Kahvenin Türkiye Kültüründeki Yeri

Kahvenin Türkiye Kültüründeki Yeri ve Önemi

Kahve, kültürel, sosyal ve toplumsal alanlarda önemli bir yer edinmiş, edebiyatta da işlenen bir konudur. Anavatanı Etiyopya olarak bilinen kahve, ilk olarak Afrika’da yetişen kahve çekirdekleriyle keşfedilmiştir. Bu çekirdekler önce Yemen’e, ardından Arap Yarımadası'na ve Osmanlı İmparatorluğu'na yayılmıştır.

Türkiye’de kahve yetişmediği için ithal olarak alınmış ve 16. yüzyıl civarında Osmanlı'da yaygınlaşmıştır. Türk kahvesi, hazırlama ve sunum şekliyle diğer ülkelerdeki kahve türlerinden ayrılmaktadır. 2013 yılında UNESCO tarafından "Somut Olmayan Kültürel Miras" listesine alınarak koruma altına alınmıştır.

Başlangıçta lüks bir tüketim maddesi olarak kabul edilen kahve, 16. yüzyılda Osmanlı’da kahvehanelerin açılmasıyla birlikte halk arasında da yaygınlaşmıştır. Bu kahvehaneler sosyalleşmenin yanı sıra şiir ve edebiyat sohbetlerinin, toplumsal tartışmaların yapıldığı mekanlar haline gelmiştir. Kahvenin Avrupa’ya ulaşması ise 17. yüzyılda gerçekleşmiştir. Kahve, birçok ülkede günlük olarak sıkça tüketilen bir içecek olmasına karşın, Türkiye’de daha çok belli zamanlarda tüketilen bir gelenek haline gelmiştir.

Kahve, Türk kültüründe özel anlara eşlik eder: sabah kahvaltısından sonra içilen sabah kahvesi, misafir ağırlarken ikram edilen kahve ya da kız isteme merasimlerinde sunulan kahve gibi ritüellerle toplum hayatında yer edinmiştir. Ayrıca, "Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır" gibi sözlerle de kahvenin kültürel değeri ifade edilmiştir.

Kahveye ulaşımın zor olduğu dönemlerde ise menengiç ve çörek otu gibi yerel bitkilerden elde edilen kahveler tüketilmiştir. Günümüzde ise Türk kahvesinin yanı sıra Menengiç ve Dibek kahvesi gibi çeşitler de popülerdir. Menengiç kahvesi, Antep fıstığı ağacının aşılanmamış halinden elde edilen ve doğal olarak şekerli bir lezzet sunan bir kahve türüdür. Dibek kahvesi ise kahve çekirdeklerinin dibek adı verilen iki taş arasında kavrulduktan sonra elle dövülmesi sonucu elde edilir ve bu yöntem, kahvenin içindeki aromatik yağların ortaya çıkmasını sağlayarak daha köpüklü bir kıvam sağlar.

Sonuç olarak, kahvenin anavatanı Türkiye olmasa da, bu içecek ülkemizde benimsenmiş ve kültürel hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir.

Kaynakça:

Koca, N., & Ersöz Tüğen, A. (2020). Somut Olmayan Kültür Miras Listesinde Bir Değer Olan Türk Kahvesine Coğrafya Perspektifinden Bakış. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Uluslararası Sosyal Bilimler Dergisi, 5(1), 347-362. https://doi.org/10.31454/usb.692043