Orta Avrupa'nın Kalbine Sanatsal Bir Bakış, Prag

Orta Avrupa'nın Kalbi olarak nitelendirilen Prag'a sanatsal olarak bir inceleme.

''Orta Avrupa'nın Kalbi, Altın Şehir, Yedi Kuleli Şehir'' lakaplarıyla anılan Prag, Çek Cumhuriyeti'nin başkentidir. Paris'e Eyfel Kulesi dikilmeden önce Aşıklar Şehri olarak da anılan bu şehir, gerek mimarisi gerek sanatı gerekse atmosferiyle vaadedilen romantizmi karşılar.

Görmekli bir mimariye sahip olan şehir, ''Gotik, Barok, Rönesans, Romanesk, Art Nouveau'' gibi farklı stillerin izlerini taşır. Şehirde Aziz Vitus Katedrali, Karl Köprüsü, Aziz Nikolaos Kilisesi, Belediye Binası, Prag Kalesi gibi bir çok dikkat geçen nokta var. En ilgi çeken noktalarından biri de Modern mimarinin izlerini taşıyan Dans Eden Ev. 1996 yılında tamamlanan bina ünlü tap danscıları Ginger Rogers ve Fred Astair anımsatır.

Avrupa'nın en önemli sanat merkezlerinden olan şehir, özellikle tiyatroları ve operalarıyla öne çıkar. Národní Divadlo (Ulusal Tiyatro), Stavovské Divadlo (Estates Tiyatrosu), Státní Opera (Devlet Operası) gibi birçok ünlü tiyatro binası vardır. Kukla sanatını ilk kabul eden şehirlerden biridir. Geleneksel ve modern anlayışı bir araya getirlen kukla kültürü şehrin önemli parçalarındandır. Opera kültürü de şehrin kültürünün bir parçasıdır.

Mozart şehri birçok kez ziyaret etmiştir. Hayatının çoğunu Viyana'da geçiren Mozart'ın eserleri Prag'da değer görmüş ve ''Praglılar beni anlıyor.'' sözüyle Praglılara sevgisini dile getirmiştir. Prag Senfonisi, Don Giovanni, La Clemenza di Tito gibi eserleri Prag için bestelemiştir.

Prag denince akla gelen bir isim de Franz Kafka'dır. Prag doğumlu olan Kafka'nın Prag'da dört tane evi vardır. Neredeyse hayatı boyunca burada yaşamış olan Kafka'nın şehirde bir müzesi bulunur. ''Dönüşüm, Şato, Dava'' şehrin atmosferinde yazıldığı düşünür. Kafka şehre turistik açıdan bolca katkı sağladığından ''Kafka'nın Prag'ı'' da bu şehrin lakaplarından biridir.

İlgi çekici bir nokta da bir zamanlarını burada geçiren Nazım Hikmet'tir. Hem siyasi hem de edebi açıdan önemli bir durağı haline gelir. Vltava Nehri'nin karşındaki Cafe Slavia'da şiirlerini yazar. Kafede Nazım Hikmet'in resmi de asılıdır. Slavia Kahvesinde Şair Dostum Tavfer'le Yarenlik şiiri burada yazdığı şiirdir.

(...)

Prag şehri yaldızlı bir dumandır.

Viltava suyunun köpüklerine

Martı kuşlarıyla gelir İstanbul.

Lejyonerler köprüsüne gidelim Tavfer,

Martı kuşlarına ekmek verelim.

- Nazım Hikmet Ran (26 Nisan 1958, Prag)


Prag gerek mimarisi gerek tarihi gerek sanatıyla Avrupa'nın en önemli kültür noktalarından biri olup ziyaret edilmesi gereken yerlerden biridir. Özellikle Charles Köprüsü'ndeki heykellerden birinde Osmanlı askerinin bulunması da bizim açımızdan dikkat cekicidir. Bunların dışında Lenon Duvarı, Astronomik Saat, Altın Yol ve oradaki simyacıların evleri de turistik noktalarındandır.