Evcil Hayvanla Büyüyen Çocuklar

Çoğumuz tüylü dostlarımızı severiz. Hatta onlar bazılarımız için hayatımızın vazgeçilmeziyken, bazılarımızın yardımsever arkadaşlarıdır. Bu arkadaşlıklar hayatımızın her döneminde olabileceği gibi, bazıları çocukluk döneminde başlar. 

Küçük yaşta bir evcil hayvan sahibi olan çocukların empati yeteneği daha hızlı gelişir. Çünkü kendilerine muhtaç olan bir canlıdan çok küçük yaşta sorumlu olmaya başlarlar ve böylece sorumluluk duyguları erken yaşta gelişmeye başlar. Hayvanlar konuşamadıkları için onların ihtiyaçlarını, kendilerini onların yerine koyarak anlamaya ve gidermeye çalışmak, çocukların empati yeteneğinin gelişmesine yardımcı olur. Hayata farklı perspektiflerden bakmayı öğrendikleri gibi, kendilerinden daha farklı organizmalara küçük yaşta saygı duymayı ve genel olarak bireysel farklılıkları içselleştirmeyi bu yolla öğrenebilirler.

Farklı canlılarla bu yolla sosyalleşen çocukların duygusal durumları dengelenmiş olur ve özellikle özel çocuklarda bu kendini sosyallik ile gösterir. Onları olduğu gibi seven ve yargılamayan, hatta onun gözünün içine bakan bir canlıyla büyürken, özel çocuklar böylece kendilerini gerçekten özel hissedebilir. Böylece depresyona girme riskleri ve kendilerini yalnız hissetme durumları dengelenir. Çünkü evcil hayvanlarla kurulan bağlarda sosyal statülerin, negatif algılanan bireysel farklılıkların, çıkarcı ilişkilerin yeri yoktur. Hayvanlar, insanlara içten bir duygu bağı beslerler ve hissettikleri bu bağ hayat boyu devam eder. Bunun, çocuğun psikolojik gelişimine olan pozitif katkısı yadsınamaz derecededir. Bu yolla çocuk kendini değerli hisseder, sevilmeye değdiğini fark ederek kendisine olan özsaygısı ve sevgisi de artar.

KAYNAK

Koçkar, A. & Şenol, S. (2000). Görkem Büyüyor. Sürekli Tıp Eğitimi Dergisi

Williams, A. (2012) Vocabulary for IELTS Collins COBUILD 1. 61.