Pan'ın Labirenti: Bir Del Toro Efsanesi

Pan'ın Labirenti filmindeki bazı tematik unsurlar ve semboller üzerine

Fantastik ve gotik filmlerin üstadı diyebileceğimiz Guillermo del Toro’nun kaleminden ve yaratıcı merceğinden geçmiş filmler arasında Oscar almaya da layık görülmüş olan Pan’ın Labirenti filmi, şüphesiz taşıdığı birçok özellik ve sembolik anlam göz önüne alındığında bu zamana kadar yapılmış en iyi filmlerden biridir. Film, Ofelia isimli bir kız çocuğu olan Ofelia’nın İspanyol İç Savaşı’nın ardında hasta ve hamile annesi ile üst kademe bir asker olan üvey babasının yanına taşınmasıyla başlıyor. Ardından Ofelia’nın hayal gücünün eseri mi yoksa gerçek mi olduğu film boyunca aklı kurcalayan bir dizi fantastik olay yaşanmaya başlıyor. Elbette, bu fantastik olayların yanı sıra, bir yandan da İç Savaş’ın etkilerinin sürmesi sebebiyle yaşanan tansiyon ve karanlık olaylar da işleniyor. 

Filmle ilgili incelenebilecek birçok nokta var ve bunların hepsinden kısa bir yazıda bahsetmek mümkün değil. Fakat akla ilk gelebilecek birkaç noktadan bahsetmek, tabiri caizse, boynumuz borcu sayılır.

Okumaya başlamadan önce uyarmış bulunayım, yazıda bolca “spoiler” var!

OFELIA

Ofelia, ismiyle Shakespeare’in ünlü eseri Hamlet oyununda bir karakter ve Hamlet’in sevgilisi olan Ophelia’ya bir atıf taşıyor. Elbette, bu öylesine yapılmış bir şey değil. Shakespeare’in Ophelia’sı, babasının, sevdiği adam tarafından öldürülmesinin ardından aklını yitirerek genç yaşında kendisini öldürüyor. Del Toro’nun Ofelia’sı, isminin lanetini sürdürerek aynı şekilde genç yaşta ölüyor. Tam olarak delirmiyor kendisi ancak kimisinin hayal gözüyle bakabileceği fantastik dünyasında huzuru, özgürlüğü ve mutluluğu ararken “gerçek” dünyadan kopuyor; hem mecazi hem de gerçek anlamda.

Dahası, “Ofelia” veya “Ophelia” isminin kelime anlamı “yardım, yardımcıdır”. Shakespeare’in Ophelia’sı Hamlet için bir yardım olarak görülürken bir anda hayatı kara bulutlar altında kalarak kendini kaybetmiştir. Del Toro’nun Ofelia’sı ise yardımı kendisi ve çok sevdiği annesi ve kardeşi için arar. Yardımcı olma görevini yapabileceği en iyi şekliyle üstlenmeye çalışır.

Ofelia’nın peşine düştüğü kişiliği olan Prenses Moanna ise onun sonsuzluğu ve özgürlüğünü arayışını simgeler çünkü “Moanna” “okyanus, deniz” anlamlarına gelir ve bunlar literatürde birçok kez özgürlüğü, sonsuzluğu ve hatta ölümü simgelemek üzere kullanılmışlardır.

İTAATSİZLİK

Ofelia, film boyunca birçok kez farklı durumlarda itaatsizlik göstermiştir ve bunların bedellerini ödese bile itaatsizlikten vazgeçmemiştir. Bu açıdan bakıldığında Ofelia’nın tıpkı Mercedes ve Doktor’un yardım ettiği asiler gibi olduğunu söylemek mümkündür.

Bu özgür ruhlu kız çocuğunun sorununun, iki dünya arasında kalarak kimi zamanlarda baskıcı ve zorba otorite figürleri tarafından itaatsizlik etmeye zorlanmış olması olduğu söylenebilir. Ki bu, birçok asinin, isyanları için sundukları bir sebeptir. Ofelia, ilk kez itaatsiz davrandığında, ağaç kovuğunda yaşayan kurbağaya sihirli taşları yedirebilmek için çamur içinde kalmıştı ve misafirlerin karşısına bu şekilde çıkamadığı için cezalandırılmıştı. İkinci kez itaatsiz davrandığındaysa “The Pale Man” isimli yaratığın sofrasında yapmaması gerektiği halde yiyecek yemiştir. Bu iki durumdada, Ofelia itaatsiz davranmak zorunda kalmıştır çünkü ilk durumda Pan tarafından bir nevi buna zorlanmı, ikinci durumdaysa üvey babası Vidal’in verdiği ceza yüzünden yaşadığı uzun süreli açlık onu etkisi altına almıştır. Ofelia'nın itaatsiz tavırları, asilerin bakış açısını bize yansıtmayı amaçlamıştır.

HAYAL Mİ GERÇEK Mİ?

Filmle ilgili birçok insanın kafasını kurcalayan bir konu yaşanan fantastik olayların gerçek olup olmadığıdır. Del Toro, buna cevabını vermiş ve olayların gerçek olduğuna işaret edecek ufak ipuçlarını filme yerleştirdiğini kabul etmiştir (Snider, 2016). Yine de herkesin bu konuyla ilgili kendi çıkarımlarını yapmada özgür olduğunu da belirtmeyi ihmal etmemiştir. 

Kendisi filmde yaşananların gerçek olduğuna dair yerleştirdiği ipuçlarından birisinin Ofelia’nın Vidal’ın masasında bıraktığı tebeşirin masada kalması ve yok olmaması olduğunu söylüyor. Şahsi çıkarımım olarak ise Ofelia’nın banyoda kitabına bakarken kitabın sayfalarının annesinin çığlıklarından hemen önce kan kırmızısına dönüşmesini sunmak isterim. Yaşananlar ve kitap birer hayal ürünü olsalardı bu Ofelia'nın biraz sonra yaşanacakları tahmin ettiği anlamına gelirdi. Eğer Ofelia kendisi bir kahin değilse kitap yakın gelecekten haber veren gerçek bir nesne olarak değerlendirilir.

ÖLÜMSÜZLÜK

Filmin barındırdığı temalardan bir diğeri ise ölümsüzlük. Yukarıda bahsedildiği üzere Ofelia temelde sonsuzluğun peşinde ve film onun bu hedefe doğru giden yolculuğunu anlatıyor. Ancak filmde sonsuzluğu arayan tek kişi Ofelia değil. Ofelia’nın üvey babası Vidal da farklı bir şekilde de olsa ölümsüz olmak istiyor. Filmin içerisinde bize gösterilen ve Vidal’a ait olan saat onun hem düzene ve disipline verdiği önemi hem de hatıra ve miras yoluyla ölümsüz olma arzusunu sembolize ediyor. Vidal’ın babası savaş meydanında ölmeden hemen önce saatini, oğlu tam ölüm saatini bilsin diye kırıyor ve Vidal babasının hatırasını yanında taşıyarak onu gerçek bir kahraman gibi ölümsüzleştiriyor. Kendisinin hedefi ise kendi oğluna aynı şekilde hatırasını ve şanını bırakarak ölümsüz olmak. Ancak bu arzusu gerçekleşmiyor ve o bunu bilerek ölüyor. 

Ölümünden hemen önce oğlunun ölüm saatini bilmesini istediğini söylüyor ancak Mercedes çocuğun onun adını bile bilmeyeceğini söyleyerek aile miraslarının aktarılmaya devam etmeyeceğini ve Vidal’ın o noktada kurşunla sonsuza dek yok olacağını belirtmiş oluyor. Bunun aksine Ofelia ise peşinde olduğu sonsuzluğa ulaşarak huzura eriyor. Kesinlikle peri masallarına yaraşır tatmin edici bir son!

Özetle Pan’ın Labirenti içerisinde bahsettikçe uzayacak ve detaylanacak birçok sembol ve atıf barındırıyor ve Guillermo del Toro bunları çok zekice ve yaratıcı bir şekilce bizlere sunuyor. Film, temel olarak ölümsüzlük, özgürlük ve otorite konularını masalsı bir şekilde irdeleyerek seyircisini büyülemeyi başarıyor. Ofelia’nın isminden kişiliğine, itaatsiz tavırlarından hazin sonuna, filmde kullanılan tebeşirden cep saatine kadar her şey bir anlam taşıyor ve bunlar filmin genelinde tekrar bir bütün oluşturarak Ofelia’nın özgürlük ve mutluluk arayışına katkıda bulunuyor. Bunun yanı sıra filmin karanlık havası bu temaları derinlerde bir yerde iliklerimize kadar hissetmemizi sağlıyor.