Teknolojik Aşk

Büyüklerimizden hep duymuşuzdur; bizim zamanımızda aşk, sevgi daha kıymetliydi, şimdi hiçbirinin değeri kalmadı, eskiden emek vardı; Leyla ile Mecnun, Aslı ile Kerem vardı, diye. Teknolojinin daha çok erişilebilir olması ile birlikte teknolojinin hayatımıza, duygularımıza ve dolayısıyla da ilişkilerimize etkileri büyük oldu. Evet, eskideki gibi değil şimdiki aşklar, belki de daha az değerli. Peki ya nasıl, nasıl oldu da bu noktaya geldi, hani sevgi emek isterdi?

Eski zamanın şartlarıyla bu zamanı kıyaslamak doğru değil, hele ki teknolojik gelişmelerin bu kadar hız kazandığı günümüzde. Teknolojinin hayatımızda büyük katkıları oldu, bizi birbirimize daha çok yaklaştırdı. iletişim ile birlikte artık birbirimize yaklaşmak çok daha kolay. Bir tıkla konu açıp, ilişki başlatabiliyoruz. Sosyal medyadan, internetten çok vakit harcamadan, çabalamadan, emek etmeden, hemen bir tıkla istediğimiz kişiler hakkında bilgi topluyor, kimin bize göre olup olmadığını, kimi hayatımıza alıp almayacağımıza karar veriyoruz. Birini bulmak, tanışmak, flörtleşmek, buluşmak, ilişki kurmak ve ilerletmek bu kadar hızlıyken ayırlamak, hayatımızdan çekip çıkarmak da bu kadar hızlı oluyor.

Günümüz ve çağımız sadece teknoloji çağı değil aynı zamanda da tüketim çağı. Tüketim derken sadece gıdalardan, ürünlerden, satışlardan bahsetmiyorum; aynı zamanda ilişkilerden, insanlardan, duygulardan da bahsetmek lazım. Birini hayatımıza ışık hızında aldığımız gibi ışık hızında da çıkartabiliyoruz. İlişkilerin, aşkın eskisi kadar bir değeri kalmadı. Hemen, hiç düşünmeden, bir tıkla silebileceğimiz gibi sosyal medyadan birden fazla, renkli, farklı hesaplar, siteler de açıp sadece gönül eğlendirebiliyoruz da. Hayatımıza hiç almadan, sadece birkaç bilgi ile başkalarının duygularıyla oynayıp, eğlencesine, öylesine ilişkiler de kuruyor, fark etmeden ya da bilinçli olark başkalarının duygularıyla oynuyor, hayatlarını etkiliyoruz.

Böylelikle de asıl etkilenen şeyler sadece ilişklerimiz, duygularımız olmuyor. Teknolojinin asıl etkilediği şey ruhumuz. Bu hızlı ilişkiler aracılığıyla insanı insan yapan duyguları, özellikle sevgi duygusunu, kullanarak, insanlığa, insan olabilmeye, zararlar veriyor, hatta yok ediyoruz. Teknoloji ile birlikte gelen ilişkiler, ulaşılabilirlik, "Teknolojik aşk", bizi yavaş yavaş yok ediyor, ruhsuzlaştırıyor, tıpkı teknoloji gibi bizi de makineleştiriyor.

Biraz nefes alıp, geri bir adım atıp, özümüze dönmeli, biraz durup düşünmeli, kalbimizi dinlemeli, hissetmeliyiz. Leyla ile Mecnun'u, Aslı ile Kerem'i hatırlamalı, ilişkilere biraz daha zaman ayırmalı, emek etmeli, biraz daha değer vermeliyiz.