Marvel Evreni - 2: Captain America
Steve Rogers hakkında bir şeyler.
Marvel evreni boyunda Chris Evans tarafından canlandırılan Captain America tam olarak Amerikalı bir kahraman. İkinci Dünya Savaşı zamanında askere alınmak isteyen ancak fiziği nedeniyle kabul görmeyen Steve Rogers'ın üst üste denemeleri sonucunda bir bilim adamının dikkatini çekmesiyle hikâye başlıyor. Iron Man 1-2 den sonra çekilmesine rağmen "İlk Yenilmez" şeklinde lanse edildi. Bunun nedeni de çizgi romanlardaki hikâyenin öyle olması. Bana kalırsa Captain America ABD'nin milliyetçi film politikasına baya baya uygun bir karakter ve film olmuş.
Kahramanımız Steve Rogers vatan aşkıyla yanan bir genç ve 2.Dünya Savaşı sırasında orduya katılmak için her şeyi yapıyor diyebiliriz. Bütün bunlara rağmen alınamıyor ancak bir bilim adamı bir projesi için onu denek olarak kullanmayı teklif ediyor.
Teklifi kabul eden Rogers başına geleceklerden habersizdi. Vücuduna, onu süper asker yapacak bir serum enjekte ettiler. Bu oldukça acı verici bir süreç oldu hatta odada bulunan Peggy Carter sürecin durdurulmasını istemiş ancak Steve Rogers bunu reddetmiş ve dayanabileceğini söylemiştir. Başarılı sürecin ardından Steve Rogers normal bir insanın 4 katı kadar güçlenmiştir. Muazzam dövüşüyor, kondisyonu tükenmiyor ve bir insandan çok daha iyi sıçrayabiliyordu. O esnada odada bulunan HYDRA (Paralel Nazi Almanyası yapılanmasıdır.) ajanı, bilim adamını öldürür ve Steve Rogers da onu kovalamaya başlar, yakaladığı anda HYDRA ajanı intihar eder.
Bu noktadan sonra Steve Rogers, Captain America takma adıyla savaşan birliklere moral vermeye gitmeye başladı. Bu durum onun canını sıkıyordu, bunun nedeni onun süper asker olmasıydı ve cephede savaşması gerektiğini düşünüyordu. Bir grup askerin HYDRA tarafından esir alındığını öğrenir ve onları kurtarmaya gider. Buradan sonrası da filmin aksiyon kısmı zaten. Daha fazla anlatıp sizi sıkmak istemiyorum zira önemli olan film değil, karakterler bana kalırsa.
Gelin biraz da Captain Amerika'nın karakterine bakalım. Uykudan uyandıktan sonra ki bu yaklaşık 70 yıla tekabül ediyor, dünyayı oldukça değişmiş bir hâlde buluyor. Bu noktada yeni hayata adapte oluyor falan filan. Bu sırada "Avengers" grubu kurulmuş oluyor ve Iron Man ile aralarında liderlik çatışması oluyor. Bana kalırsa bu grubun lideri en başından itibaren Captain America olmalıydı çünkü aralarında diğerlerine liderlik edebilecek kalibrede olan tek kişi oydu. Diğerleri ya birilerinin emrinde olan ya da bulunduğu durumdan memnun olmayan kişilerdi - Tony Stark hariç - ayrıca Steve Rogers emir-komuta zincirini bildiği için bu durumu kolaylıkla idare edebilirdi. Ciwil War filminde de tartışma buradan çıkıyordu ve serinin bitimine kadar da bu tartışma bitmiş gibi durmuyordu.
Iron Man ve Captain America yazılarını yazdığıma göre söylemek istediğim son şey var. O da neden bu ikili Tony Stark'ın babası olan Howard Stark hakkında konuşmuyorlar onu anlamadım. Çünkü Steve Rogers, Howard ile çalışmış birisi ve onun meslekî düşüncelerini bilen birisi. Ha şu da var çok uzun süre çalışamıyorlar ancak bu konu hakkında herhangi bir konuşmanın olmaması garibime gitmedi de değil.
Söylemeden edemeyeceğim, bu karaktere kamu spotu çektirmek kimin fikriydi Allah aşkına?