İşleri Yarım Bırakmak Üzerine

Bazen sadece yarım bırakmak gerekir. Her işi tamamlamak zorunda değiliz. Bu bizi başarısız birisi yapmaz.

Nedense birçoğumuz başladığımız işleri bitirmeye odaklanmışız. Bir oturup da sormamışız kendimize, “Buna zorunda mıyım?” diye…

Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz arkadaşlar?

Başladığımız her işe bitirmek zorunluluğuyla başlamaktan ötürü duygusal anlamda yıpranmış hissediyorum şahsen. Neden bitirmek zorundayız? Çünkü bir noktada başarılı olma egosu var hepimizde. Peki ikinci soru: Bir işi yarım bırakmak bizi başarısız mı kılar?

Bu sorunun çok göreceli cevapları olabilir. Buna karşı bir yargılayıcı tavır içerisinde değilim. Ama şu konuda da sitemliyim. Büyük bir kısım şu kafada: Bir işe başladıysan bitirmelisin, bitiremezsen sıkıntı büyük. Neden? Bir işi yarım bırakmak bile bir tecrübe değil midir aslında?

Her başlangıç belki bir şey öğretmez ama her bitiş insana bir şey katar. Çünkü başlangıç adı üstünde sıfırdan tertemiz başlamaktır. Ama bitişler öyle değil, bitişler yaşanmışlıktır. Bitişler işin yarısında veya sonunda aynı bitiştir. Yine insana bir şeyler katar ya. Bu çok basit bir mantık esasen.

Bence belli başlı toplumun getirisi olan bazı normlara hapsolmuşuz ve bunun farkında olmamıza rağmen bazen sessizliğe gömülüyoruz. İçimizdeki sese bile ‘dur’ diyoruz. Deme! Demeni gerektirecek bir durum yok.

Sen bir işe başladın ve işler istediğin gibi ya da planladığın gibi yolunda gitmedi. Bu durumda da devam edip yaralanmaktansa yarım bırakmayı seçtin. Bu ne seni ne de böyle düşünen beni ahmak yapmaz. Bu bizi başarısız da kılmaz. Bu sadece bize iyi ya da kötü bir tecrübe bırakır. Bu yüzden yarım bırakmaktan korkma. Bu o kadar da sancılı bir şey değil.

Kim bilir, belki de bugün yarım bıraktığımız bir işin bizde uyandırdığı düşünce yarın daha önemli bir işi sonuna kadar bitirmemizde yardımcı olacaktır.