Sanatın Kripto Hali: NFT

Yaşadığımız çağda her şeyin dijitalleşmesi sanatın dijitalleşmesini de beraberinde getirdi.

Yaşadığımız çağda her şeyin dijitalleşmesi, yapay zekanın geliştirilmesi, kripto paraların yeni gözde olması ve bunun gibi gelişimler sanatın dijitalleşmesini de beraberinde getirdi.

Dijital dünyanın sunduğu yenilikler her geçen gün artıyor. Son yılların yükselen trendi ise NFT. Blok zinciri ve kripto paralar artık hayatımızın bir parçası olmuşken NFT de bu ekibe dahil oldu. Kripto paralarla benzer özelliğe sahip olan NFT'nin farkı ise benzersiz olması. Örneğin her Bitcoin aynı değerde iken her NFT farklı bir değere sahip.

İngilizce adıyla non-fungible token, Türkçe adıyla Nitelikli Fikri Tapu, kısacası NFT; dijital bir varlığın benzersiz olduğunu ve bu nedenle birbirinin yerine geçemeyen, blok zinciri adı verilen bir dijital defterde depolanan veri birimi. Fotoğraf, video, gif, ses, hatta atılmış bir tweet gibi dijital verilerle ilişkilendirilebilir ve yeniden üretilebilirler. Bu teknoloji, dijital varlıkların orijinalliğini ve eşsiz olduğunu göstermek için kullanılıyor. Sanatçılar; eserlerini NFT olarak saklayabiliyor, satabiliyor ve takibini yapabiliyor. Üzerinde değiştirmeler yapılsa, kopyalansa bile takibinin kolayca sağlanabilmesi sayesinde üreticisine erişilebiliyor. Telif hakkı problemini önemli ölçüde çözdüğü için bu teknoloji sanatçılar tarafından daha çok sahipleniliyor.

2020 yılında NFT kullanımına olan ilginin artmış olmasının yanında artık sanat, müzik, spor ve diğer popüler eğlencelerdeki dijital varlıkları metalaştırmak için de kullanılıyor. Çoğu NFT, Ethereum blok zincirinin bir parçası ama diğer blok zincirleri kendi NFT sürümlerini uygulayabilirler. Bitcoin gibi kripto para birimlerinin aksine, karşılıklı olarak birbirinin yerine geçemez, yani değiştirilebilir değil. Bunun sebebi de tabii ki her birinin eşsiz birer parça olması.

Telif hakkı sorununu büyük ölçüde çözen ve kripto paralar bu kadar revaçtayken ticareti kolayca yapılabilen NFT, sanatçıların da yönelmesiyle yeni bir sanat alanını ortaya çıkarıyor. Beeple olarak da bilinen sanatçı Mike Winkelmann'ın "Everydays - The First 5000 Days" adlı dijital sanat eseri 2021'de 69,3 milyon ABD dolarına satılması bu alanı daha da cezbedici kılıyor.

Fakat bu yeni sanat alanının da bir problemi var. Özellikle son zamanlarda yoğun ilgi gören NFT'nin piyasa değerinin 2020 yılında 250 milyon doları aşması çevresel eleştirilerin de artmasına sebep oldu ve küresel ısınmayı artıran, yüksek enerji girdileri gerektiren bu blok zincirlerini sürdürmek için gereken enerjinin ürettiği karbon emisyonları, NFT pazarında karbon ayak izlerini yeniden düşünmeye zorladı. Gelecek yıllarda bu sorunun da çözüleceğini umut ederek yeni gelişmeleri dört gözle bekliyor olacağız.