Succession

2018'de yayın hayatına başlayan dizi, 4 sezon boyunca devam etti ve 2023'de final yaptı. Dizinin, medya devi olan Mordoch ailesinden esinlenerek yazıldığı söyleniyor olsa da dizinin yaratıcısı olan Jesse Armstrong bunun doğru olmadığını söylüyor. Dönemin en iyi kara komedi-dram dizisi olduğunu söylemeden geçemeyeceğim. Ayrıca jeneriği de gerçekten bir sanat eseri.

Hırs, aile içi entrika, narsizm, miras kavgası anlayacağınız ne ararsanız var bu dizide. Gerçekten bu kadar güzel bir dizi olmasının sebeplerinden biri de bence oyuncu seçimleri. Müthiş bir kadro izliyoruz.

Dizi, Roy ailesinin babasının kötüye giden sağlık problemiyle birlikte şirketin geleceği için verilen mücadeleyi ve kardeşler arasındaki iç savaşı konu alıyor.

Baba Logan Roy (Brian Cox), şirketle pek alakası olmayan en büyük çocuk Connor Roy (Alan Ruck), güç isteyen Kendall Roy (Jeremy Strong), aykırı Roman Roy (Kieran Culkin), siyasi hedefleri olan ve Logan'ın tek kızı Shiv Roy (Sarah Snook) etrafında gelişen olayları, aile içi tartışmaları bizlere en gerçekçi şekilde anlatan bir dizi Succession.

Dizinin çekimlerinde, Dogma 95 akımından esinlenilerek, sahte belgesel tarzını yansıtmak için çoğunlukla el kamerası kullanmışlardır. Patrick Capone, (dizinin görüntü yönetmeni) dizideki kamera kullanımını "röntgenci" olarak tanımlamış.

Zaten diziyi izlerken açık bir şekilde fark edilen bu yöntem bence diziye cuk oturmuş. O yemek masalarının veya toplantı sahnelerinin gerginliğini sanki siz de oradaymış gibi hissediyorsunuz. Bakışlar, mimikler ve jestler kamera oyunlarıyla birleşince ortaya muazzam bir sahne çıkıyor.

Dizinin yaratıcısı Jesse Armstrong, doğaçlama oyunculuğun bu dizide oldukça işe yaradığını düşünmüş. Dizide doğaçlama sahnelerle karakterini arşa çıkaran oyuncumuz Kendall Roy rolüyle Jeremy Strong olmuş. Çekimler başlamadan önce uzun bir hazırlık sürecinden geçtiğini söyleyen Strong, gerçekçi olması için bazı çekimlere sarhoş geldiğini söylemiş.

Karakterlerin hepsi aslında bir kabuğun arkasına saklanmışlar diyebiliriz. Asla tavırlarından taviz vermiyorlar. Sanki duygusal bir ilişki kurmakta zorlanıyor gibiler. Oldukça soğukkanlı ve gamsız gibi görünseler de aslında her bir karakter yeri gelince gardlarını indirip duygusallaşabiliyorlar. Sadece bu duygusal yanlarını göstermek istemiyor olabilirler. Belki de bunun bir zayıflık belirtisi olduğunu düşünüyorlardır.

Roman Roy üzerinden örnek verecek olursak kendisi ofansif mizah düşkünü, ırkçı ve cinsiyetçi bir karakter olmasıyla birlikte belki de en duygusal ve kardeşler arasında babasına en çok düşkün olan karakterdir.

Dizide sıcak renk kullanımından kaçınmışlar diyebiliriz. Roy ailesi genellikle soğuk renkleri tercih ederler ve oldukça minimal giyinirler. Bu durum Sessiz Lüks olarak sınıflandırılır. Dizinin kostüm tasarımcısı bu tarza anti-Kardashian ismini vermiş. Marka logolarının görünmemeyişi, sade, şık ve ciddi bir tarzları olan karakterlerimizin her biri kendi kişiliğini yansıtan kıyafetler giyiyorlar.

Succession'da bazı Türk aktörleri de konuk oyuncu olarak izlemenin haklı gururunu yaşıyoruz. Sana Bir Sır Vereceğim dizisinin Tilki'si Ekin Koç ve Muhteşem Yüzyıl'ın Sümbül Ağası Selim Bayraktar, diziye konuk oyuncu olarak katılıyorlar.