Güzellik Anlayışı ve Sosyal Medya: İnstagram Örneği
Yeni medyanın araçlarından biri olan sosyal medyanın son yıllarda hızlı bir artışla yaygınlaşması hayatın pek çok yönünü etkilemiştir.
1 Güzelliğin Tarihsel Gelişimi
Güzellik Antik çağlardan bu yana edebiyata, sanata ve hatta birçok düşünür ve filozofun araştırmalarına konu olmuştur.
Güzellik miti üzerine ilk tarihsel gelişmeler Antik 7 Yunan döneminde başlamıştır. Ardından Alman ve Fransız estetikçilerinin güzel kavramına yaklaşımları ve İtalyan felsefecilerinin estetikle ilgili görüşleri güzellik kavramının tarihçesini meydana getirmiştir (Gültekin ve Tokdil, 2016). Güzel olma arzusu insan tarihi boyunca özellikle kadınlar üzerindeki tesiri günümüze kadar taşımış ve insan bedenine son derece zararlı olan hatta ömrü kısaltan ‘güzellik’ uygulamaları tarih satırlarında hala gözümüze ilişmektedir. İlkel topluluklar da insanlar yüzlerine bitkisel veyahut madensel boyalar kullanmış, ,ilk çağlarda kadınlar madenden uzaklaşarak tekrar bitkisel ürünler kullanmış, Romalılar göz bebeklerini iri gösteren Belladona* adlı bitkiyi kullanmış, Eski Mısır’da kadınlar göz kapaklarını renklendirmek için rastık* kullanmış olmaları ve daha fazla örnekle birlikte, güzellik kavramı her zaman toplumsal zihinler de yer almış ve her toplumda farklı dönemler de, farklı bir güzellik anlayışı ortaya çıkmıştır. Güzellik miti, asırlar ve tarihler boyunca kadına özgü cinsiyetçi yaklaşımı içinde barındırmıştır. Tarih boyunca toplumlar güzellik normlarını, kadınlara karşı şiddet ve baskı aracı olarak kullanmaktan geri durmamış ve kadınları bu yönde de ötekileştirmişlerdir.
Güzelliğin tarihçesinde Alman estetiğinin yaklaşımları da önemli bir yer tutmaktadır. Leibniz’den Kant’a kadar pek çok düşünür güzellik hakkında yorumlamalar yapmışlardır. Leibniz, güzellik kavramının aşkın bir özünü oluşturduğunu ve bu özün tüm görünüm ve düşüncede bilgiye ulaşabilen bir öz olduğunu ifade etmiştir (Gültekin ve Tokdil, 2016). Bu bilgi, görülür ve saklı güzellik olarak karşımıza çıkmaktadır ve bulanık, açıklık gibi nicel derecelere sahiptir. Böylece Leibniz, estetik bilgi ile mantıksal bilgiyi birbirinden ayırmakta ve estetik bilginin bulanık tasarımlara sahip olduğunu tanımlamaktadır (Sena, 1972: 27).
Modern estetiğin kurucu ismi Baumgarten ise güzellik kavramını ele alırken, değişmeyen kurallar toplamı ve açıklanamayan bir kavram olarak niteler. Baumgarten’e göre güzellik, bir nesnedir ve bu nesnenin bütününde ve dışsal özelliklerinde aramak gerekmektedir. O’na göre güzel duyulu bilginin yetkinliğidir ve duyuların ikincil durumu kalıcı eleştirileri meydana getirmektedir.
Güzellik kavramını; hoş, iyi, doğru ve faydalı gibi nitelendirmelerden ayıran Kant ise güzelliği amaçlı tasarımdan yoksun olarak görür. Kant’a göre doğa güzelliği ve sanat güzelliği de birbirinden ayrıdır çünkü; doğa güzelliği amaçlı bir tasarımdır fakat sanat güzelliği amaçtan yoksundur. Yani Kant bu bağlamlarda güzellik kavramını, tıpkı doğruluk, iyilik, hoş gibi değerlere sahip olması gerektiğini ve insan ruhuna da bir değer katması gerektiğini savunur.
Güzelliğin yakın geçmişine ve günümüzdeki konumuna bakmamız gerekirse, güzelliğin toplumsal normların ötesine geçerek bir tüketim nesnesi haline geldiğini ve küreselleşmenin etkisiyle tek bir güzellik normu olmadığını rahat bir şekilde görebiliriz. Ve bugün teknolojinin, internetin de etkisiyle güzellik sadece kadınlar için değil, erkek cinsiyeti için de bir norm haline gelmiş ve erkekler de yeni medya ve görsel medya da bedenlerini ve ‘güzelliklerini’ tüketime sunmak ve bu argümanlarla onaylanmak arzusu taşımaktadırlar. Foucault’ın biyoiktidar söylemi ile modern toplumda güzellik söyleminin birbirleri ile yakın ilişki içinde oldukları görülmektedir. Foucault, bedenin iktidar söylemlerinin ürünlerinden biri olduğunu ifade etmekte ve böylece güzellik algısı bedeni baskı altına alarak yerleştirilmektedir. Öznelerin tüketim kültürü içinde var edilmesi ve özellikle kadınların hedef alınması, güzellik söylemi aracılığıyla gerçekleştirilmektedir (Özgen, 2017: 7)
2.2. Sosyal Medya ve Güzellik Anlayışları
Yeni medyanın araçlarından biri olarak kabul edilen sosyal medyanın son yıllarda hızlı bir artışla yaygınlaşması hayatın pek çok yönünü etkilemiştir. Görsel algı da bu durumdan etkilenmiş ve özellikle sosyal medya platformlarında fotoğraf alanında yaşanan değişiklikler görsel algıları da değişime uğratmıştır. Sosyal medya sayesinde artık insanların kendi fotoğraflarını ve sanat ürünlerini dijital ortamda paylaşmaları mümkün olmuştur. Fotoğraf paylaşımlarıyla geçmiş anıları canlandırmak ve arkadaşlara, aile üyelerine veya yakınlara bu anıları aktarmak kolaylaşmıştır. Sosyal medyanın ortaya çıkması ile birlikte fotoğraf paylaşımı ile görsellik sosyal ağlarda yansıtılmaya başlanmış ve bu durum yeni medyada fotoğraf kullanımının değişip yeni akımların ortaya çıkmasına neden olmuştur. Böylece görsel algılamada da bir tür dönüşümler gerçekleşmiştir (Uzundumlu, 2015: 229-230)
Bugün son haliyle içinde yaşadığımız dünya iletişim ve teknoloji çağı haline gelmiştir. Bu gelişmeler üretici şirketlerin gözünden kaçmayarak internet ve sosyal medya mecralarında yayımlanan reklam ve kampanyalarla bireyleri birer tüketici haline getirmiştir. Türkiye’de ve dünya da en çok kullanılan sosyal medya platformları arasında bir sıralama yapmak gerekirse; Facebook, Instagram, Twitter, TikTok, Pinterest ve Tumblr gibi isimler bu listenin en başında yer almaktadır. Facebook, Instagram ve TikTok bugün en çok kullanılan görsel medyalardır ve sadece iletişim ağı olarak ya da fotoğraf paylaşımları için değil ticari amaçla da kullanılabilen platformlar haline gelmiştir. Sadece üreticiler mağaza açmakla kalmamakta, ‘Influencer’ adı verilen sosyal medya da fenomen olan kişiler satış destek şeklinde, markaların sponsor reklamlarını yaparlar. Her geçen gün artan sosyal medya kullanımı, aslında her geçen gün artan kişilerin birbirleriyle iletişimi ve etkileşimi de diyebiliriz. Sosyal medya kullanan firmalar ürünlerini tanıtmak için çok sayıda kişiye yerel ve uluslararası alanda erişmek, markalarını pazarlamak ve online satış yapmak gibi birçok fırsat sunabilir. Firmalar sosyal medyayı marka bilinirliğini artıracak ve satışlarını kolaylaştıracak bir alan olarak görmektedirler (Altındal, 2013, s. 23-25). İşletmelerin, sosyal medya kullanmasının diğer bir özelliği de firmalarının markalarının güvenirliğini bir tür kanıtlaması için kullandıkları söylenebilinir. Sosyal medyanın diğer etkisi de milyonlarca takipçisi olan kişilerin ürünlerini tanıtmak, güvenirlik oluşturmak ve insanları bu ürünleri almaya teşvik etmek için kullanmaktadır (Hajli, 2014, s. 387-404). Sosyal medya, insanların bilgiye erişmesini kolaylaştırır ve aradıkları konu hakkında bilgi sahibi olabilirler. Sosyal medya çeşitli yönleriyle güçlü ve etken bir araç haline gelmiştir günümüzde.
Sosyal medyanın fotoğraf alanında neden olduğu değişimlerden ve yeni akımlardan en önemlisi selfie kavramıdır. Selfie, iletişim dünyasında yeni bir kavram olarak ifade edilmekte ve Türkçe ’ye öz çekim olarak çevrilmektedir. Selfie çeşitli araçlarla yukarıdan kol boyu mesafesinden ya da ayna karşısında kişinin kendisini çektiği bir fotoğraf türü olarak tanımlanmaktadır nitekim selfie, sosyal medyaya yüklenen yeni bir oto portre 27 türüdür (Oğuz, 2018: 214). Sosyal medya çeşitli platformlar aracılığıyla fotoğraf sanatının yeni akımlarını ortaya çıkmasında önemli bir yere sahiptir ve fotoğraflar sayesinde görsel tabanlı bir iletişim kurmaktadır ayrıca görsellik insan yaşamının büyük bir bölümünde etkili olmaktadır. Özellikle sosyal medyanın da gelişimiyle günlük yaşam günümüzde imaj yani görsel evren tarafından kuşatılmıştır. Bu bağlamda Fotoğraflar, filmler, televizyon, reklam, reklam panoları, yol işaretleri, resimlemeler gibi çeşitli görsel unsurlar hayatın her alanında yer almaktadır (Ellul, 2004: 155).
Sosyal medya sadece metayı değil, insan bedenini ve güzellik kavramını da metalaştırma hususunda geleneksel medyadan sonra en büyük desteği veren platform haline gelmiştir. Geleneksel medya ya da sadece medya, toplumsal değerlerle beslenen ve her zaman gerçeği yansıtmamakla birlikte kendi gerçeğini ya da iktidarın istediği gerçeği üreten bir konumdaydı. Fakat sosyal medya ya da başka bir değişle yeni medya bugün sadece kendi gerçeğini üreten ve zamanla gündelik hayatta da yer almaya başlayan bir gerçeklik üreticisi haline geldi. Özellikle görsel medya kullanımı, telefonların fotoğraf makinesi haline gelmesi ve görsel medya da sadece fotoğraf paylaşımının değil, gerçek dünyadan uzak güzellik anlayışına hitap eden fotoğraf filtrelemeleriyle fotoğraf paylaşımı en başta kadın sosyal medya kullanıcılarının gerçeklikten uzak bir güzellik dayatmasına ve arzusuna yol açtı. Sosyal medya da varolan güzellik söylemleri çeşitlilik göstermektedir. Kadın bedenin de geniş bedene sahip kadınlarda dikkat çekmekte, ince bedene sahip kadınlarda dikkat çekmekte ve aynı beğeniyi almaktadır fakat görsel medya da özellikle instagram da değişmeyen güzellik dayatması belirgin çene hattı, belirgin elmacık kemikler, kalkık kaşlar, büyük göğüs ve ince bel gibi özellikle kadın instagram kullanıcıları veyahut feminen LGBT+1 kişiler ilk önce bu bahsedilen özellikleri fotoğraf filtrelemeleriyle paylaşmak istedikleri görsellerde sağlarken sonrasında ise estetiğe başvurarak sanal gerçekliklerini, gündelik hayat gerçekliklerine taşımaya başladılar. Tüketimi sürdürme ve arttırmaya yönelik çalışmalar sadece meta üzerinden değil, insan bedeninin de metalaştırılarak güzellik normlarının yeniden üretilmesiyle ve tüketilmesiyle istikrarını korumaktadır. Bu durumdan en çok kadınlar etkilense de günümüz de erkeklerde artık görsel medya da benzer güzellik kaygılar gütmeye başlamışlardır. Erkekler üzerinden yürütülen bu güzellik söylemleri ise saç ve sakal stili ve vücutlarındaki ‘olması gereken’ kas oranıyla ilgili olabilmektedir.
2.2.1. Instagram
Mike Krieger ve Kevin Systrom isimli iki kişinin kurduğu, görsel ve fotoğraf paylaşmaya yönelik bir uygulama. Bugün ülkemizde ve dünyada en çok kullanılan sosyal medya platformları arasında yer almaktadır. Görsel medya olması nedeniyle ‘trendleri’ ve gündemi kolayca değiştirebilme ve şekillendirebilme gücünü de, kullanıcı kitlesinin bir hayli geniş olmasıyla ve her geçen gün bu kitlenin artmasıyla elinde bulunduruyor.
Instagram diğer birçok sosyal medya platformu ve uygulamaları gibi her geçen gün kendine yeni bir özellik katmakta ve bu özellikler kullanıcıların dikkatini daha fazla toplamasına yol açmaktadır. Sadece bir fotoğraf ve görsel paylaşım sitesi değil, aynı zamanda video ve canlı yayın gibi özellikleri olup, görüntülü ve yazılı iletişim kurma gibi hizmetleri de sunmaktadır. Bunların yanı sıra şirketler Instagram da mağaza açarak ürün satışı ve tanıtımı da gerçekleştirebilmektedirler. Sadece şirketlere değil kişilere de çeşitli iş imkanları sunan ve para kazandıran tarafı da vardır. Daha önce de bahsedildiği üzere Influencer adı verilen sosyal medya mecralarında bilinen kişilerin markalaşması veyahut firmalarla iş anlaşmaları yaparak sponsor reklamları vermeleri de bir gelir kaynağıdır. Kısacası oldukça geniş bir pazaryeridir Instagram.
Instagramın tek başına bile bu denli güçlü olmasının asıl sebebi bir görsel medya olmasıdır. Kullanıcılarına çeşitli ve güzel, eğlenceli yani dikkat çekici görseller sunar öte yandan bu etkileyici fotoğrafları elde etmek için kullanıcılar telefonlarına yüklenebilecek farklı fotoğraf düzenleyici uygulamaları da kullanarak, kullanıcılar Instagram da sergileyecekleri fotoğraflarında istedikleri işlemi rahatlıkla yapabilirler.
KAYNAKÇA
Babacan, Mehmet Emin (2018) Sosyal Medya ve Gençlik, Bir Yayınları
Cizmeci, Esra; Güzel, Ebru (2018) Filtreli Güzellik, Postiga.
Gülgün, B. (2017). Güzelliğin Tarihçesi Ve Kozmetik. Türktob, 70-73.
Gültekin, T., ve Tokdil, E. (2016). Güzel Kavramı Üzerine Karşılaştırmalı Yorum bilimsel Bir İnceleme. Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi, 364-375
Özgen, İ. (2017). Tüketim Kültürü Ve Medyada Güzellik Söylemi: Bir Alımlama Çalışması .Global Media Journal , 1-28.
Sena, C. (1972). Estetik- Sanat Ve Güzelliğin Felsefesi. İstanbul: Remzi Kitabevi