İklimin Tarım Alanlarına Etkisi: Zirai Don
Zirai don toplumun ortak bütçesine zarar verir. Bu zararlar neler?
Tam cemreler düştü, çiçekler açtı, güneş altın gibi parlıyor ve içimizi ısıtıyor, soğuk ve gri günlerin ardından baharın renkleri ruhumuza neşe vermeye başladı derken üstüne kendimizi tiril tiril kıyafetlerimize ve çeşit çeşit yaz meyvelerine hazırlamışken kış aylarında uğramayan kar ve buz kestiren soğuk hava bir gecede 'merhaba ben geldim' dedi.
Bazıları sevindi, özellikle çocuklar doya doya mevsiminde göremediği karın keyfini çıkardı bazılarının ise dengesi bozuldu, psikolojik olarak kötü hissetti, sinirlendi ve gerildi.
Düşünün biz insanlar bile ani hava değişimlerine uyum sağlamakta zorlanıyoruz. Onca meyve, sebze, çiçek ne yapsın?
Bitkilerin en savunmasız olduğu dönemler genellikle ilkbahar başı ve sonbahar sonudur çünkü çiçeklenme, meyve verme ve filizlenme aşamalarıdır. Zirai don ise hava sıcaklığının 0°C'nin altına düştüğü ve bu düşüşün tarım ürünlerinde zarar yarattığı durumlarda görülür.
İklim krizinin yarattığı ani hava değişimleri ise mevsim geçişlerinde zirai don riskini maalesef geldiğimiz şartlarda kaçınılmaz kılıyor. Peki, yaşadığımız zirai donun etkileri ne olacak?
Çiftçiler Üzerindeki Etkileri
Don olayları fidelerin, çiçeklerin, meyve tomurcuklarının zarar görmesine neden olur. Tomurcular ani donla sert bir tokat yemiş olur. Bu da sezonluk tüm emeğin boşa gitmesi anlamına gelir. Çiftçiler toprağa toprağa bir umut eker ancak büyüp geçimi olacağını sandığı fidanları bir sabah hiç olur. Aylarca alın teriyle beslediği, büyüttüğü emekleri... Ürünler tarlada zarar gördüğü için çiftçi gelir elde edemez, geliri bırakın tüm yatırımı o toprakta tuzla buz olduğu için borçlarını ödeyemez, ertesi yıl içinse üretim planlayamaz. Tüm üretim havuzu nasıl etkilendi görüyor musunuz? Üstüne hava olaylarını öngöremeyen ve maddi kriz içindeki çiftçiler güvensizlik içinde sıkışır. Bu da bazı üreticilerin tarımdan tamamen çekilmesine yol açabilir. Tarımdan geçinenlerin zarar görmesi, kırsaldan kente göçü tetikleyebilir. İklim göçü ise farklı bir başlık isteyenler üstüne tıklayıp konu üzerine yazımı görüntüleyebilir.
Fiyatlara ve Halka Etkisi
Özellikle don olayının etkilediği meyve, sebze gibi hassas ürünlerde arz azalır. Talep sabit kalırken ürün miktarı azaldığı için de fiyatlar artar. Yerli üretim yeterli olmayınca ithalat devreye girer; bu da dövizle alım yapıldığı için enflasyonu artırabilir. Birbirini tetikleyen büyük bir üretim-tüketim-ekonomi ağı.
Özellikle açlık ve yoksulluk sınırında yaşayan vatandaşlar için meyve-sebze almak oldukça zorlaşabilir. Taze ve uygun fiyatlı ürünler kısıtlı olunca vatandaş uygun ama sağlıksız alternatiflre yönelme mecburiyetine girebilir ki bu da halkın beslenme kalitesini düşürmüş olur.
Devlete Etkileri
Destek talepleri artar. Çiftçiler devletten zarar desteği ve sigorta ödemesi talep eder. Zirai don gibi afetler Tarım Sigortaları Havuzu’nu (TARSİM) daha önemli hale getirir, devlet yardımları büyür. İklim uyum politikaları erkenden devreye girmek zorunda kalır. Devletin erken uyarı sistemleri, dayanıklı tohum desteği ve tarımsal eğitim politikalarını geliştirmesi gerekir. Bu sanırım tek olumlu etki olabilir. Yalnızca zarar telafi etmekle kalmamalı, önleyici politikalar hayata geçirilmeli. En etkili yöntemlerden biri de erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesi olur.
Bahar elbet gelecek, peki biz iklimin acımasız uyarıları karşısında doğanın sesini duymayı, toprağın isteklerini anlamayı ne zaman öğreneceğiz? Kaç bahar, kaç kış, kaç zarar, kaç felaket sonra dünya uyanacak?