Olimpiyatlarda Atıcılık Ve Türk John Wick

Olimpiyatlarda Atıcılık sporları nelerdir? Türkiye'nin John Wick'i ve olimpiyatların ev havalı adamı Yusuf Dikeç kim?

Bu yaz ciddi bir Olimpiyat dalgası önümüzde geçti geçiyor. 2024 Paris Olimpiyatlarında Tabanca kategorisinde Türkiye'den Yusuf Dikeç damgasını vurdu. Bu yıl Euro 2024, Olimpiyatlar derken Türk milleti olarak spora ve sporcuya ilgimiz arttı. Evde ''Türkiye'' diye bağırmaktan boğazlarımız şişti artık! Bu yazımızda karizması ile dünya gündemine damga vurmamızı sağlayan Yusuf Dikeç'in de spor dalı olan atıcılık sporlarını inceleyeceğiz!

Öncelikle bilmekte fayda vardır ki atıcılık geniş bir alan, tüfekten tabancaya kadar bütün spor dalları atıcılık sporları altında birleşir. Terimsel anlamı ''kimi ateşli silahları kullanarak yapılan spor'' olarak geçer. Atıcılık, kelime anlamı olarak ''iyi atış yapabilme yeteneği, atıcı olma durumu'' karşılık gelir. Atıcı yapan insan atıcılık da sporun adıdır.

Atıcılık sporunun birçok alt dalı vardır. Bunlardan kısa kısa bahsedelim:

Tabanca (Pistol)

10 Metre Havalı Tabanca: Hem erkekler hem de kadınlar için yarışmalar düzenlenir. Sporcular, 10 metre uzaklıktan hedefe atış yaparlar.

25 Metre Tabanca: Sadece kadınlar için düzenlenir. Sporcular, kısıtlı bir sürede 25 metreden atış yaparlar.

25 Metre Rapid Fire Tabanca: Yalnızca erkekler için düzenlenen bir disiplindir. Atletler hızla hedefe atış yaparlar.


Tüfek (Rifle)

10 Metre Havalı Tüfek: 10 metre havalı tabanca kategorisinin aynı kurallarla ama tüfekle yarışılan versiyonudur.

50 Metre Tüfek: Sporcular yatarak, diz çökerek ve ayakta 50 metreden atış yaparlar. Kadınlar ve erkekler için ayrı olarak düzenlenir.


Trap ve Skeet (Pompalı Tüfek)

Trap: Sporcular, tek bir yönden fırlatılan kil hedeflere atış yaparlar.

Skeet: Trap'tan tek farklı hedeflerin farklı yönlerden fırlatılıyor olmasıdır.

Bu kategorilerden ayrı olarak karışık(mix) kategoriler de bulunur.

Bunlar:

10 Metre Havalı Tabanca Karışık

10 Metre Havalı Tüfek Karışık

Trap Karışık

Takımları şeklinde bu yıl da Olimpiyatlarda düzenleniyor. Artık aşağı yukarı kategorileri ve kuralları öğrendiysek dönelim değinmemiz gereken son konumuza ''Turkish Jon Wick'' yani ''Yusuf Dikeç''.

Yusuf Dikeç ne kadar bundan on yıl önce de aynı rahatlıkla Olimpiyatlara damga vurmuş da olsa bu yılki suikastçı rahatlığı ile bütün dünyayı kendine hayran bıraktı. Hollywood starlarından diğer atletlere kadar herkesi ikonik pozu ile etkiledi ve etkileşim yarattı. Son günlerde bütün dünya medyasında Türkiye'nin John Wick'i olarak geçiyor.

Yaklaşık 20 yıldan fazladır atıcılıkla uğraşan emekli jandarma astsubayı Yusud Dikeç'i üne götüren gümüş madalyası değil, rahatlığı ve karizması. Türkiye'yi de, bulunduğu atıcılık kategorisini de gündeme sokan 51 yaşındaki kedisever ağabeyimizin rakipleri bilim kurgu filmlerindeki ekipmanlarla yarışmaya gelip vaktini yavaş yavaş kullanırken, onun James bond gibi eli cebinde atışını hızlıca yapıp zengin kalkışı yapması oldu.

Bu ikonik olaydan da tekrar hatırladık ki birinci olmak şart değil ve bir daha tarih ikincileri yazmaz derse pek inanmayız! İstisnalar fark yaratıyor, Yusuf Dikeç çok istisnai bir performans gösterip Olimpiyatların en karizmatik performansını gösterdi.

Fark yaratmayı unutmayın!