Amerikan Rüyası: Kadınlar ve Hakları
Amerika'daki kimi kadın hakları üzerine inceleme
Amerika’yı gözümüzde büyütüyor olabilir miyiz? Belki bu soruyu, bundan otuz yıl önce sormuş olsaydım, alacağım ‘hayır’ cevabı bugüne oranla bir hayli fazla olacaktı.
Ortadoğu coğrafyasından bakıldığında, Avrupa ve ona göre nispeten yeni kıta sayılan Amerika, bilhassa Amerika Birleşik Devletleri, muasır medeniyetlerin beşiği olarak görülür. Lakin her ikisinin tarihi de bu seviyeye ulaşmak için ne kadar kan, gözyaşı ve ter döküldüğünün kanıtı gibidir. Hiçbir refah bugünden yarına gerçekleşmemiştir. Bu durum, kadın bireylerin cephesinde daha kanlı bir şekilde cereyan etmiştir.
Bu içeriğimizde de sizlere, 50’li ve 60’lı yılların Amerika’sında, kadınların yapmasının yasak olduğu şeyleri aktaracağız.
1920’de anayasa değişikliği kabul edilmeden önce kadınlar, oy kullanma hakları için oldukça zorlu bir mücadele içerisindeydiler ve yasal olarak kocalarına ya da babalarına bağlıydılar. Birçok yasal kısıtlamalar, 70’li ve 80’li yıllarda giderilebilse de bazıları hala yürürlüktedir.
Banka Hesabı Açma: ‘1974 Eşit Kredi Fırsatı Yasası’na kadar kadınlar, eşlerinin ya da erkek akrabalarının izni olmadan banka hesabı açamıyorlardı.
Jüri Görevi: 1968’de Mississippi Eyaleti kadınlara jüri koltuğuna oturma hakkı tanıyan son eyalet olana değin, diğer eyaletler yavaş yavaş bu görevi yasallaştırma yoluna gitmiştir.
Hukuk: Tüm sınavları geçmiş, tüm eğitimleri tamamlamış olsalar bile kadınlar, 1971 yılına kadar müvekkillerini savunma hakkından mahrum bırakılabiliyorlardı.
Doğum Kontrol: Doğum kontrolü 1960 yılında onaylandı. Ancak bundan sonraki yıllarda bile kimi eyaletlerde doğum kontrolü yasaktı.
Doğum İzni: Bir işe sahip olmak kadınlar için ayrıcalık olsa da bu imkânı elde etmiş olanlar, 1978 tarihli ‘Gebelik Ayrımcılığı Yasası’na kadar çoğu zaman hamile kaldıklarında işlerini kaybediyorlardı.
Üniversite: Harvard 1977 yılına değin kadın adaylara izin vermiyordu ancak Yale ve Princeton, 1969’da ilk kız öğrenci adaylarını okullarına kabul etmişlerdi.
Harp Akademisi: 1976 yılına kadar kadınlar, harp akademilerine kabul edilmemiştir.
Savaş Hali: Yıllar boyu orduya, daha geri saflarda olsalar da yoğun emek veren kadınlar, 2013 yılına kadar ön saflarda yer alamamıştır.
Astronot Olma: Sally Ride isimli kadın astronot 1978 yılında tüm kalıpları yıkana değin, NASA, kadın astronot kabul etmemiştir.
Bu birkaç örnekten, kadınların basit görünen kimi hakları bile ne kadar geç elde edebildiğini görmüş oluyoruz. Ülkemiz belki tarihsel anlamda daha ilerici adımları daha erken atmış olsa da toplum minvalinde bu hakların hala karşılığı tam olarak oturmuş değil ne yazık ki. Tek bir gerçek var; o da bir toplumun kadın ve çocuk hakları üzerinden medeniyet seviyesine ulaşabileceğidir.
Kaynak: Ordinary Things Women Weren’t Allowed To Do In The '50s And '60s by Jess Catcher