Çizgi Filmler Yalnızca Seyirlik Midir?

Animasyon dünyasına farklı bir bakış getirecek podcast: Çizgi Film Deyip Geçme

Oynatma tuşuna basınca yeni bir dünyanın kapısını aralayan çizgi filmler seyir zevki vermek üzere kurgulanır. Renklerin yoğun kullanıldığı, aksiyonun kaçınılmaz olduğu bu tür animasyonlar her bir hareketin düşünülerek kullanıldığı hikâye anlatma türüdür. Her hikâyenin bir alt metni vardır ve duygular bu metinlerin kurgulanmasında rol oynar. Çizgi film Deyip Geçme podcasti sayesinde animasyonların detaylarını bir yönetmenden hem karakterlerin hem de olayların analizini bir psikologdan öğrenebilirsiniz.

Çizgi film Deyip Geçme “mevzubahis çocuksa spoiler iyidir!” düşüncesiyle hareket eden bir podcast kanalıdır. Şu ana kadar Gizem Erbirer moderatörlüğünde alanında uzman 6 farklı psikolog ile 6 farklı animasyon üzerine konuşulup kaydedildi. Film hasılatının, dublajların kalitesinin aksine animasyonlarda verilmek istenilen mesajlar ve onların göstergeleri sohbetlerin konusuydu. Her filmin bir alt metni olduğu gibi bu animasyonların çocukların gelişimine katkıları ve onları etkilemesi de söz konusuydu. Nasıl ve ne şekilde animasyonların tasarlandığını teknik detaylarıyla üzerinde durulmuştu. Yaz döneminde podcastlere ara vermiş olan Çizgi Film Deyip Geçme’nin yeni sezonuna birbirinden farklı konuları olan çizgi filmleri değerlendirmesini dört gözle bekliyoruz!

İşte podcastlerden derlenen birkaç örnek:


Luca: Film karakterlerinin oluşum sürecinde özelliklerinin fiziksel olarak da karakterlere yerleştirilmesi detayı; Luca’nın meraklı bir çocuk olmasından dolayı gözlerinin kocaman tasarlanması veya Alberto’nun konuşkanlığından ötürü ağız çevresinin daha büyük tasarlanması

Brave: Merida’nın özgür bir insan olma isteğinin filmde yer yer verilmesi; saçlarını içine alan bonesinden bir buklesini çıkarması veya ok atarken dar gelen elbisesini yırtması

Inside Out: Riley’nin filmin başında neşeli bir çocuk olduğu için kıyafetlerinin rengarenk olması ve diğer duyguların harekete geçmesinin ardından yaşadığı endişe, korku ve tiksinti ile kıyafet renklerinin koyulaşması ve sonunda simsiyaha evrilmesi

Encanto: Mirabel’in ailesini bir araya getirme inancını filmde ne kadar görsek de aile üyelerinin her birinin temsil ettiği eşyaların Mirabel’in eteğinde gizlenmesi detayı

Moana: Filmde Okyanus’un da bir karakter olarak düşünülmesi ve okyanusa canlılık kazandırabilmek için farklı tekniklerin denenmesi

Frozen: Elsa’nın o an yaşadığı duygulara göre şatosunun renk değiştirmesi; neşeliyken mavi, korktuğu zaman kırmızı ve sinirliyken sarı olması