc ya da banyo pencereleri önünde ya da kişinin konutunun içini görecek şekilde, ya da kişinin bahçe duvarlarından girmek suretiyle gizli alanın içini görecek şekilde gerçekleşmesi halinde suçun unsurlarının oluşabileceği düşünülebilir. Pek tabi somut olayın özelliklerine ve delil durumuna göre buna soruşturma aşamasında Cumhuriyet Savcısı kovuşturma aşamasında Mahkeme hâkimi karar verecektir.

Bununla beraber, kanunda özel hayata yönelik gizliliğin görüntü veya ses kaydı almak suretiyle ihlal edilmesi halinde bu durum cezayı arttıran bir neden olarak öngörülmüştür. Bu durumda özel hayatın gizli kısımlarında drone uçurarak kayıt alan kişi bir kat fazla ceza ile cezalandırılacaktır. Burada bahsi geçen drone uçurma eylemi, az önce bahsedilen kadar masumane bir eylem olmayıp kişinin özel mülkü üzerinde drone uçurmanın yanı sıra bahçesinde ya da balkonunda vakit geçirirken kişiye ait görüntü ve sesleri kayıt altına almak, pencere önünden drone uçurarak konutun içine dair görüntü ve sesleri kaydetmek, drone’nun konutun açık pencere ya da boşluklarından içeri girerek görüntü ve ses kaydı alması, drone’nun kişinin özel hayat alanına giriş ve çıkışlarını kayıt altına alacak şekilde uçurulması, drone’nun kişi uyurken yatak odası penceresi önünde uçurularak kayıt alınması vb. pek çok şekilde gerçekleşebilir.

Kişinin gizliliğinin olduğu yaşam alanını temsil eden yer kişinin konutu olabileceği gibi tatil için gittiği otelin kendisine tahsis edilen odası, üniversite okumak için gittiği yurdun kendisine tahsis edilen odası da olabilecektir. Bu bakımdan değerlendirildiğinde kişinin konutuna veya yukarıda bahsedilen kapsamda yaşadığı yere şahsen girilmese de drone uçurarak gizlice girmek, burayı kişinin göremeyeceği ya da görebileceği bir pozisyondan drone ile dikizlemek, gözetlemek veya izlemek suç olarak sayılan özel hayatın gizliliğini ihlal anlamına gelecektir. Drone ile bu yerlerde kayıt alınması da özel hayatın gizliliğini ihlal suçunun cezasını arttıran bir neden olup yine cezalandırılabilecektir.

Çocukların dahi kullanabildiği geniş kitlelerin erişebildiği bir araç haline gelen drone’ların kişilerin özel hayatı üzerinde etik sayılmayan bir takım etkilere sahip olacaktır. Bireylerin özel hayatının gizli alanlarına yapılan müdahaleler suç sayılacak ve özel hayatın gizliliğini ihlal anlamına gelmese de kişilerin özel hayatının başka katmanlarına yönelik drone uçurma eylemlerinin etik sayılıp sayılmayacağı sorgulanacaktır. Sonuç olarak, drone’lara ilişkin olarak yasal düzenlemeler anlamında gerek ülkemizde gerekse dünyada henüz kat edilecek çok yol olduğu ve gelişen yeni nesil teknolojilere ilişkin yasal düzenlemelere duyulan ihtiyacın artacağı unutulmamalıdır.   


[1] https://tr.wikipedia.org/wiki/%C4%B0nsans%C4%B1z_hava_arac%C4%B1

[2] https://tr.wikipedia.org/wiki/%C4%B0nsans%C4%B1z_hava_arac%C4%B1

[3] https://web.shgm.gov.tr/documents/sivilhavacilik/files/mevzuat/sektorel/talimatlar/2020/SHT-IHA_Rev-04.pdf

[4] Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü Youtube kanalı, İnsansız Hava Aracı Kullanıcıları için bilgilendirme videosu: https://www.youtube.com/watch?v=4rOKHGilRrw&t=116s

[5] http://www.dronetr.net/drone-ucurmanin-yasal-sartlari/

[6] 2022 yılı için İdari para cezaları,  https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2021/12/20211231-14-1.pdf

[7] Ali Korkmaz, İnsan Hakları Bağlamında Özel Hayatın Gizliliği Ve Korunması, KMÜ Sosyal ve Ekonomı̇k Araştırmalar Dergisi 16 (Özel Sayı I): 99-103, 2014, Çevirim içi: 13.08.2022, https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/107205

[8] https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=2709&MevzuatTur=1&MevzuatTertip=5

[9] https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=2709&MevzuatTur=1&MevzuatTertip=5

[10] https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=2709&MevzuatTur=1&MevzuatTertip=5

[11] http://ua.mfa.gov.tr/

[12] Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi https://www.echr.coe.int/documents/convention_tur.pdf, https://www.echr.coe.int/Documents/Pub_coe_Teaching_resources_TUR.pdf 

[13] https://www.ohchr.org/en/human-rights/universal-declaration/translations/turkish-turkce

[14] https://web.shgm.gov.tr/documents/sivilhavacilik/files/mevzuat/sektorel/talimatlar/2019/IHA_talimati_revizyon3.pdf

[15] Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü resmi web sitesi,  https://iha.shgm.gov.tr/public/index?ReturnUrl=%2f

[16] https://web.shgm.gov.tr/documents/sivilhavacilik/files/mevzuat/sektorel/talimatlar/2019/IHA_talimati_revizyon3.pdf

[17] Nurhan Kavaklı, Drone’ların Gazetecilikte Kullanımı: Drone Haberciliğinin Olanakları, Zorlukları ve Sınırları, Erciyes İletişim Dergisi 5/3: 160-172,2018, Çevirim içi:15.08.2022 https://www.researchgate.net/publication/322859074_DRONE'LARIN_GAZETECILIKTE_KULLANIMI_DRONE_HABERCILIGININ_OLANAKLARI_ZORLUKLARI_VE_SINIRLARI