Bir Bilim Kurgu Klasiği: H.G. Wells'in "Zaman Makinesi"
Bilim kurgu türünün Shakespear'i H. G. Wells'in Zaman Makinesi
Herbert George Wells, yazar, öğretmen ve tarih felsefecisi olarak İngiltere’nin Viktorya Dönemi’ne gözlerini 1866’da açmıştır. İşçi sınıfının bir ferdi olarak yetişen Wells, babasının kütüphanesindeki kitaplar sayesinde küçük yaşında birçok farklı dünyalara tanık olmuş ve kendini yetiştirmiştir. Wells’in yazarlık hayatının kurgusu döneminin toplumsal ve bilimsel evrimlerinden etkilenmiştir. Yazdığı bilim kurgu kitaplarıyla kendisinden sonra gelen George Orwell, Aldous Huxley ve Arthur C. Clarke gibi pek çok başarılıyazara öncülük etmiştir. Bilim kurgu türünün Shakespeare’i olarak anılan Wells, Atatürk’ün Nutuk eserinde bahsettiği tek yabancı aydındır. Zaman Makinesi’nin yanında “Dünyaların Savaşı,” “Doktor Moreau’nun Adası,” ve “Görünmez Adam” gibi pek çok başarılı eser kaleme almıştır. Dört kez Nobel Ödülü’ne aday olan Wells, bu ödülü hiç kazanamadı.
Zaman Makinesi, 1895 yılında yayınlanmış olan bilim kurgu türünün en önemli örneklerinden birisidir. Kitapta, bilim insanının icat ettiği zaman makinesi ile yaptığı yolculuk ve başından geçen maceralar anlatılıyor. Viktorya Dönemi’nde yaşanan toplumsal çatışmaları da gözler önüne seren yazar, ana karakterini zaman yolculuğu yaptırarak insanların sadece iki türe ayrıldığı geleceğe gönderir. Burada toprağın üst kısmında kaygısız, sağlıklı ve çalışmadan yaşayan Eloi ırkı ve toprağın altında vahşice, hırçınca ve sürekli çalışarak yaşayan Morlock ırkı vardır. Bu iki ırkın birbiri ile çatışması yazarın kendi hayatında yaşadığı sınıflar arası çatışmaların temsili olarak görülür.
Kahramanımızın yapmış olduğu yolculukla binlerce yıl ileri gitmesi ve yaptığı gözlemler sonucunda biz insanlar ile kendi ellerimizle yaptığımız teknolojinin sosyal evrimini gözler önüne serer. Medeniyetin kontrol edilememesi ile insanoğlunun kendi elleriyle meydana getirdiği tehlikelerin, karanlık bir geleceğe sebebiyet verdiğini görüyoruz. Zaman Makinesı, bilim kurgu romanı olmasının da ötesinde, insanın karanlık doğasını ustalıkla işleyen bir alegoridir. Zaman Makinesi’nin düşündürücülüğün ve toplumsal eleştirilerin keskin bir kalemle ele alınması eleştirmenler tarafından övülürken, romanın sembolik unsurlarını da vurgularlar. Sembolik olarak zaman makinesi, insanoğlunun zamanla olan ilişkisini ve medeniyetin karanlık doğasını temsil eder.
H.G. Wells'in Zaman Makinesi, bilim kurgu türünün klasikleri arasında yer alır ve aynı zamanda okuyuculara ustaca bir kurguyla sosyal ve felsefi sorgulamalar yaptırır. Wells, bilim kurgu türünü kullanarak dönemin toplumsal sorunlarını eleştirmiş ve geleceğe dair öngörülerde bulunmuştur. Wells, okuyucularını hem eğlendirirken hem de düşündürerek, geleceğin belirsizlikleri ve insan doğasının karanlık yönleri üzerine derinlemesine düşünmeye teşvik eder. Bu eser, bilim kurgu türünün kapılarını aralarken, diğer önemli eserleri keşfetmek için de bir başlangıç noktası sunar. . Okurlar, Wells'in yanı sıra Ray Bradbury'nin “Fahrenheit 451,” Isaac Asimov'un “Vakıf” serisi ve Arthur C. Clarke'ın “2001: Bir Uzay Destanı” gibi eserlerle bilim kurgu dünyasında daha fazla keşif yapma fırsatına sahip olabilirler.