Günümüzün Popüler Zehri: Güzellik Algısı

Gerçekten hassas bir konu olan güzellik algısını sizler için kaleme aldım. Keyifli okumalar dilerim.

Güzel nedir? Güzeli güzel yapan nedir?

Güzel kelimesi bildiğiniz üzere bir sıfattır. Kendi etrafımızdaki her şeye bize has iyi bir bakış açısı kazandırmasına güzel diyebiliriz. Ancak güzel kelimesinin anlamı ve güzellik algısı geçmişten günümüze o kadar nesnelleştirilmiştir ki bir noktadan sonra kendi güzel öznel düşüncelerimiz bile bize artık güzel gelmemeye başlar. En nihayetinde güzellik algısı din, dil, ırk fark etmeksizin değdiği her toplum ve yaşadığı her dönemde izlerini göstermekte ve bu evrimine hız kesmeden devam etmektedir.

Bir çoğumuz bu güzellik algılarının gelişen medyanın bir getirisi olduğunu düşünse de güzellik algısı tarih boyunca belirli kalıplara tabi tutulmuştur. Antik dönemlerden günümüze kadar değişim gösteren güzellik algısı önümüze ilk olarak tanrı tasviri ile çıkıyor. Tanrı gibi kutsal, eşsiz, zarif bir varlık gibi tasvir edilirken zamanla ideal kadın figürü kendini etine dolgun bir yapıya bırakıyor. Aradaki farkı görebiliyor musunuz? Güzel kelimesinin anlamı kendi manevi anlamını kaybedip daha çok fiziksel görünüş olarak beliriyor. Dolgun hatlar, keskin ve seksi yüz, bembeyaz ve pürüzsüz bir ten, renkli badem gözler gibi bir çok göstergeler güzelliği temsil etmektedir. Bu tip dayatılmaların en büyük nedeni başlıca sosyal medya olduğunu biliyoruz. Zira hayatımızın büyük bir parçasını oluşturmaktadır. Günümüz insanlarının tekdüzeleştiği inkar edilemez bir gerçek. Yeni trendler, akımlar derken yeniden oluşan güzellik standartlarıyla birlikte insanlar her koşulda her akıma ayak uydurmaya çalışıyorlar.

Çoğu zaman güzellik denildiğinde ilk olarak kadınların düşünülmesi oldukça yaygın olsa da özellikle Antik Yunan döneminde gözler erkeklere çevriliyordu. Keskin yüz ve kıvrımlı bir vücudun getirisi çok yüksek olabiliyordu. Halen günümüzde devam eden bu güzellik furyası toplumun her cinsiyetini etkilemektedir. Küçük yaşta başlayan sosyal medya kullanımının yaygınlaşması ile birlikte güzellik algısının bir çok olumsuz durumlara yol açtığını da unutmamak gerekir. Kendini yetersiz hissetme, zorbalık, depresyon, tehlikeli diyetler ve hatta kişinin kendine zarar verebileceği birçok benzer durumlara ulaşması çok kolay.

Sosyal medya bazen gerçeği yansıtamayabiliyor ama bunun bizi yetersiz hissettirmesine izin vermemeliyiz. Toplumun üzerimize atfettiği bu algıyı aşmak zor olsa da imkansız olmadığını belirtmek isterim. Aynada gördüğümüz beden önce bizi mutlu etmeli, bir başkasını değil. Ayrıca, önemli olan ruh güzelliğimiz ve ona nasıl iyi davrandığımızdır. Kendimizle barışık olmak, bu algının ortadan kaldırılması için birinci öncelik olarak görmeliyiz. Dışarıdan bir gözün sizin hayatınızdaki yerini düşünün, ne kadar umurunuzda olsun ki? Biz hep güzeldik ve öyle de olacağız. Mutlu ve esen kalın.