Sevgi Neydi ?

Sevgi insanın kendine verebileceği en güzel besindir kendini sevmeyi unutma.

Merhabalar, sevgi sizin için neydi? bu sorunun cevabını çok uzun zamandır düşünüyorum. sanırım kendimi tanımaya başladığım dönemden beri. Küçükken birinin beni sevmesi ya da onaylaması en önem verdiğim konu oldu. Daha ilk okula giderken bile sınıf arkadaşlarım beni "sev"sin diye yaptıkları bütün zorbalıklara katlanırdım. Şöyle bir anım var: ilk okulumun bahçesindeyiz yanımda iki kız arkadaşım var, yağmur yağıyor, onlar ellerinde şemsiye ile dolaşırken, ben bahçede onlara yağmurun altında ıslanırken beni neden sevmiyorsunuz? diye soruyorum. Dediğim gibi, çocukluğumdan beri birileri beni sevsin, onaylasın, takdir etsin diye uğraşıyorum. Bence birçoğumuz bunu bilinçli olmadan yapıyoruz. Sadece sevilmek için bizlerle alay edilmesine izin veriyoruz. Peki, bunu neden yapıyoruz?

*

Henüz hayata dair hiçbir şey bilmeden çıktığımız kendini tanıma ve sevme serüveni, hayatımıza, çevremize insanların girmesiyle oldukça değişiyor. Çocukken kusur olarak görmediğimiz davranışlarımız, görünüşümüz ne yazık ki insanların acımasız eleştirileri ile artık birer kusur haline geliyor. Bu kusurları görmek için illa yeni birilerine ihtiyacımız olmuyor bazen. Bunu yapan insanlar çocukluğumuzdan beri bizlere koşulsuzca güzel olduğumuzu söyleyen insanlar olabiliyorlar . Büyüdükçe aslında o çok sevdikleri büyütmek için oldukça emek verdikler kişileri korkusuzca eleştirebiliyorlar ya da eleştirilmelerine izin vererek, o eleştirileri onaylıyorlar. Henüz hayata dair hiçbir şey bilmeyen bi çocuk olarak bu eleştileri kaldırmakta zorlanabiliyoruz. Bu, kişiden kişiye değişsede bir çoğumuzun ruhunda derin izler ve yaralar bırakabiliyor. Evet o kusuru değiştiriyoruz belki ama o kusurun ruhumuzda henüz savunmasız bir çocukken açtığı derin yarayı hep taşıyoruz.

*

Bizleri şuursuzca, hatta düşüncesizce eleştiren insanların ruhumuzda ya da bedenimizde ne derin yaralar açtıklarından haberleri olmuyor. Ne yazık ki bazen de bunu bilerek ve isteyerek yapıyorlar. Bu eleştiriler sonucunda insan, kendini sevilebilir birisi olarak görmekten çıkararak, artık sevilmeye layık olmayan biri olarak görüyor. Mesela buna bir örnek vermem gerekirse: Çocukluklarından beri kilosu ile eleştirilere maaruz kalmış kişilerin, kendilerini tanımaya başladıkları andan itibaren düzenli olarak diyet döngüleri olabilir. Ya da arkadaş ortamında kilo sohbeti açıldığında, tekrar alay konusu olmamak için çoğu zaman doğru kilolarını söylemedikleri olabilir. Bunun gibi onlarca durum sayabilirim. Bu sebeplerden dolayı insanlar, kendilerini sevmeye ve sevilmeye layık görmüyorlar; onları sevdiğini söyleyen insanları istemeden hep bir sınava tabi tutabiliyorlar. Çünkü kendilerinin bile sevmedikleri benliklerini kim bile isteye sever ki diye düşünebiliyorlar.

*

Hayat, birilerinin bizleri onaylamasını, sevmesini,takdir etmesini beklemek için çok kısa; gerçek anlamda çok kısa. o sebeple her şeyden ve herkesten önce kendimizi sevmeye, saygı duymaya, kendi kendimizi onaylamaya ihtiyacımız var. Bu söylediğimin çok zor olduğunun bilincindeyim, ben de yaşıyorum. fakat bunu yapmaya çalışmak bile bana hayatın daha yaşanabilir bir yer görünmesi için yeterli gelmeye başladı. Başlamak için aradığımız güç ve mootivasyon her zaman bizlerin içinde. Şunu asla unutmayın: Bir insanın sizin hakkınızda ki düşünceleri her zaman sizinle alakalı değildir. Siz her ne kadar ben o değilim, öyle değilim diye anlatsanız da o sizi kendi istediği gibi görür ve öyle davranır. Bu sebeple kimseye kendinizi sevdirmeye çalışmadan, sadece kendi kendinizi sevmeye çalışın. o zaman her şeyin değiştiğini fark edeceksiniz, siz kendinizi ne olarak görürseniz onu sunarsınız bu asla değişmez sevgi ile kalın, aynada ki kendinizin başını her zaman sevin ve omzundan öperek ona ben yanındayım demeyi unutmayın.