The Fall

Beklenmedik dostluk.

Klip, reklam, film yönetmeni, senarist ve yapımcı Tarsem Singh Dhandwar, Yo Ho Ho filmini uyarlamıştır. 1981 yapımı Bulgar filmindeki hikaye kabaca takip edilse de senaryoda değişiklikler yapılmış, daha canlı bir akış sağlanmıştır.

Tarsem, The Fall'da reklamlardan elde ettiği gelirleri kullanmış, filmi çekmekte acele etmemiş, mekan keşfi yapmak için uzun zaman harcamış ve bu çok güzel görünümü elde etmiş. Film çekimi çoğunluğu Hindistan'da geçmekle birlikte toplam yirmi dört ülkede gerçekleştirilmiş.

Çekimlerin dört yılda tamamlanmış olması da başka bir ayrıntı. Gerçek mekanlarda -bir iki yer hariç- özel efekt kullanmadığını vurgulayan Tarsem, mavi boyalı evlerin olduğu sahnenin daha canlı gözükmesi için yerel halka boya dahi temin etmekten kaçınmamış.

Alexandria karakterini canlandıracak kişi, bir oyuncu değil, mekan keşfi yaptığı zaman karşılaştığı Roman bir çocuk tarafından canlandırılsın istemiş. Tarsem, kızın İngilizcesinin tam olmamasının da çok işine yaradığını belirtmiş. Çekim aşamasının uzunluğu kızın büyümüş olmasından daha iyi anlaşılıyor.

Film aynı zamanda izleyicinin fikrini de aktarıyor. Bir sahnede hikaye anlatıcısının hikayede herkesi öldürüyor olmasına karşılık Alexandria; bunu neden yaptığını soruyor. Başkahraman Roy ise, bunun onun hikayesi olduğunu iddia etmesi üzerine küçük kız, aynı zamanda hayaliyle canlandırdığı için artık kendisinin de olduğunu söylüyor. Tıpkı bir filmin, onu çeken kadar çekildikten sonra hissi ve yorumuyla katkıda bulunan izleyicinin de olduğu gibi...

Film hikaye anlatıcısı Roy ve Alexandria'nın hayalinden oluşa bir evrende geçmektedir. Kızın animasyon görünümünde olan bir hayalinden dolayı Tarsem çokça eleştiri almıştır. Buradan Roy'un oralarda olmadığını, küçük kızın çocuk dünyasında olduğumuzu rahatlıkla anlayabiliyoruz aslında.

Adından da anlaşılacağu üzere filmde çokça düşüş sahneleri kullanılmıştır. Film 1915'lerde bir kaza sahnesiyle açılıp hastaneye çekiliyor. O kaza sahnesinde yaralanan dublör Roy felç olmuştur. Aynı hastanede yatmakta olan kolu kırık Alexandria ile yolları kesişir. Depresyonda ve karanlıklar içinde olan Roy acı çekmekte ve ölmek istemektedir. İlaç alabilmek umuduyla küçük kızı yanına çekip onu bir hikaye ile manipüle etmeyi amaçlar.

İstediği şeyi bir kağıda yazar ve okutur. M-O-R-F-I-N-E kelimesinin sonundaki E'yi 3 olarak anlayan kız, ona üç tane hap getirir. Hikaye böyle olmamasına rağmen Tarsem kızın yanlış anlamasını filme aktarmayı tercih etmiştir.

Kıyafetler, seçilen yerler, karakterler, filmin akışı, Tarsem'in klip ve reklam deneyimi filme çok güzel aktarılmış. Hastanede perde arkasında çekilen sahnelerde ise perdelerde açılan deliklerden çekim yapılmış.

Kısa bir Dünya turu yaptıran filmde görsel bir şölen bizleri bekliyor. Son olarak film, festivallerde zorla yer buluyor olsa da haklarının alınmasıyla birlikte yayılmış ve geç de olsa hak ettiği ününe kavuşmuştur.