Psikolojik Acı

Psikolojik acı nedir? Acı denilen şey sadece bedende oluşan bir şey midir?

İnsan vücudunda yalnızca fiziksel olanlar mı var? Ya da tüm ağrılar fiziksel olarak üretilmiş mi? İşte bu ve buna benzer sorular geçmişte her zaman merak edilen konular arasında yer almıştır. Özellikle toplumun ve dünya düzenindeki psikolojinin yeri ve önemi daha anlaşılır bir şekilde değişmeye başladı. Hasta olan veya acı veren insanların herhangi bir fiziksel arka plana sahip olmaması, psikolojik acının varlığının fark edilmesinde yardımcı olabileceğini düşünebiliriz. Kendi hayatımızda ve çevremizde yaşananlar yayılmayı da düşünecek olursa olsun çektiğimiz tüm fiziksel insanların dayanağı olduğunu savunamayabiliriz. Bu psikolojik acıyı tanımlayacak olursak; kişinin kişisel kederi, hüzün vb. Olumsuz duygudurumları ve duygusal gerginlik halleri vardır.

Freud'un bu psikolojik acısının sevilen kişinin travmatik kaybı sonucu oluşan yas ve özlem duygularına aşılanmıştır. Farklı ekol ve bakış açılarına sahip Bakan, Bolger, Herman ve Janoff –Bulman gibi psikologlar da Freud'un bu yorumuna katılmıştır. Travma ve kayıp durumu diğer bakış açılarına göre psikolojik acıyı tetikleyecek durumlar olarak değerlendirilmiştir. Ayrıca acı, virüsün önemli bir belirtisi olarak değerlendirilmiştir. Depresyonda olan bireyler genellikle ruhsal bunalımlardan kaynaklanan psikolojik acılardır. Psikolojik acı, aynı zamanda intihar sürecinin önemli bir öngörücüsüdür. İnsana en az fiziksel acı kadar yoğun ve sancılı bir süreç yaşanır. Maalesef bu miktarın anısını kontrol etmek ve buna direnmek bireyler için oldukça zor, bazen kapsanabilir. Yaşanan yoğun duygular kişinin benliğini esir alır ve onu bir çıkmaza sürükler. Bu birikimden kurtulmanın tek yolu intihar olarak görürler. İntihar mektuplarının genellikle önemli bir ortak özelliği vardır. “Yaşadığım bu acıya daha fazla katlanamıyorum”. Ama bu kalıntıların kurtulmasının tek yolu elbette bu değil. Günümüzün koşulları psikoloji bilimi ve sağlık camiası her geçen gün gelişmek ve uygulama bilimi sağlamak için çaba göstermektedir. Psikolojik acı da fiziksel acı kadar önemli ve yaşanması normaldir. Ruhsal bunalımların sanrılarına kapılıp bu şekilde çalıştırılamayacağımıza, gerçekdışı fikirlere kapılmamalıyız. Bu sağlıklı bir birey olarak hayatımıza devam etmek için çabalamalı ve psikolojik çözümleri gözden geçirmemeliyiz.