Ağaç Kesmeden Kâğıt Üretmek Mümkün Mü ?
İnsanoğlu olarak dünyadaki nimetleri sömürmek ve kullanmakta ne kadar iyi ve hevesliysek, yerine koyma konusunda da o kadar kötüyüz.
Milyarlarca insan her yıl milyonlarca ton kağıt ve karton ürünü tüketiyor. Her ne kadar teknoloji gelişse ve sanallaşma artsa da kullandığımız kâğıt miktarı asla azalmıyor, hatta aksine her geçen yıl artış gösteriyor. Aklınıza gelen tüm kağıt ve karton türevi ürünler için hammadde olarak ise ağaç kullanılıyor. Her gün ortalama 27 bin ağaç sadece tuvalet kağıdı tüketimimiz için kesiliyor. Pandemi döneminin başlarında da marketlerde en önemli sorun tuvalet kağıdı stoğuydu. Peki, ağaçtan toplandığı sanılırcasına kullanılan bu kağıtların aslında ağaçların kendisi olduğunu unutuyor olabilir miyiz? Nitekim, ihtiyacımızdan daha fazla tuvalet kağıdı stoğu yapmak, marketlerdeki açığı kapatmak için her gün daha çok üretim yapılması, dolayısıyla da daha çok yeşil alanın yok olması anlamına geliyor.
Türkiye genelinde kağıt-karton tüketimi yıllık yaklaşık 6 milyon ton. Her yıl kağıt, karton ve yaşamsal ihtiyaçlarımız için kişi başı ortalama 7 adet ağaç tüketiyoruz. Dünyadaki insan sayısını düşünürsek, bu çok vahim bir tablo aslında. Çevre ve Orman Bakanlığı verilerine göre boş yere yapılan yazışmalar olmasa 2 milyon ağaç kurtarılabilir. İş sadece ağaçların kesilmesiyle de bitmiyor, üretilen her bir ton kâğıt için 60 metreküp su harcarken 10-50 metreküp de atık su açığa çıkarıyoruz. Bu atık sular içerdikleri yüksek oranda kirleticiler nedeniyle toprak ve canlı hayatı için büyük tehdit oluşturuyor.
İşte bu verilere bakarak ve "Ağaç kesmeden kâğıt üretmek mümkün mü?" sorusundan yola çıkarak, hızla artan tüketim sektörünün dünyaya vereceği zararı azaltmak için daha fazla çevre dostu olabilecek kâğıt üretim yollarının çalışmaları hızla artmaya başladı. Avustralyalı girişimciler Kevin Garcia ve Jon Tse, bu kirliliğe ve tüketime son vermeye kararlıydı. “Çevresel sorumluluk bilinciyle daha uyumlu olarak kağıdın üretimini yeniden tasarlarsak” mottosuyla yola çıkan iki girişimci, taştan kağıt yapmayı başardılar. Temmuz 2017’de Karst Stone Paper şirketini kurdular. Şirket kereste, su veya sert kimyasallar kullanmadan, hammadde olarak ise şantiyelerden ve diğer endüstriyel dökümlerden çıkarılan taş atıklarını kullanarak kağıt üretmekte. Böylelikle, hem ağaç kesilmesine gerek kalmıyor hem de taştan kâğıt üretiminde keresteye göre %67 daha az karbon emisyonu yapılıyor. “Kağıdın geleneksel olarak yapılışının, yüksek karbon emisyonu ve akabinde ormansızlaşmaya neden olduğunu görebilirsiniz” diyen genç girişimciler, kurdukları şirket Karst ile sürdürülebilir kağıt ürünleri üreterek ormansızlaşma oranını azaltmayı hedeflediklerini belirtti. 2019 yılı verilerine bakılırsa, Karst’ın kağıt üretiminde 540 büyük kereste ağacının kesilmesini, 83.100 litre suyun kullanılmasını ve 25.500 kilogram karbondioksitin salınmasını önlediği tahmin ediliyor.
Sonuç olarak, sürekli artan nüfus tüketimin de artmasına neden oluyor. Kaynakları tüketirken uzun vadeli düşünmek sürdürülebilirlik açısından oldukça önemli. Bilinçli tüketimle en az zarar ve en yüksek faydayı sağlayabiliriz ama eğer tüketilen ürünlerin yerine yenisini aynı oranda koyamazsak bu, gelecek nesiller adına bencillik yapmaktan başka bir şey olmaz. Örneğin tuvalet kağıdı, üç saniyeden az zamanda kullanıp attığımız bir ürün ama bu ürünün ağaçtan imal edilmesinin ekolojik sonuçları çok büyük. Dolayısıyla bir dahaki sefere kağıttan ürünler kullanırken aslında bunun nelere yol açılabileceğini unutmamakta fayda var.