I fake it so real, I am beyond fake

Hole grubu ve Live Through This albümü üzerine

Hole, Courtney Love’ın solistliğini yaptığı amerikalı alternatif rock grubudur. 90’lı yılların alternatif camiasında kendilerine yer bulmuş bu grup bir kadın önderliğinde kurulup başarı sağlamış sayılı rock gruplarından biridir. Ben bugün özellikle “Live Through This” albümüne ve dünya üzerinde yapılmış, bana göre en iyi albüm kapağına dikkat çekmek istiyorum.

 “Live Through This” kadınlığın dünyasında yer etmiş berbat şeyleri yansıtan bir albüm. İngilizce “feminen rage” olarak adlandırılan her kadının içinde tuttuğu yeri geldiğinde dışarı vurduğu o öfkeyi haykıran bir ses. Bu albümde anneliğe, kadına karşı şiddete, toplumsal cinsiyet rollerine değiniliyor. Kapakta poz veren model Leilani Bishop, albümde bulunan “miss world” şarkısını temsil ederek tacı ve koca gülümsemesiyle “Güzellik acıtır.” mottosuna can veriyor. Stephen King’in Carrie isimli romanından uyarlama olan aynı isimli filmden esinlenilmiş olan bu poz, albüm boyunca ifade edilen kadınlara yönelik gerçeklik dışı güzellik ve kadınlık algısının insanın üzerine yüklediği manik hali en iyi şekilde yansıtıyor. Kadınlık sadece güzel görünmek mi derseniz, kast ettiğim şey bu değil. Hangi modern zaman dilimine giderseniz gidin kadınlar için biçilmiş bir kaftan var ve bu kaftana uyup uymamanız sizin yaşam kalitenize de etki eden bir durum oluyor. Evet biçilen bir şey varsa, biçildiği şeye göre ölçü alınması gerekir. Bizim bağlamımızda basma kalıp olan bu kaftanı giydiniz giydiniz. Giymemeyi tercih ederseniz, ya da size uymadığı halde kendinizi ona uydurmaya çalışırsanız ne yazık ki bu gülümsemeye sahip olursunuz. Günlük hayatta da bu koca gülümsemenin arkasına güzellik algınlarını, aile içi şiddeti, cinsiyet ayrımcılığını saklayıp hayatımıza devam ediyoruz. Evrensel olarak her kadının yaşadığı bu acı durumun temsilinin yapılması, özellikle de erkek egemen bir sektörde bunun haykırılması onların literatürde yer etmesinin yerinde olduğunu gösteriyor. Grup isminin “Barbie” logosunu andıran bir fontla yazılmış olması Barbie’nin hiper feminen bir olgu ve toksik maskülenitenin temsil ettiğin her şeyin zıttı olmasıyla ilişkili olduğunu düşünüyorum. Mevcut dünya düzeninde feminenliğin, kadın olmanın ve bunlarla ilişkilendirilen her şeyin zayıflık ve eksiklik olarak görülmesinden dolayı hiper feminenliğin görünmez bir başkaldırı olduğunu düşünüyorum. Eğer bir kadınsanız dünya sizden feminen olmanızı bekler ama feminen oluşunuzu da zayıflık olarak görür ve sizi bu yönünüzle aşağılamaya çalışır.

İnsanı duygusal rollercoastera sokan bu güzel albüm ve kapağıyla ilginizi çekebildiysem ne mutlu bana. Albümden en sevdiğim şarkı olan Doll Parts ile yazımı noktalıyorum. Bir sonraki blogta görüşmek dileğiyle.
https://youtu.be/RD9xK9smth4?si=Bz8fY3cfyHK2UKU7