Rüyalar Part 2

Freud'dan yola çıkılarak rüyalar ve düşlere yeni bir yaklaşım ile anlatım.


Rüyada gördüğümüz şeyler yaşadığımız veya bilincimizden mi ? Kaynaklandığını, hafızamızda olan verilerden veya bir anlık görüntüleri birleştirerek rüyamızda bize gösterir mi?

Bunun örneği; Delboeuf [1885, 107 vs] tarafından kendi yaşantılarına dayanılarak verilmiştir. O bir düşünde, evlerinin avlusunu karla kaplanmış ve karlara gömülü, yarı yarıya donmuş iki kertenkele bulmuştu. Bir hayvan severdi kendisi, onları ısıtmış, sonra da taş duvardaki ait oldukları küçük deliğe bırakmıştı. Ayrıca bunların duvarın üzerinde yetişmiş ve çok sevdiklerini bildiği eğreltiotundan birkaç yaprak vermişti. Düşte ilk adını biliyordu: Asplenium ruta muralistü bitkinin adı. Kertenkele düşüp sürüklenip bir süre sonra yeniden kertenkelelere dönmüştü. O zaman Delboeuf şaşkınlık içinde eğreltiotu kalıntıları üzerinde uğraşan iki yeni kertenkele görüldü. Sonra bakın bir beşinci sonra da bir hareketli kertenkelenin duvardaki deliğe doğru genişliğini gördü ve bu tüm cadde boyunca aynı yönde ilerleyen bir kertenkelelerin kopuşuyla dolana kadar ileri sürdü...

Uyanıkken Delboeuf pek az dünyada adı biliniyordu ve bunların arasında Asplenium yoktu. Bu adı taşıyan bir eğreltiotunun gerçekten var olduğu büyük bir gizemle keşfedildi. Doğru adı Asplenium ruta murana idi ve düşte hafifçe çarpıtılmıştı. Bunun bir rastlantıya uğraması çok zordu; ve Delboeuf için düşünüldüğünde “Asplenium”un etkisinin nasıl olduğu bir sır olarak kaldı. Düş, 1862'de görülmüştü. Onaltı yıl sonra, filozof, bir arkadaşını ziyarete gittiğinde, İsviçre'nin bazı kesimlerinde yabancılara anılanlara benzer şekilde sunulanlara benzer, küçük bir kaçamak çiçek albümü gördü. Bir anısı canlanmaya başladı — albüm açıldı; Düşüncedeki Asplenium'u buldu ve onun Latince adlı kendi yazısıyla yazılmış olduğunu gördü. Olaylar şimdi aydınlanmışa. 1860'da (kertenkele düşünden iki yıl önce) aynı arkadaşının bir kız kardeşi balayında Delboeufü ziyaret etmişti. Erkek kardeşine özgü olarak depolanan albümü kadının yanındaydı ve Delboeuf bir botanikçinin yazdırımıyla her kuru merkeziyle Latince adını yazma zahmetine katlanmıştı. Bu kopyayı kaydetmeyi, bu denli değerli kılan Şans Delboeufün düş içeriğinin bir başka kesimini de unutulmuş kaynağa dek izlemesine olanak verdi. 1877'de bir gün ,resimli bir derginin eski bir cildini eline aldı ve 1862'de kertenkelelerinin kalplerinde canlı bir dergide gördü. Cildin tarihi 1861'di ve Delboeuf özetinin ilk günden beri abone olduğu anlaşıldı. 

Burada geçen örnekte olduğu gibi Freud'un da söylediği gibi düşler, aslında bizim unuttuklarımız ya da bilincimize katdığımız, gereksiz gördüğümüz ve unuttuğumuz olayların birleşimiyle yaşanmamış olay örgüsü durumları ortaya çıkar.

Ama bazen bize bir mesaj vermek ister. Burada algımızı kontrol etmek ve rüyayı anlamak gerekir. Yaşayacağımız olaylarıda görebiliriz.Dejavular da yaşayabiliriz rüyalarımızda.


Kaynakça : Sigmund Freud Düşlerinin Yorumu 1 Payel Yayınları