Seçimin Ardından

Biden nasıl kazandı? Trump nasıl kaybetti?


Her ne kadar Trump seçim sonuçlarını kabul etmeyip Twitter’dan hala bir şeyler yazsa da, ABD’nin 46. Başkanı Demokratların adayı Joe Biden oldu. Bu yazıda Demokratların seçimi nasıl kazandığını ve Trump’ın hatalarını inceleyeceğiz. Merak etmeyin mahalle mahalle Nevada ve Arizona yazısı okumayacaksınız.

Öncelikle 2016 seçiminden neyin farklı olduğuna bakacak olursak önümüze kutuplaşmanın arttığı bir ABD çıkıyordu. Bu seçim yarışında da görüldü ve seçimlere de katılım oranının yüksekliğiyle yansımış oldu. Biden en yüksek oyla başkan olurken Trump’ta en fazla oyu alarak seçimi kaybetti.

Kritik eyaletlerden en fazla öne çıkan yer seçim öncesinde Florida’ydı. Ancak burada Donald Trump ve ekibinin “Biden aslında sosyalist ve Demokratlar ülkeye sosyalizm getirecek,” söylemi Kübalı seçmenler üzerinde işe yaradı ve Florida’da Cumhuriyetçiler büyük bir çekişme olmadan kazandı. Fakat genele bakıldığında Biden ve Demokratlar Hispanik ve Latino’ların oylarının %70’ini aldı. Böylece güneydeki kritik eyaletlerden Arizona ve Georgia’yı (yeniden oy sayımı olacak ama büyük bir değişim beklenmiyor) ayrıca Nevada’yı almış oldu. Daha önce Cumhuriyetçilerin kalesi olan bu yerler Demokratlara geçince bu değişim de Demokratlar için büyük bir avantaj oldu. Ek olarak Arizona’nın Demokratlara geçme sebeplerinden biri de California’dan göç alarak demografik yapısının değişmesi olarak gösteriliyor. Her ne olursa olsun Cumhuriyetçilerle özdeşleşen eyaletlerdeki Cumhuriyetçiler aleyhine gelişen oy geçişi 2024 seçimleri için onlar adına en önemli konu başlığı olacak gibi. Kuzeye dönüp Winsconsin, Michagan, ve Pennslyvania’ya baktığımızda Trump’ın Latinolara odaklanırken mavi yakalılara yönelik söylemlerde eksik kaldığı görülüyor. Clinton’a göre daha çok sevilen Biden’ın ekonomi nedeniyle mavi yakalılardan, salgın nedeniyle yaşlı seçmenlerden ve Demokratların sol kanadının da katkısıyla iklim krizi nedeniyle gençlerden belirleyici olacak şekilde oy alması sonucunda bu kritik eyaletler Biden ve Demokratlar'ın tarafında oldu. Benzer belirleyici faktörler genelde de seçmen davranışını etkiledi.

Bazıları tarafından beklenen mavi dalga yani Beyaz Saray, Senato ve Temsilciler Meclisi’nin Demokratlara geçmesi gerçekleşmedi. Senatodaki durum yeniden sayılacak oylarla belli olacak ama çok büyük bir olasılıkla üstünlük Cumhuriyetçilerde kalacak. Temsilciler Meclisi Demokratlarda kalsa da Cumhuriyetçiler oradaki sayılarını artırmayı başardı.

Bu sonuçlar “Trump gitti ama Trumpizim kaldı” söylemini haklı çıkartacak şekilde oldu diyebiliriz. Sonuçta Trump 71 milyon Amerikan vatandaşının onayını her şeye rağmen aldı. Hatta siyahilerden bile beklenenin üstünde oy aldı. Trump tekrar 2024 seçimlerinde aday olur mu bir medya kurup kendini seçimlere bu şekilde mi hazırlar şu an bilemeyiz. FOX News’in seçim gecesi Arizona’yı Demokratlara ilk yazan yer olması Trump’ın kendi medyasını kurma iddiasını güçlendirebilir. Ancak, Cumhuriyetçilerin Trump’tan kolay vazgeçeceklerini söylemek pek mantıklı olmaz. Trump hiçbir şey yapmasa bile Twitter hesabı varolduğu sürece milyonlarca kişiyi konsolide edebilecek güce sahip olacak. Ayrıca, Cumhuriyetçiler Senato ve Temsilciler Meclisi’ndeki başarının Trump sayesinde geldiğini biliyor. Cumhuriyetçiler içinde Trump’ı zorlayacak tek kişi ise şimdilik Küba kökenli Florida Senatörü Marco Rubio.

Bir sonraki yazıda Trump’ın görev değişimi olana kadar Demokratların işini zorlaştıracak hamleler yapma olasılığından bağımsız olarak Biden ve ekibinin önceliklerinden ve Demokratların izleyeceği politikalardan bahsedeceğiz.