Kadın Dostu Kent
Kent yaşamı dev ışıklarıyla,imkanlarıyla insanı büyüler ve kendine çeker. Işıkların kent kadını için görünmeyen yüzü ve yönetimlerin çözümü:
Sanayi devriminden sonra makineleşmenin artması ve buna bağlı olarak tarımda çalışan insan ihtiyacının azalması, fabrikaların açılmasıyla yeni iş fırsatlarının ortaya çıkması, kentte yeni kurumların inşasıyla olanakların artması insanları kent yaşamına hızla çekti.
Kent yaşamı o zamandan günümüze kadar insanların halen imkan, fırsat ve yeterlilik bakımından faydalı bulmasından dolayı ilk tercih edilen yaşam yeri olmayı artarak sürdürüyor. Peki kent yaşamı kadınlar için bu imkan ve yeterlilik unsurlarını ne kadar karşılıyor ?
Zaman içinde kent yaşamında, kentin kaynaklarının eşitsiz dağılımı ve kadınların karar alma süreçlerinde yeterince yer almamaları, kadınların bir kentli olarak yaşamlarını olumsuz etkilemeye başlamıştır.
Kadınların yüzde 55’i toplu taşımada akşam saatlerinde güvende hissetmezken (İrlanda), yüzde 71’i kamusal alanda taciz veya tecavüze uğrarken (İngiltere), yüzde 47’si karşılayabilecekleri ve erişebilecekleri bir toplu taşıma imkânı olmadığı için iş fırsatlarını geri çevirirken (Ürdün) bu mümkün mü ? (ARUP, UNDP ve UoL, 2022)
Kadın dostu kent; kadınların haklarının gözetildiği, yerel karar alma süreçlerinde yer alabildikleri, kentin yönetilmesinde ve düzenlenmesinde toplumsal cinsiyet eşitliğinin temel alındığı bir kent yönetimi anlayışıdır. Bu anlayışa göre, yerel siyaset, eşitlik anlayışını temel alarak düzenlenir (Tokman, 2008, s.435). Kentin planlamasında ve günlük hayatta kadınların etkin olduğu bu kent anlayışında, o kentte ikamet eden herkesin kentin sunduğu ekonomik, sosyal ve siyasi imkânlardan eşit bir şekilde faydalanması hedeflenmektedir.
Kavramın resmi olarak ortaya çıkması, 1994 yılına tekabül eder. 1994’te Ekonomik Kalkınma ve İş birliği Örgütü (OECD), 27 ülkede kadınlar ve kentler üzerine araştırma yapmaya başlamıştır. Pekin’de düzenlenen Kadın Konferansı’nda kadınların yerel yönetimlerdeki temsil meselesi de ele alınmıştır. 1996 yılında İstanbul’da düzenlenen BM-İnsan Yerleşimleri Konferansı’nda “kadınlar ve kentlerdeki konumları” meselesine ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğine dair sorunlar dile getirilmiştir.(Baykan,2015,s.20-25)
Bir kentin ‘kadın dostu’ olarak kabul görmesi için bazı kriterler ortaya konmuştur. BM Kadın ve Kız Çocuklarının İnsan Haklarının Korunması ve Geliştirilmesi Ortak Programı kapsamında hazırlanan rapora göre bu kriterler şu şekildedir (Şenol,2008, ss.1-16):
• Yerel düzeyde kadınların önemli karar alma süreçlerinde var olmaları
• Yerel düzeyde eşitlik birimlerinin
oluşturulması
• Toplumsal cinsiyet eşitliği istatistiklerinin oluşturulması ve raporlanması
• Bütçelemenin cinsiyete duyarlı bir
şekilde hazırlanması
• Kadın sivil toplum örgütleri ile iletişim halinde olma
• Eşitlik planları
• Kadınlar için ulaşımın kolay hale
getirilmesi
• Kadına karşı şiddetle mücadele ve güvenliğin sağlanması
Kadın dostu kentler, kentin planlanması ve düzenlenmesinde kadınların bir araya gelebilecekleri mekanlar, her mahalleye bir kreş, gündüz bakımevi hizmetleri gibi hizmetler sunar. Kadınların rahatça hareket edebileceği, aydınlatılmış ve gözetim altındaki parklar, sokaklar ve toplu taşıma alanları, kadınların iş, eğitim ve sağlık hizmetlerine kolayca erişebilmesi için ulaşımın etkin olduğu bir altyapı, kadın sığınma evleri, danışma merkezleri ve sosyal hizmetlerin mevcut olması, kadınların iş gücüne katılımını artıracak politikalar ve destek programları, yerel yönetimlerde ve toplumsal karar alma süreçlerinde kadınların daha fazla yer alması, çocuk bakımını destekleyen hizmetlerin varlığı, toplumda cinsiyet eşitliği konusunda farkındalık artıran eğitim programları ve kampanyalar, kadınların katılımını teşvik eden, sanatsal ve sosyal etkinliklerin düzenlenmesi gibi olanaklar sağlar.
Bugün Avrupa’nın birçok ülkesinde yerel seçimlerde yüzde 50 kota uygulaması vardır ve bu kadın dostu kent olabilmek için gerekli bir unsurdur. Belçika, yasalarla cinsiyet kotaları uygulayan dünyadaki ilk ülke olmuştur
Kadın dostu kentler oluşturmak adına Avrupa’da birçok şehirde belediyeler bünyesinde eşitlik faaliyetleri yürütecek ve bu faaliyetleri izleyerek raporlayacak birimler oluşturulmuştur.
Viyana’daki Kadın Birimi uzun zamandır faaliyet göstermektedir. Bu birim, şiddet mağduru kadın ve kız çocuklarına 24 saat acil yardım sağlamak için “24 Saat Kadın Acil Yardım Hattı” işletmekte, şiddete maruz kalan kadınlara ve çocuklarına dört kadın sığınma evinde ve 50’ye yakın bakım evinde güvenli bir sığınak sunan Viyana Kadın Sığınakları Derneği’ne destek sağlamaktadır. Kadınların iş hayatına katılmaları için faaliyetler yürütmekte, Viyana Kent Konseyi Kadın Sorunları ile iş birliği yapmaktadır (City Of Vienna, 2021).
Norveç İstatistik Kurumu, bu faaliyetleri gösteren kurumların en önemlilerindendir. İstatistik ve analizlerin toplanması, işlenmesi ve yayılması yoluyla, daha bilinçli bir kamuoyu tartışmasına katkıda bulunmaktadır. Cinsiyet istatistiklerini güçlendirmek ve iyileştirmek için, ‘Sosyal Refah İstatistikleri Bölümü’ adı altında cinsiyet istatistiklerini koordine eden bir birim kurmuştur. Koordinatör ayrıca paydaşlar ve toplumsal cinsiyet istatistikleri kullanıcıları için bir odak noktası işlevi görür. (Gender In Norway, 2021).
Türkiye'de Kadın Dostu Kent
Türkiye’de ‘Kadın Dostu Kentler Birleşmiş Milletler Ortak Programı’nın ilk etabı Kars, Nevşehir, İzmir, Şanlı- urfa ve Trabzon illeri ile başlamıştır. İkinci aşamada ise programa Adıyaman, Antalya, Bursa, Gaziantep, Malatya, Mardin ve Samsun illerinin de katılmış ve bu programa dâhil olan il sayısı 12 olmuştur. Kadın dostu bir kent olma yolunda önemli adımlar atan il ve ilçelerde önemli faaliyetler yürütülmüştür ve yürütülmektedir. Bu faaliyetler arasında öne çıkan kentler ve faaliyetleri arasında Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya gibi şehirler vardır.
Türkiye'nin ilk mor bayraklı belediyesi olan Çankaya Belediyesi, Kadın Dostu Kent Taahhütnamesini imzalamıştır. Bu taahhütnameyle, Belediye Meclisi’nde ‘Kadın Erkek Eşitlik Komisyonu’ kurarak kadınların temel hakları gözetmeyi taahhüt etmiştir. Yine İzmir büyükşehir belediyesi, 2006 yılından beri “Birleşmiş Milletler Kadın ve Kız Çocuklarının İnsan Haklarının Korunması ve Geliş- tirilmesi Ortak Programı’yla, günlük yaşamda kadınların aktif bir biçimde rol aldığı “kadın dostu kentler” yaratılması hedeflemektedir. program kapsamında hazırlanan projelerle İzmir, “Kadın Dostu Kent” unvanını kazanmıştır
Kaynak: https://feministbellek.org/kadin-dostu-kentler/
https://esitlikadaletkadin.org/10-soruda-kadin-dostu-kentler/
Avrupa Ve Türkiye'den örnekleriyle Kadın Dostu Kentler - Melek Kaymaz Mert- syf:122-129-
Görsel: https://pin.it/7xpB6EIGf
https://pin.it/3NS8LrmQM