Hikayeni Görüyor Musun?
Hikayende hangi hazineler var?
Bir gece uyandım ve yazmaya başladım. Beni uykumdan alan kaygılardı. Bitmek bilmeyen kaygılardı. Şu anın içindeki huzursuzluğun yansımasına uykuda yakalanmıştım. Beni diğerlerinden ayıran neydi? Beni farklı kılan özelliklerim nedir? sorularıyla yataktan fırladım.
Tüm o parıltılı ve acısız görünen instagram profillerinin ve kimliklerimizin altında bir hikaye var. Ve bizi diğerlerinden ayıran şey orada. O hikayelerin arkasında hangi hazineler saklı? Hikayen sana neler yaptırıyor, hikayeni görüyor musun? Hikayem bana yazdırıyor, kendime ve başkalarına daha nazik davranmam için beni uyarıyor ve bu gerçek hissettiriyor dostum.
Acının içinde görebiliyorsun hikayeni. Biraz daha post kaydırma, durmaksızın tivit okuma ve kendinden kaçma alışkanlıklarından bir an sıyrılıp, şu an neyim var, bana neler oluyor? diye baktığında acın görünüyor oluyor.
Ve işin en güzel yanı acının içinde oturabildiğinde, mutluluğu ve hazzı yaşama kapasiten genişliyor. Zıtlıkların birliği; aydınlık ve karanlık, gündüz ve gece, iyi ve kötü, yas ve kutlama. Hepsinin bir anlamı var ve öyle değerli ki. Salt mutluluk kovalamak değil, sahiden yaşamaktan bahsediyorum. Tüm duygulara izin vermenin yarattığı genişleme hissi tarif edilemez.
O hikayeler üzerinden bağ kuruyoruz. Dostluk, özel ilişkiler ve tüm dünya ile olan ilişkimiz, seçimlerimiz buradan besleniyor.
Yas tutabilmek, acıya alan tutabilmek de en az parlamak kadar kıymetli. Tıpkı bir arkadaşını dinler gibi, kendini de dinlemek, kendinle dost olmak. Ah!
"Acıdan geçmeyen şarkılar biraz eksiktir." Diyen Sezen'e selam olsun :)
Kendim olmaya, otantik halimle görünür olmaya gönüllüyüm.
Kırılganlıktan doğan alanlarda yeni bağlar kurmaya gönüllüyüm.
Sevgiyle