Moai Heykelleri

Easter Adası'nın ünlü heykelleri, Moai olarak bilinir ve gerçekten de gövdelere sahiptir. 1914 yılından bu yana yapılan arkeolojik bulgular, bu heykellerin çoğunun, başlarıyla birlikte gövde kısımlarının da toprak altında gömülü olduğunu ortaya koymuştur. Erozyon ve tortul birikim nedeniyle, bu heykellerin çoğu omuzlarına kadar gömülmüştür. 2010 ile 2014 yılları arasında yapılan kazılarda, gövdelere dair detaylı oymalar bulunmuş ve Rapa Nui kültürü ile mühendislik becerileri hakkında bilgiler elde edilmiştir. Moai'ler, M.S. 1250 ile 1500 yılları arasında oyulmuş ve toplulukları gözetlemek amacıyla stratejik olarak yerleştirilmiştir.

Rapa Nui halkı, moai heykellerini dik konuma getirmek için muhtemelen "yürütme" tekniğini kullanmıştır. Arkeologlar Terry Hunt ve Carl Lipo, bir replikayı ileri geri sallayarak bu yöntemi göstermiştir; bu sayede heykelin yürüyerek hareket etmesi sağlanmıştır. Bu yöntem, daha önce düşünülenden daha az insan gerektirmiştir; çünkü bir heykeli günde yaklaşık 1 mil taşımak mümkün olmuştur. Heykellerin D şeklindeki tabanları, bu hareketi kolaylaştırmak için tasarlanmıştır.

Ahu platformları, Easter Adası’nda (Rapa Nui) bulununan, kültür içinde birçok önemli işlevi olan törensel yapılardır. Her ahu, önemli ataların mezar yeri olarak işlev görmüş ve moai'ler doğrudan mezarların üzerine yerleştirilmiştir ve bu da yaşayan toplulukla bağlantılarını simgeler. Ahular, sosyal, siyasi ve dini toplantıların yapıldığı merkezlerdir; burada yapılan törenler topluluk bağlarını güçlendirir. Ahu platformlarının yüksekliği, burada gömülü olan ataların önemini simgeler ve bu da onları sıradan halktan ayırarak manevi güçlerini temsil eder.

Moai'lerin ahu platformlarına yerleştirilmesi, Rapa Nui toplumunun sosyal hiyerarşisini birkaç şekilde yansıtır. Her ahu, genellikle şef olan önemli ataların mezar yeri olarak hizmet vermiştir. Ahunun yüksekliği, gömülenlerin prestijini simgeler. Moai'ler köye içe dönük bakacak şekilde yerleştirilmiş; bu da onların koruyucu rolünü simgeler. Yeni şefler öldüğünde, moai'leri önceki moai'lerin yanına yerleştirilmiş; bu da soy ve otoritenin görsel bir temsilini oluşturmuştur. Ahular ve heykelleri, Rapa Nui toplumundaki sosyal ayrışmayı ifade etme ve sürdürme açısından merkezi bir rol oynamıştır.