Cahil Hoca

Eğitimde eşitlik ve özgürleşme üzerine düşünmek isteyen herkes için ilham verici bir okuma olacağını umuyorum.

Fransız yazar Jacques Ranciere, Cahil Hoca adlı eserini beş bölümden oluşturmuş. Bu bölümler; “Zihinsel Bir Serüven”, “Cahilin Dersi”, “Eşitliklerin Aklı”, “Küçümseme Toplumu” ve “Özgürleştirici ve Maymunu” olarak sıralanıyor. 

Eser, bir kelime dahi Hollandaca bilmeyen Fransız Joseph Jacotot’un, Fransızca bilmeyen öğrencilere öğretmenlik yapmasıyla başlıyor. Dolayısıyla kendisi ile öğrenci arasında iletişim kurabileceği bir bağ bulunmuyor. Jacotot da bu bağı oluşturmak amacıyla kalıplaşmış öğretme tekniklerinin dışına çıkarak kendine özgü bir teknik oluşturuyor. O dönemde çıkan Fenelon’un Telemak adlı eserinin iki dilli baskısı yayımlanmış. Joseph Jacotot, Telamak eserinden yararlanarak öğrencilerinden çeviri yardımı ile Fransızca metni anlamalarını ve anladıklarını Fransızca olarak yazmalarını istiyor. Çıkan sonuç ise, tüm öğrencilerin bilmedikleri bir dilde kendilerini anlaşılır şekilde ifade edebilmeleri olmuş. Ranciere’in bu olaydan yola çıkarak eski eğitim modelini eleştirdiğini görüyoruz. Yazarın, eğitime olan bakış açısını ve eleştirilerini bu olay üzerinden aktarması, olayın anlaşılırlığına katkı sağlıyor. Yazarın yaklaşımında, kitap ve öğrencinin zekâsına eşit şekilde baktığı görülüyor.

Başarılı olmanın temelinde aslında başarıyı istemek yatmaktadır. İlk bölümde başarmak için istemenin ne kadar önemli olduğu, okuyucuya soru sorma tekniği ile anlatılıyor. Dikkatimi en çok çeken soru: “Bir şeyi okuyup anlamıyorsak sonra anlamadığımız için hoca başka akıl yürütmelerle onu açıklıyorsa hocanın dediğini nasıl anlarız?” sorusu oldu. Şahsen, eğitimde ciddi bir biçimde sorunlu yanlar olduğunun bilinceydim fakat bilginin açıklanması konusuna bu perspektiften bakmamıştım. Sorunun esas kaynağının müfredat temelli olduğu yanılgısına kapıldığımı fark ettim. Aslında en büyük sorunun, kendimizin bir şey anlamasına müsaade edilmeyerek, hocanın aktarımıyla sınırlandırılmış bir yapıya mahkûm edilişimiz olduğunu görmeye başladım. Kitap, okurken öğrenme ve anlama kavramlarını düşünmeye sevk etti. Bu anlamda bana yeni bir bakış açısı kazandırdı. Ranciere, hocanın anlatımına dayalı eğitim yönetimini eski yöntem olarak adlandırıyor. Eski yönteme dair eleştirisini ise eşitlik sorunu ile bağdaştırarak aktarıyor. Bu bağlamda zekâyı ikiye böldüğünü görüyoruz. Bunlar; aşağı insanın zekâsı ile üstün olanların zekâsı. Ranciere kitapta, bu zekâ ayrımının somut görünürlüğe sahip olmadığı ve tüm zekâların eşit olduğu fikri üzerinde yoğun bir şekilde duruyor. Kitabın pratiğe yönelik olumlu etkileri bulunuyor. Örneğin, cahil insana kendini keşfetmesi için motivasyon sağlıyor. Yazar, her ne kadar tek bir eğitim metodu varmış gibi düşünsek de aslında birçok eğitim metodu olduğunu göstermeye çalışıyor. Evrensel eğitim adını verdiği yöntemin, yoksulların ve toplumsal yaşamın dinamikleri içerisinde ontolojik bilgisi hor görülmüş ve dışlanmış bireylerin yöntemi olduğunu vurguluyor.

Ranciere’in eğitime bakış açısının temelinde özgürleşme bulunuyor. Yazar tüm eser boyunca zekâ eşitsizliğinin söz konusu olamayacağını anlatıyor. Eserin bütün olumlu nitelik ve faydalarını göz ardı etmeksizin, tüm kitap boyunca aynı düşüncenin sürekli olarak irdelenmesinin, okuyucuyu yoran negatif bir özellik taşıyabileceğini de söylemek gerekiyor. Yazarın, Sokrates’i eleştirdiğini de görüyoruz. Bu eleştirisini “Açıklayan her hocanın içinde uyuyan bir Sokrates vardır.” diyerek ifade ediyor. Zekâya fark ettirmeden rehberlik eden hocaları iyi hoca olarak tanımlıyor. Öğretmenin, kendisini öğreten öğretmen olarak görmesi gerektiğini, kendini geliştirmesini ve öğrenmeye açık olmasını vurguluyor. Kitabın ismine “Cahil Hoca” diyerek de öğrenen öğretmen kavramı ile zıtlık ilişkisi kurduğu görülüyor. 

Sonuç olarak, kitapta soru sorma tekniğinin kullanılması, olayın daha iyi anlaşılmasını ve okuyucunun eseri okurken düşünmesini sağlamış. Bu sebeple olumlu bir etkisi var. Fakat konunun tüm kitabın bağlamına yayılması okumayı zorlaştıran bir faktör olmuş. Ranciere, yazdığı bu eserle bilgi kalıplarının çözümlenmesinde ufuk açıcı bir rol oynamış.


Kaynak:

Rancière, J. (2014). Cahil hoca: Zihinsel özgürleşme üstüne beş ders. Metis Yayınları.