Mavinin Sırrı

Maviyi sevdiğimiz için mi huzur buluruz, yoksa huzur bulduğumuz için mi maviyi severiz?

Mavi, doğanın bize verdiği en güzel hediyelerinden biri. Hem gökyüzünde hem denizde hem de bir çift göz ile bizi saran bu renk, iç dünyamızda derin izler bırakıyor. Rahatlatıcı, güven verici ve sonsuzluğu simgeliyor. Peki, maviyi sevdiğimiz için mi huzur buluruz, yoksa huzur bulduğumuz için mi maviyi severiz?

Her gün gözlerimizi açtığımız andan kapayana kadar birçok renk görüyoruz. Fakat mavi, hep bizimle olan renkler arasında. Uçsuz bucaksız gökyüzü ve deniz… Önüm, arkam, sağım, solum; mavi! 

Yani istesek de istemesek de ona maruz kalıyoruz. Sürekli maruz kaldığımızda ise beynimizde pozitif duygusal tepkiler oluşturuyor. Maviyi görmek, bize içsel bir huzur yaratır. Bu yüzden, mavi rengi sevdiğimizde, aslında onun bize sunduğu bu rahatlatıcı ve huzur verici hisleri de severiz.

Diğer bir yandan bilimsel araştırmalar, mavinin kalp atış hızını ve kan basıncını düşürdüğünü, bu nedenle de bedenin rahatlamasına yardımcı olduğunu gösteriyor. Ayrıca, mavi rengin beynimizde bulunan rahatlatıcı kimyasalların salınımını teşvik ediyor. Bu etkiler, mavi renginin insanlar üzerindeki huzur verici etkisini açıklayabiliyor. Sıcak tonlu renklerden oluşan bir ortama kıyasla mavi gibi soğuk tonlu renklerden oluşan bir ortamdaysak zamanın bizim için daha yavaş ve sakin aktığını hissederiz. Bu da mavinin bize hissettirdiği huzur ve sakinlik hissinden kaynaklı.

Biyolojik açıdan baktığımızda mavi ışık, insanın biyolojik saatini düzenleyen melatonin hormonunu etkiliyor. Doğru zamanlarda maruz kalındığında, bu ışık enerji seviyelerini artırılarak zihni berraklaştırma etkisine sahip. Sağlıklı bir uyku için mavi renkli bir ışığı seçmek doğru bir karar olacak.

Mavi, tarih boyunca da önemli bir renk olmuş. Çoğu kültürde sadakat, güven ve huzur gibi olumlu kavramlarıyla ilişkilendirilmiş. Örneğin; Eski Mısırlılar, Lapis Lazuli adındaki değerli bir taştan mavi pigment elde etmişler. Ulaşılması çok zor olduğu için bu dönemde zenginliğin rengi olarak kabul edilmiş ve Mısırlılar tarafından firavunların mezarlarında sıkça kullanılmış. Rönesans sanatçıları, kutsal figürleri resmederken mavi rengi kullanarak onların yüceliğini ve huzurunu vurgulamışlar. Bu rengin özellikle kiliselerde, Meryem tasvirlerinde kullanılması çok yaygındı. Bu kullanım hem Meryem Ana'nın manevi önemini hem de saflığını vurgulamak amacı taşıyordu.

Anadolu topraklarında da mavinin yeri başkaydı. Dilimize Arapça ‘’su gibi’’ anlamına gelen Ma’i sözcüğünden geçmiş. Mavinin bir tonu olan Turkuaz ise Türk kelimesinden türediği bilinmekte. 

Mavi, bizim kültürümüzde önemli bir yere sahipti. Osmanlı döneminde yüksek mevkili insanların kıyafetlerinde bu rengi sıkça görmemiz çok yüksek. Bizim için bu renk, totemler ve inanışları etkilemiştir. Hatta mavinin huzuruna ve koruyuculuğuna inanıldığı için hala kültürümüzün de bir parçası olan Nazar Boncuğunun rengi olarak kullanılmıştır. Yukarıda bahsettiğim psikolojik kısımdan habersiz, huzuru ve korunma hissini belki de böyle bulmuş, kullanmışlar. Bir bakıma Maviye güvenerek sırtlarını yaslamışlar.

Biraz daha farkı bir açıdan bakalım, kafamızı ekrana çevirdiğimizde favori çizgi filmlerden biri olan Şirinler ’in mavi olması çok da tesadüf değil. Bu küçük mavi çizgi kahramanlar, her zaman neşeli ve huzurlu görünüyorlar. Onların mavi renk olması ve huzuru yansıtması bizim de öyle algılamamızı sağlıyor. Ya da belki de Kayıp Balık Nemo’daki Dori, unutkan olmasına karşın bize her zaman pozitif kalmayı öğretiyor. Huzurlu olmayı,olumsuz bir şeyler olsa da olumlu bir açıdan bakmayı bize gösteriyor. Birçok kültürde olumlu bir etki bıraktığından dolayı kahramanlar için seçilen bu renk, dünyadaki neredeyse bütün insanları bir araya getirme etkisine sahip olmuş. Özellikle dost canlısı ve güvenilir bir karakter yaratmak istiyor ve izleyicide inandırıcı bir etki bıraksın istiyorsanız, mavi rengi kullanmak iyi olacak. 

Sonuç olarak, maviyi sevdiğimiz için mi huzur buluruz yoksa huzur bulduğumuz için mi maviyi severiz sorusunun cevabı ikisinin de doğru olması. Aslına baktığımızda bu iki düşünce birbirini besliyor ve etkiliyor dolayısıyla bu iki etki arasında güçlü bir döngü var. Mavi hem sevgi dolu anılarımızı hem de biyolojik rahatlama mekanizmalarımızı tetikliyor. Bu nedenle, mavinin huzur veren büyüsüne kapılmak hem bilinçli hem de bilinçdışı bir deneyimin birleşimidir. Maviyi sevdiğimizde, ona baktığımızda huzur buluruz; huzur bulduğumuzda ise maviyi daha çok severiz.

İşte size bir şarkı önerisi;

Mad Honey-Blue&You