KİŞİNİN İÇİNDEKİ ÜÇ PARÇA: İD, EGO, SÜPEREGO
İçinizde size yön gösteren 3 farklı yanınızın olduğunu biliyor muydunuz? İd, Ego ve Süperego denildiği zaman aklınıza neler geliyor?
Bugün yazımda sizlere yön gösteren ve benliğinizin içinde oluşan 3 temel kavramı anlattım, keyifli okumalar :)
İd, kişinin sevdiği şeyler üzerinden oluşturduğu istekler ve aşırı ısrarcı temel enerjinin sonucunda ortaya çıkmaktadır. İnsanın temel ve en ilkel benliğidir, ana kaynağı ise cinsellik, açlık gibi ihtiyaçların en bencil şekilde doyurulmasıdır.
Ego ise kişinin bu en bencil ve ilkel şekilde olan isteklerini gerçeklikle karşılaya kısımdır. Savunma mekanızmaları ile kişinin içindeki ilkel istekleri dengeler ve kişisel güvenliği sağlayarak belli isteklerine izin verip, bazı isteklerini engeller. Kişinin id ile süper ego arasındaki dengeleyici unsurdur.
Süperego, baba figürünün ve kültürel adetlerin içselleştirilmiş bir sembolüdür. "İd"in ihtiyaç ve talepleriyle çatışma halindedir. "İd"ye karşı saldırgandır. Tabuları ayakta tutar. Oidipus kompleksinin çözümü için baba figürünün içselleştirilmesidir.
Süperego ise egonun bir parçası, toplumsallaşma ve değerlere göre evrimleşerek oluşmuş parçasıdır. Üstbenlik olarak da bilinen süperego, kişinin toplum içindeki kurallara uyması ve ayıp, günah vb. değer yargılarını benimsediği yanıdır, yani süperego kişinin kendi egosunun üzerinde olan biraz da dışarıdan gelen bir etkidir.
1930'larda Sigmund Freud insan bilincinin oluşum süreçlerini inceleyerek çok önemli toplumsal ve ruhbilimsel araştırmalara imza attı. Toplumsal gelişim teorisi ekseninde insanı ele alarak, bilinci id, ego ve süperego olarak ayırdığı üç ruhsal kategoriyi ortaya çıkarttı. Birinci Dünya Savaşı'nın beraberinde getirdiği yıkım ve binlerce insanın yaşamını kaybetmesi sonucu vicdan olgusunu sorgulamaya giden Freud, üç ruhsal kategori ile karar ve yargı sistemini çözmeye çalışmıştır.
"İd", kişinin içindeki en doyumsuz taraftır. Sadece ihtiyaçlara yönelik, eleştiri almayan, güdüsel ve durduralamayan yanımız id olarak tanımlanmıştır ve id yönü ağır basan birey vicdan olgusundan yoksun kişi olarak tanımlanmıştır. Bu tanıma verilebilecek en iyi örnek ise, cinselik, saldırganlık, açlık, kin vb durumlardır. Kişi bilincinin orta aşaması olarak da, Benlik (Ego) ortaya çıkmaktadır ve çevre ile id arasında bir denge unsuru oluşturmaktadır. Ego, çevrede veya doğada bulunan maddelerin uygunluğunu tarafsız bir zeminde kontrol ederek uygun olup olmadığını belirler. Kontrol mekanızması olduğu gibi eleştiri yapan ve güdüleri durdurma işleviyle de yine ego ilgilenir.
Örneğin, karnımızın çok aç olduğu bir zamanda id hemen o anda bir şeyler bulup yemeyi amaçlarken, ego bunun için uygun bir zaman olup olmadığını sorgulayarak, hatırlatır ve bizi dizginler.
Üst benlik yani süperego ise kural ve değerler çerçevesinde kişiye yön veren taraftır ve bu bölüme vicdan da denilebilir. Süper ego daha çok toplumsal kurallara, emir ve yasaklara göre yön belirler ve kişiyi buna göre yönlendirir.
Kişinin hayatını daha kolay yaşayabilmesi ve toplum içinde daha rahat olabilmek adına insan psikolojisindeki bu üç maddeyi iyi bilmek ve tanımak gerekiyor. Bireyin o anda istediği şeyi hangi taraf belirliyor ve onu tetikliyor bunu iyi bilmek gerekiyor diye düşünüyorum. Sizler ne düşünüyorsunuz bu konuda? Sizi hangi tarafınız yönetiyor? Yorumlarda buluşalım :)