Conscience

Bu, onların tavrının etimolojik bir yansımasıdır.

Abluka altındaki Gazze'ye insani yardım taşımak için yola çıkan ve daha sonra uluslararası sularda saldırıya uğrayan geminin ismi gerçekten de ilgi çekici.

Oxford İngilizce Sözlüğüne göre Conscience kelimesinin karşılığı bireyin eylemlerinin ahlaki niteliğinin içsel kabulü veya tanınması; sorumlu olduğu şeylerle ilgili olarak doğru ve yanlış duygusu; bireyin eylemlerinin ahlaki kalitesini yargılayan yeti veya ilke gibi anlamlara geliyor. Ayrıca daha nadir olarak kullanılan bir anlam olarak, birinin ne yapması gerektığinin farkındalığına sahip olması anlamına da geliyor. Bu kelime aslında vicdanın doğası, işlevi ve otoritesi hakkında görüşleri de akla getirmektedir. Oxford Sözlüğü bunlardan bazılarını çeşitli dönemlerde yaşamış filozof ve fikir insanlarından örneklerle zenginleştiriyor. Aristotelesçi felsefe ile Hristiyan teolojisini sentezleme çabalarıyla tanınan Thomas Aquinas, vicdanı pratik akıl yürütme olarak görür. Ona göre bu her zaman doğru olmasak bile ahlaki meseleler üzerinde düşünme yeteneğimizdir ve ancak bir şeyi doğru olarak yargıladığımızda, onu takip etmeliyizdir. Diyalektik yöntemi ve mutlak idealizm felsefesiyle tanınan Hegel ise bunu kişisel ahlak olarak tanımlar. Toplumun kurallarından ayrı, bireye ait bir şeydir. Bireyin kendi değerlerini yaratması gerektiğini savunan Nietzsche, vicdanın ahlaki akıl yürütmeyle ilgili olmadığını, daha ziyade doğal dürtüleri bastırmanın neden olduğu bir suçluluk ve yetersizlik duygusu olduğunu öne sürer.


Bu bahsi geçen filozofların düşüncelerini dikkate alarak bir yorum yapacak olursak, vicdanın nasıl oluştuğuna dair farklı fikirleri olsa da bu üç filozof da bireyin kendi ahlak yolunu tayin etmesi gerektiğini vurgular. Aslında aktivistlerin kendi özgür iradeleriyle, dayatılan ahlaki reddederek, küresel siyaset ve kurumların Filistin'de yaşanan vahşeti görmezden gelmesine karşı duruyor olması, yaptığımız çıkarımı Conscience gemisinin misyonu ile büyük ölçüde uyumlu halde olduğunu gösteriyor. Böylece geminin ismi, onların (aktivistlerin) tavrının etimolojik bir yansıması haline geliyor.