Kitap Önerisi: Sirk Müdürünün Kızı
Petter bu konuda o kadar yeteneklidir ki bir süre sonra neredeyse bütün ünlü yazarların en az bir eserinde parmağı olacak konuma gelir.
Jostein Gaardner'ın toplumda eğitim ve ailenin bireyleri git gide daha sıkı standart kalıplara sokmasını eleştirdiği romanında, hayal gücünün sınırları olmayan Petter hem çocukken hem de yetişkinliğe ulaştığında, Gaardner'ın eleştirdiği bu kalıplara sığamamaktadır.
Fakat, inanılmaz hayal gücü sayesinde, Petter'ın kişiliği ve toplumun yarattığı kalıplar çatıştığı zaman, pek çok kimlik ve toplum çatışması örneğinde gördüğümüzün aksine, karakter kendine toplumda iyi ya da kötü bir yer bulur. Mükemmel öyküler yazabilen Petter, kendi bakış açısına göre klişeleşmiş ve yozlaşmış yazarlardan biri olmak istememektedir. Bunun üzerine mükemmel öykü taslakları hazırlamaya başlayan karakter, bu taslakları yazar olmak isteyen veya ilhamını kaybetmiş yazarlara gizlice satmaya başlar. Bu durum hem onu göz önünde olma ve yozlaşma korkusundan korurken hem de gerçekten sağlam bir gelir kaynağına dönüşür. Fakat Petter bu konuda o kadar yeteneklidir ki bir süre sonra neredeyse bütün ünlü yazarların en az bir eserinde parmağı olacak konuma gelir.
Romandaki ikinci kırılma noktası ise, aynı zamanda romana ismini veren ve Petter'in küçükken uydurduğu Sirk Müdürünün Kızı isimli hikayesinin Petter tarafından tekrar tekrar anlatılması ve hatta yaşanması veya başka bir deyiş ile bu hikaye üzerinden hayal ve gerçeğin pek çok kez iç içe geçmesi olarak kabul edilebilir.
Gaardner'in katmanlara böldüğü bu eleştriel kurgusu, akıcı dili ve yaratıcı hikayesi ile hemen hemen her satırında okuyucuyu yakalıyor.