Sigmund Freud Espriler Durağında

Freud neden güldüğümüzü merak etmiş. Ona göre esprilerin arka planı pek komik değil. Gelin beraber dalalım bu trajikomik diyara.

Halk arasında güldüren,güldürürken düşündüren ince anlamlı sözlere espri deriz. Aile, iş veya okul ortamında bu sözlere gülmekten ve bazen bu sözlerle güldürmekten alıkoyamayız kendimizi. Halk dilinde "Çok gülen geç yaşlanır" gibi sözlerin büyüsüne kapılıp bunda bir ilaç aramaya kadar gitti iş. Peki size geçmişten günümüze kadar duyarken ve yaparken keyif aldığımız bu nükteli sözleri, bize bazı gizil güçlerin söylettiğini açıklasam ne düşünürsünüz?

Bu konunun üstüne düşüp kollarımı sıvamam Jerry M.Burger'in Kişilik kitabında okuyup ilgimi çeken Freud'un Mizah Kuramı oldu. 28 Ocak 1986 tarihinde Challenger isimli uzay mekiğinin uçuştan 73 saniye sonra patlaması sonucu hayatını kaybeden 7 astronotun olduğu, sonrasında ülkenin milli yas ilan ettiği bir olayla giriş yapılıyordu bu konuya. Olayın üzüntüsü geçmiş olacak ki artık insanlar challenger şakaları yapmaya başlıyor ve bunlardan biri olan bir radyo spikeri bu sebepten görevinden uzaklaştırılıyordu. Böyle zevksiz bir mizah anlayışı ve dahası birçok mizah örneğine sebep olan şey nedir, diye düşünürken Freud'un bu konuyu psikanalitik çerçevede açıkladığını öğrendim.

"Müstehcen bir şakaya gülen bir adam cinsel bir saldırganlık eylemini izliyormuş gibi güler" çarpıcı sözünden alıntılama yapan bu kitaptan sonra Sigmund Freud'un Espriler ve Bilindışı İle İlişkiler kitabıyla tanıştım :) Kitabı okuduktan sonra eğlendim, aydınlandım ve benim için çarpıcı sayılabilecek pek çok nokta oldu. Kişilik kitabında kafamda oluşan çoğu soru işareti cevap buldu. Bu soru işaretleri;

1)Neden güleriz?

2)Neden espri yaparız?

3) Neden kendi yaptığımız espriye gülmeyiz?

4)Bir esprinin komik olması için gereken formül nedir?

5)Espri türleri nelerdir?

6) Taraflı espriler ve arka planındaki olası bilinçaltı arzular nelerdir?

7) Psikoterapistler ve psikolojik danışmanlar için danışanın yaptığı espriler ne tür

bir kaynak oluşturabilir?

(BU SORULARI PSİKANALİTİK BİR ARKA PLANLA SUNMAYA ÇALIŞACAĞIM)

O halde zihinlerimizi sıvayalım,sonra güleriz :)

1) Neden güleriz?

Sanılanın aksine gülmek hoş vakit geçirmek için insanlarla etkileşimde olmak ve sosyal bir ödül almak değildir. Dünyaya geldğimiz andan itibaren ve onu takip eden ilk yıllar Freud'un Yapısal Model'inde ifade edilen alt benliğimiz yani 'id' oluşur. Mantıksal bir doğası olduğu söylenemez. Tam da oluştuğu dönem gibi çocuksudur, çocuktur. Onu takip eden yıllarda ego ve süperegonun oluşmasıyla benliğimiz dizginleyici ve bazen de müfettiş görevi görür. Bu kısımların baskılamasıyla daha alt benlikle haşır neşir olamadan minyatür yetişkinler olma yolunda ilk adımlarımızı atarız. Bu yaşam boyu devam edecek bir yürüyüştür ve bu yolda heybemize aldığımız kaygının ve stresin,benliğin harcadığı enerjinin bile farkında değilizdir. Bunun yarattığı kaygı,çocukken en saf tepkileri verdiğimiz olaylara karşı daha mantıksal olmak bir enerji birikimine yol açar. Yapılan bir espriye kahkaha atarak (ki bu yetişkinliğe değil;tam da çocukluğa yaraşır türden bir tepkidir) biriken enerjiyi atarak bir rahatlamayı yaşantısal olarak deneyimleriz.Yani çocukluğa bir geri dönüştür bu. Bir gerginlik azaltma yöntemi ve psikolojik jargonla bir "KATARSİS" deneyimi. Sebebi işte tam olarak bu.

2)Neden espri yaparız?

Bilinçaltındaki malzemenin oluşturduğu yoğun enerji özellikle sosyal bir ortamda bilincin sınırına dayanmaya daha elverişlidir. Böyle durumlarda bir şaka yaparak bu gerginliği üstümüzden atmaya çalışırız. Bu şakaya gülen kişilerden daha cesaretli olmamız demektir bu. Nihayetinde daha az engellenmişizdir.

3)Neden kendi yaptığımız espriye gülmeyiz?

"Başka bir insana esprimi anlatıp onu güldürdüğümde aslında kendi kahkaham için onu kullanmış olurum" sözleriyle bizi aydınlatmış oluyor Freud.Yani espriyi yapan kişi zaten espriyi yaparak gerginliğini atmış oluyor.Büyük bir kahkaha olarak açığa çıkacak bir enerji birikimi kalmamıştır. Espri yapmak onu açığa çıkarmıştır ve rahatlama deneyimi kişiye yaşatılmıştır. Atılamayan kahkaha görevi de şakaya gülen kişiye kalıyor (sizce de çok ilgi çekici değil mi? :)).

4)Bir esprinin komik olması için gereken formül nedir?

BİRİKMİŞ PSİŞİK ENERJİ+ENERJİYİ İTTİRİCİ GÜÇ=ESPRİ +KAHKAHA

5)Espri türleri nelerdir?

Freud'a göre espriler temelde ikiye ayrılabilir:

A)Tarafsız espriler

Bunlar arkasında art niyet olmayan kelimelerle,kelimelerin dizilişi ve cümlelerin mantık formuyla oynanması sonucu yüzümüzü güldüren türden esprilerdir. Örneğin "Hayaletlere inanmamakla kalmıyordu, onlardan korkmuyordu bile". Bu komik sayılabilir. Neticede hayaletlere inanmayan birinin zaten hayaletleri göreceğini düşünmeyeceğini biliriz. Mantık formuyla oynanması onu espri haline getirmiş. Freud'un Espriler ve Billinçdışı İle İlişkiler kitabında yer verdiği bir espriyle daha sayfama renk katmayı amaçlıyorum; fakir bir adam ölümcül bir hastalığa yakalanır ve tedavisi için yüklü miktarda bir paraya ihtiyacı vardır. Zengin bir arkadaşından bu parayı borç olarak alır. Ancak aynı günün akşamında zengin adam lüks bir restoranta yemek yemek için gittiğinde fakir adamı önünde lüks bir sofrada yemek yerken görür. Zengin adam fakir adama parası hiç yokken nasıl bu kadar lüks yemekler yediğini sorduğunda aldığı cevap kahkaha attıracak türdendir bana göre. "Doktor sağlığıım için beslenmeme dikkat etmem gerektiğini de söylemişti. O yüzden böyle yemekler yemek zorundayım "Tedavi parasını bu şekilde harcayıp, kendini yukarıdaki gibi izah etmesi Freud'a komik gelmişti. Ancak bu şakaların ve söz esprilerinin altında bir art niyet olmadığı açıktır.

B)Taraflı espriler

Bunlar genel olarak Freud'un bilinçaltında bizi hayatta kontrol eden birtakım mekanizmalar ve bilinçaltı güdüleriyle ilgilidir.

Bunlar CİNSELLİK ve SALDIRGANLIK güdüleridir.Yapılan cinsel şakalara kim daha çok tepki verip utanırsa onda cinsel kimliğiyle alakalı birtakım enerji fiksasyonlarının daha fazla olması muhtemeldir. Alt benlikteki birtakım arzu ve hazlar ifade bulamadığında bir "DİLEK GERÇEKLEŞTİRME YÖNTEMİ" olarak onun üstüne konuşur ve sohbeti hararetlendiririz. Toplumsal olarak idin arzularının doğrudan gerçekleştirilmesi pek uygun karşılanmadığından onu hayal ederiz veya onunla ilgili şakalar yaparak tatminlik hissine erişmeye çalışırız. Saldırganlığı bilinçaltında kendini yok etme isteği olarak tanımlayan Freud'a göre doğrudan saldıramadığımız kişilerle ilgili olarak küçük düşürücü şakalar yaparak rahatlamaya çalışırız. Bence bu taraflı espriler komik olmaktan ziyade trajikomik. :(

6)Taraflı espriler ve arka planındaki olası bilinçaltı arzular nelerdir?


6 yaşından itibaren baskıladığımız libido ve thanatos gibi içgüdülerimizin girdiği bir şekil olduğundan yaptığımız taraflı espriler bizim bilinç dışımızdaki ilişkiler yumağına, çarpıklıklara ve ilkel hazlara dair ipuçları verir. Bunları taraflı espriler bölümünde açıklamıştık.

7) Psikolojik danışmanlar ve psikoterapistler için danışanın yaptığı espriler ne tür bir kaynak oluşturabilir?

Psikanalitik psikoterapide amaç bilinçaltı malzemeye ulaşıp danışan için enerji boşalması deneyiminin yaşanması ve güçlü bir egonun oluşturulmasıdır. Freud bilinçaltına ulaşmak için birtakım tekniklerden yararlanır. Bunlar Serbest Çağrışım, Rüyaların Yorumlanması, Dil Sürçmeleri, Günlük Kazalar, Hipnoz gibi tekniklerdir.Madem mizahla enerjimizi boşaltmaya yönelik olarak programlandık. O zaman danışma süreci boyunca hem daha kaynaşmış bir psikolojik danışma ortamı hem de danışanın bilinçaltına ulaşmak için neden mizahı kullanmıyoruz? Ancak unutmayalım; Mizahın doğru kişiyle ve doğru zamanda kullanımı vurguya değer bir noktadır. Örneğin teşhirci bir danışanla cinsel şakaların yapılması pek iç açıcı ve örnek bir deneyim olmaz. Ya da daha sürecin başında, amaç belirlenmemişken danışana kahkaha attırma girişimi pek profesyonel olmaz.

KAYNAKÇA

Jerry M.Burger,Kişilik,Kaknüs Psikoloji, İstanbul,2021

Sigmund Freud,Espriler ve Bilinçdışı İle İlişkiler,Olimpos yayınları,İstanbul,2022

Benim anlatacaklarım bu kadar. Bu bilgilere ulaşmak için denediğim yollar ve okuduğum kitapları size seve seve önerebilirim. Sabırla buraya kadar okuduğunuz için teşekkür ederim :)